Gazze'deki savaş 6. gününe. İsrail ordusunun gece boyunca Gazze Şeridi'nin batısındaki Eş-Şati Mülteci Kampı ve kuzeydeki Cibaliya bölgelerini bombalaması sonucu çok sayıda ölü ve yaralı olduğu belirtildi.
Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, Eş-Şati Mülteci Kampı ve kuzeydeki Cibaliya bölgelerine düzenlenen yoğun bombardıman sonucu onlarca Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.
Ölü ve yaralılara ilişkin henüz resmi açıklama yapılmadı.
Peki, Rus basını Gazze'de yaşananları nasıl gördü?
Independent Türkçe için Rus basında 12 Ekim Salı günü yer alan haberleri derledik:
TASS:
Dışişleri Bakanlığı, Filistin-İsrail çatışmasının tırmanması sırasında 22 Amerikalının öldüğünü bildirdi
17 vatandaşın daha kayıp olduğu değerlendiriliyor
Amerikalı yetkililer, Filistin-İsrail çatışmasının tırmanması sonucunda 22 ABD vatandaşının öldüğüne inanıyor. Bir Dışişleri Bakanlığı temsilcisi bunu TASS'a anlattı.
TASS muhabirinin sorusunu yanıtlayan ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, 'Şu anda en az 22 Amerikan vatandaşının öldüğünü doğrulayabiliriz' dedi.
ABD, Mısır ve İsrail ile Gazze'den gelen mülteciler için bir koridor oluşturulması konusunu görüşüyor
ABD yönetimi, Mısır ve İsrail yetkilileriyle, mültecilerin Gazze Şeridi'nden ayrılması için bir koridor oluşturulması olasılığını görüşüyor.
Bu, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi'nin (NSC) stratejik iletişim koordinatörü John Kirby tarafından gazetecilere yönelik düzenli bir brifingde belirtildi.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi'nin stratejik iletişim koordinatörü John Kirby, mülteciler için olası koridorlar hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olmadığını vurguladı.
Kirby, 'Birçoğunuzun Gazze'de siviller için güvenli bir koridor oluşturulması fikrini sorduğunuzu veya ilgilendiğinizi biliyorum. Hemen belirteyim ki bu konuyu İsrailli ve Mısırlı mevkidaşlarımızla aktif olarak tartışıyoruz. Bu fikri destekliyoruz' dedi
Kirby, 'Siviller, Hamas'ın yaptıklarından dolayı suçlanamaz' şeklinde konuştu.
Mısır Dışişleri Bakanlığı Filistin sorununun askeri yollarla çözülmesine karşı çıkıyor
Mısır, Filistin sorununun askeri yollarla veya bölge sakinlerinin başka bir ülkeye yerleştirilmesi yoluyla çözülmesine yönelik her türlü girişime karşı çıkıyor.
Extra News TV kanalının haberine göre, Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, 'Mısır, Filistin davasını askeri araçlarla veya bölge ülkelerinin zararına nüfus yer değiştirmesi yoluyla tasfiye etme girişimlerini kabul etmiyor' dedi.
Bakan Şukri, İsrail'i 'işgalci bir devlet olarak Cenevre Sözleşmeleri uyarınca yükümlülüklerini yerine getirmeye' çağırdı.
Putin, İsrail ile Filistin arasındaki çatışmayla ilgili sert ifadelerden kaçınma çağrısında bulundu
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Filistin-İsrail çatışmasına karışan insanların duygularına yönelik sert ifadelerden ve hakaretlerden kaçınmanın gerekli olduğunu düşünüyor.
Rusya Devlet Başkanı Putin, 'Şu anda elbette sert açıklamalar yapmaktan kaçınmamız gerekiyor, ne olursa olsun, [çatışmaya] karışan insanların duygularını rencide etmeye gerek yok' dedi.
Putin ayrıca Ortadoğu'daki çatışmanın genişlemesinden kaçınmanın gerekli olduğuna, çünkü bunun tüm dünya için sonuçları olacağına inanıyor.
Rusya Devlet Başkanı, 'Elbette, ne pahasına olursa olsun çatışmanın genişlemesinden kaçınmak gerekiyor, çünkü bu gerçekleşirse, sadece bölgeyi değil, bir bütün olarak uluslararası durumu etkileyecektir' dedi.
Reuters: Mısır, Gazze Şeridi'nden koridor açmayı reddettiğini bildirdi
Mısır güvenlik güçlerinden üst düzey bir görevli Reuters'a verdiği bilgide Gazze'yi terk eden mültecilere güvenli koridor açma planları Gazze ahalisine insani yardım yapmak için Kahire'nin, ABD ve diğer ülke temsilcileriyle buluşmasında gündeme geldiğini ifade etti. Fakat Mısır yönetimi bu önerileri geri çevirdi.
Ajans, Mısır'ın uzun süreden beri Gazze ahalisinin kendi topraklarına girmesine sınırlama getirdiğini ifade ediyor. İsrail ile Filistinliler arasında arabuluculuk yapan Kahire tarafların sorunları kendi sınırları içeresinde çözmeleri üzerinde ısrar ediyor. Zira Filistinlilerin bu yöntemle kendi bağımsızlıklarına kavuşabileceğini düşünüyor.
Avustralyalı Müslüman kuruluşlar Filistin'e destek çağrısında bulundu
Müslüman topluluklar da İsrail'e tam destek verdiklerini ilan ederek 'Avustralya hükümetinin eylem ve davranışlarından duydukları hayal kırıklığını' dile getirdi
Avustralya'daki 50'den fazla Müslüman kuruluş, Filistin'e desteğin bir göstergesi olarak ülkedeki tüm camilerin Filistin bayrağı renkleriyle aydınlatılması yönünde ortak bir çağrı yayımnladı.
İlgili belge Avustralya Ulusal İmamlar Konseyi, Yeni Güney Galler İslam Konseyi, Avustralya Filistin Topluluğu Konseyi ve diğer bazı kuruluşlar tarafından imzalandı.
Lavrov, BDT ülkeleri Dışişleri Bakanlarının İsrail ile Filistin arasında ateşkes istediğini açıkladı
Biz biran önce sonlanmasını istediğimiz bu çatışmanın bitmesinden hemen sonra Bağımsız Filistin Devleti'nin kurulmasına ilişkin BM Güvenlik Konseyi'nin onayladığı ilkeler temelindeki yükümlülüklere herkesin ciddi yaklaşacağını ümit ediyoruz.
İsrail'in merkezinde hava saldırısı sirenleri çaldı
Halkı olası roket saldırıları konusunda uyarıyorlar
İsrail'in merkezinde, halkı olası roket saldırılarına karşı uyaran hava saldırısı sinyalleri duyuldu. Ordu basın servisi bunu bildirdi.
Raporda, 'İsrail'in merkezinde ve Gazze Şeridi'ni çevreleyen bölgede sirenler duyuldu' denildi.
Bu, çarşamba günü İsrail'in merkezindeki ilk hava saldırısı uyarısı. Günün erken saatlerinde, Gazze Şeridi'ne komşu bölgelerde ve Tel Aviv'in güneyinde yer alan kıyı kentleri Aşkelon ve Aşdod'da periyodik olarak alarm ilan edildi.
İsrail Savunma Ordusu, Hamas'ın bir üst düzey yetkilisini daha etkisiz hale getirdi
İsrail Savunma Ordusu birlikleri Hamas daha bir üst düzey yetkilisi Muhammed Abu Şamal'ı etkisi hale getirirken 7 Ekim'de Yahudi devletine saldıran askeri birliklerin komuta merkezine darbeler indirdi.
NATO Savunma Bakanları toplantısının ikinci gününde ana konular Ukrayna ve İsrail'deki durum olacak.
Kommersant:
NATO Genel Sekreteri: İsrail'in Hamas'ın eylemlerine orantılı bir yanıt vermesini umuyorum
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg gazetecilere verdiği demeçte, İsrail'in Filistin Hamas hareketinin saldırılarına orantılı bir tepki beklediğini söyledi. Bunun masum sivillerin ölümlerini önlemek için 'önemli' olduğunu söyledi.
Stoltenberg, 'İsrail'in kendini savunma hakkı var. Terör saldırısına uğradı ve çok sayıda sivil öldürüldü. İsrail'in bu tür terör saldırılarına karşı kendini savunma hakkı vardır. Elbette, İsrail'in tepkisini gördüğümüzde bunun orantılı olmasını bekliyorum ve devam eden bu çatışmada masum sivillerin ölümünü önlemek için mümkün olan her şeyi yapmamız önemli' dedi.
Putin İsrail'deki savaş üzerine konuştu: Çatışmaların sertliği yüzünden Rusya henüz yardım edemiyor
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 'Rusya Enerji Haftası' genel kurulunun ardından Arap televizyon kanalı Al Ghad Amro Abd El-Hamid'in muhabirine konuştu.
Rusya Devlet Başkanı Putin, Rusya'nın İsrail ile İsrail militanları arasındaki savaşın çözümüne 'katkıda bulunabileceğini' söyledi.
Putin, 'Filistin Hamas hareketi ise çatışmanın ciddiyeti nedeniyle şu ana kadar böyle bir ihtimal görmüyor. Ona göre şu anda en önemli şey sivillerin can kaybı riskini azaltmak' dedi.
İzvestiya:
İzvestiya muhabiri Aleksandr Naumova'nın Gazze izlenimleri:
'Merak etmeyin, siren çok uzakta, bizim üzerimize gelmiyor'
Gazze Şeridi sınırındaki bir şehrin sakinleri roket saldırıları altında nasıl yaşamaya devam ediyor?
Aşkelon yalnızca 11 Ekim gününün ilk yarısında iki kez ateş altında kalmıştı.
Hamas saldırısından birkaç gün önce akrabalarını ziyaret etmek için İsrail'e tatile giden Muskovit Alexandra, İzvestia'ya Gazze Şeridi'ne komşu bir şehrin sakinlerinin roketlerden nasıl saklandığını, İsrail'de çalışan bir Filistinlinin ne umduğunu ve yerel halkın nasıl tepki verdiğini anlattı:
'Çocuklar için peynir, içecek, dondurulmuş pizza ve şeker alıyoruz, parayı ödüyoruz ve arabaya doğru yola çıkıyoruz. Kutuyu değiştirmeye zaman bulamadan gökyüzünde bir roket gördüm ve aynı anda bir siren gördüm. Hiç bu kadar hızlı koşmamıştım. Mağaza çalışanları otoparktaki herkese içeri girmeleri için bağırıyor. Herkes itaat ederek gider. Bir sığınağa götürülüyoruz - aynı anda hem depoya hem de ofise benziyor. Ira ve ben bira kutularının üzerine oturup çocukları çağırmaya başlıyoruz. Irina'nın annesiyle evdeler. Neredeyse hiç iletişim yok, her şey gürlüyor, muhtemelen füzeler bize çok yakın. Oğlumdan bir mesaj geliyor: 'Anne, neredesin? Anne, iyi misin?' Ağlamaya başlıyorum.
Birkaç dakika sonra dışarı çıkmaya çalışıyoruz, arabayı tekrar çalıştırıyorum, umurumda değil, oğlumun yanına gitmem gerekiyor. Tekrar siren. Mağazaya geri koşuyoruz. ‘Merhaba, bira kutum, yine benim' diye kafamın içinden ironik bir şekilde geçiyor.'
© The Independentturkish
