Ukrayna, Rusya'nın gelir kaynaklarına darbeler vuruyor

Dr. Osman Gazi Kandemir Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: TASS

Kiev'in drone ve füze saldırıları, Moskova'nın savaş makinesini finanse eden enerji altyapısını hedef alıyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

2023'ten bu yana Ukrayna, Rusya topraklarının derinliklerine uzanan sistematik bir saldırı kampanyası yürütüyor.

Hedef: Moskova'nın savaş ekonomisinin can damarı olan petrol rafinerileri, yakıt depoları ve enerji tesisleri.

Bu strateji, sadece askeri bir hamle değil; aynı zamanda Rusya'nın savaşı finanse etme kapasitesine doğrudan bir darbe olarak algılanmalı.

Sonuçlar ise gözle görülür hale geldi.

Rusya'nın 38 rafinerisinden 16'sı artık hasar görmüş durumda.

Ülke genelinde rafineri kapasitesinin yüzde 40'ı devre dışı.

Kaliningrad'dan Vladivostok'a kadar benzin istasyonlarında uzun kuyruklar oluşuyor, hatta bazı bölgelerde sivil satışlar tamamen durdu.

Bir zamanlar enerji devi olarak bilinen Rusya, kendi topraklarında yakıt krizi yaşıyor.


Batı desteği ve yerli inovasyon

Ukrayna'nın bu kapasiteyi geliştirmesinde iki temel faktör rol oynadı: Batılı müttefiklerinden aldığı kritik destekler ve kendi yerli savunma sanayiinin hızlı gelişimi.

Batı'dan gelen destek paketi çok katmanlı.

İngiltere ve Fransa'nın tedarik ettiği Storm Shadow ve SCALP seyir füzeleri, 250 kilometre menziliyle Ukrayna'ya derin vuruş kabiliyeti kazandırdı.

ABD'nin verdiği ATACMS balistik füzeleri ise cephe gerisindeki stratejik hedeflere erişimi mümkün kıldı.

Ancak asıl oyun değiştiren, kamikaze drone'lar oldu.

Ekim 2025'te Londra'da yapılan bir toplantıda, Almanya Ukrayna'nın uzun menzilli mühimmat üretimine 350 milyon dolar ilave kaynak ayıracağını açıkladı.

İngiltere ise gelecek yıl binlerce tek kullanımlık saldırı drone'u satın alacağını duyurdu.

Bu fonların 2026 sonuna kadar yaklaşık 10 bin uzun menzilli İHA üretimine imkân verebileceği hesaplanıyor.

İstihbarat desteği de kritik öneme sahip. ABD, Ekim 2025'te Rusya'daki uzun menzilli enerji altyapısı hedeflerine dair istihbaratı Ukrayna ile paylaşmaya başladı.

Uydu görüntüleri, NATO'nun erken uyarı uçakları ve yapay zekâ destekli hedefleme yazılımları sayesinde Ukrayna, Rus rafinerilerinin zayıf noktalarını tespit edip vurabiliyor.


Ukrayna'nın yerli gücü

Dış destekler önemli olsa da Ukrayna'nın kendi savunma sanayiindeki sıçrama belki daha dikkat çekici.

Ülke, kısa sürede bir "drone süpergücü" haline geldi.

Fire Point şirketi tarafından üretilen FP-1 insansız hava aracı, bu dönüşümün sembolü.

Yaklaşık 50 bin dolar maliyetle 1.500 kilometre menzile ulaşabilen bu kamikaze drone, Rusya içlerindeki hedefleri vurmada kritik rol oynadı.

Rusya topraklarındaki derin saldırıların yüzde 60'ının FP-1 drone'larıyla gerçekleştirildiği belirtiliyor.

Fire Point, 2025'te günde 100 adet FP-1 üretme kapasitesine ulaştı.

Daha da çarpıcı olanı, FP-5 "Flamingo" seyir füzesi.

Yaklaşık 3 bin kilometre menzil ve 1.150 kilogramlık savaş başlığıyla bu yerli füze, Rusya'nın herhangi bir bölgesini vurabiliyor.

Bir Amerikan Tomahawk füzesinin dörtte biri maliyetinde olması, Flamingo'yu hem etkili hem de sürdürülebilir bir silah haline getiriyor.

Ukrayna Savunma Bakanlığı, ekim sonuna kadar Flamingo üretimini günde yedi adede çıkarmayı planladığını açıkladı.

Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski, 2025'te 30 bin adet saldırı drone'u üretmeyi hedeflediklerini duyurdu.

Bu sayı, Ukrayna'nın savaşı nasıl algıladığını gösteriyor: Geleneksel cephe savaşının ötesine geçerek, düşmanın savaş makinesini ekonomik cepheden çökertme stratejisi.


Rusya'da derinleşen kriz

Ukrayna'nın saldırıları, Rusya'nın savaş ekonomisinde belirgin yaralar açtı.

Ülkenin toplam akaryakıt üretimi yüzde 10 düştü.

Dizel yakıt ihracatı yüzde 30 azalarak 2020'den bu yana en düşük seviyeye geriledi.

Eylül 2025'te Rus hükümeti, iç piyasayı korumak için benzin ve dizel ihracatını yıl sonuna dek yasaklamak zorunda kaldı.

Rusya'nın en az 10 bölgesinde ciddi yakıt kıtlığı baş gösterdi.

Özellikle Kırım'da durum kritik. Ekim 2025'te Ukrayna drone'larının vurduğu Feodosya petrol terminali, 250 bin ton yakıt depolama kapasitesiyle yarımadadaki en büyük ikmal noktasıydı.

Saldırı sonrası Kırım'daki benzin istasyonlarının yüzde 50'sinin benzini tükendi.

İşgal yönetimi, vatandaş başına satış limitini 19 litreye düşürmek zorunda kaldı.

Fiyatlar da kontrolden çıktı. 2023 başından bu yana toptan benzin fiyatları yüzde 50'den fazla arttı.

Hükümet, Belarus'tan benzin ithalatını yüzde 36 artırdı ve Çin, Kazakistan gibi ülkelerden akaryakıt tedariki için gümrük vergilerini sıfırladı.


Savaş finansmanına darbe

Belki de en önemli etki, Rusya'nın savaşı finanse etme kapasitesine gelen darbede.

Enerji ihracat gelirlerindeki düşüş, doğrudan bütçeye yansıyor.

2025 için Rusya'nın federal bütçe açığı tahmini, düşen petrol-gaz gelirleri nedeniyle GSYİH'nın yüzde 2,6'sına yükseltildi.

Bu, savaş başından beri en yüksek seviye.

Hükümet, artan savunma harcamalarını finanse etmek için katma değer vergisini yüzde 20'den yüzde 22'ye yükseltti ve sosyal harcamaları kısmaya başladı.

2025 sonu itibarıyla Rus ekonomisinin teknik resesyona girdiği öngörülüyor.

Cephedeki etkiler de göz ardı edilemez.

Vurulan rafinerilere yakın bölgelerde Rus ordusunun yakıt ikmal sorunları rapor edildi.

Kırım'daki yarı yarıya azalan yakıt arzı, Karadeniz'deki Rus birliklerinin operasyonel temposunu düşürdü.

Uzun menzilli yakıt tankerleriyle daha uzaktaki rafinerilerden sevkiyat gerekmesi, lojistik yükünü ve maliyeti katladı.
 


Stratejik dönüşüm

Ukrayna'nın bu stratejisi, modern savaşın dönüşümüne dair önemli ipuçları veriyor.

Geleneksel cephe muharebelerinin ötesine geçerek, düşmanın ekonomik altyapısını doğrudan hedef almak, 21'inci yüzyıl çatışmalarının yeni paradigması.

Zelenski, Eylül 2025'te yaptığı bir açıklamada bu stratejiyi açıkça sahiplendi:

Rusya'nın enerji tesislerinde yükselen yangınlar en etkili yaptırımlardır. Rusya'nın petrol endüstrisini önemli ölçüde kısıtladık, bu da savaşı ciddi ölçüde kısıtlıyor.


Rusya ise bu tehdide karşı koyma mücadelesi veriyor.

Rafinerilerin üzerine çelik ağlar geriliyor, hava savunma sistemleri ülke geneline yayılıyor.

Ancak coğrafi genişlik ve drone sürülerinin çeşitliliği düşünüldüğünde, tüm enerji altyapısını korumak neredeyse imkânsız görünüyor.

Sonuç olarak, Ukrayna'nın derin taarruz stratejisi, Rusya'nın savaşma azmini ve imkanlarını ekonomik cephede zayıflatmayı hedefleyen asimetrik bir hamle olarak öne çıkıyor.

Moskova'nın bir zamanlar sarsılmaz görünen savaş ekonomisi, şimdi kendi topraklarında benzin kuyruklarıyla boğuşuyor.

Bu da savaşın gidişatını belirleyecek kritik faktörlerden biri olarak tarihe geçebilir.

 

 

*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU