AB'nin atık ihracatının ana hedefi Türkiye mi?

Prof. Dr. Mustafa Öztürk Independent Türkçe için yazdı

Görsel: ec.europa.eu/eurostat

Dünyada 1950'lerden bu yana araştırmacılar, 8,3 milyar metrik tondan fazla plastik atık üretildiğini tahmin etmektedirler.

Yani; 822 bin Eyfel Kulesi, 25 bin Empire State binası, 1 milyar fil ağırlığında atık. 
 

1.jpg
Şekil 1. Plastik atıkların net resmi

 

2019 yılında, küresel plastik üretimi 368 mt (milyon ton) ulaşmıştır.

Türkiye'de yıllık 34 milyon ton atık oluşmaktadır. Bu atıklar, yüzde14-20 oranında plastik atık içermektedir. Plastik atıklar pandemi sürecinde yüzde 10-14 oranında artmıştır.

Türkiye'de yılda oluşan 4,5-5 milyon plastik atık çöp depolama alanına dökülmektedir.

Çöplerin depolandığı alanlarda plastik atıklar yaklaşık 100 ila 450 yılda bozulmaktadır. Yani çöp depolama alanının ömrü en az 450 yıl olmalı.

Veya depolanan çöpler zamanla başka yere taşınmalıdır. 

Çöp depolama alanları çöplerin bertaraf edilmesi için geçici ama; 

  • Kirlilik yükü çok yüksek sızıntı suyu ile toprağın ve yeraltı/yerüstü su kaynaklarını kirletmesi,
  • Koku ve hava kirliliği oluşturması,
  • Metan ve diazot monoksit (N2O) gibi sera gazları salımlaması 

açısından çevresel bakımından çok riskli ortamlardır. 


Türkiye'de atıkların yüzde 95'i çöp depolama alanlarında depolanmaktadır.

Ve Türkiye'de atıklar karışık olarak toplanmaktadır.  

Ülkemizde ambalaj atıkları genel olarak kaynakta ayrı toplanmamaktadır. Evlerde ve işyerlerinde çöp kutuları/konteynırlarına ambalaj atıkları dahil karışık olarak atılmaktadır.

Sokaktaki çöp konteynırlarından ayıklanarak ayrıştırılan ambalaj atıkları, yüksek oranda kirli, kalitesi düşük ve fire oranı yüksektir.

Belediyeler ve ambalaj atıklarını piyasaya sürenler, şehirlerde kaynakta ayrı toplama altyapı sistemini kurmadığı ve işletmediği sürece insan sağlığı hiçe sayılarak vahşi şekilde toplanan değerlendirilebilir atık oranı düşük olmaktadır.

Çöp konteynırlarından ayıklanarak toplanan ambalaj atıkları kirli ve karışık olduğu için fire oranı yüzde 35-40 arasında değişmektedir.

Yurt dışından plastik atık ithalatı, ülkemizde oluşan plastik atıkların kaynakta ayrı toplanmasını, ayrıştırılmasını ve bu sahada kalıcı alt yapı yatırımı yapılmasını engellemektedir.

Bu da Türkiye'de kaynakta ayrı toplamada ciddi çevre ve alt yapı sorununa neden olmakta.

Avrupa Birliği'nin istatistik kurumu Eurostat'ın istatistiklerine göre, 2021'de AB'den AB dışı ülkelere atık ihracatı, 2004'ten bu yana yüzde 77 artarak 33 milyon tona ulaşmıştır.

2021 yılında AB'den ihraç edilen atıkların yüzde 44,55 Türkiye'ye yapılmıştır.

2004 yılından 2021 yılına kadar AB ülkelerinden atık ihracatı ve ithalatı değişimi Şekil 2'de verilmiştir.
 

2.JPG
Şekil 2. AB ülkelerinde atık ithalatı ve ihracatı

 

2021'de AB'den AB dışı ülkelere atık ihracatı, 2004'ten bu yana yüzde 77 artarak 33,0 milyon tona ulaşmıştır.

AB dışı ülkelerden gelen atık ithalatı 2004'ten bu yana yüzde 11 artarak 2021'de 19,7 milyon tona çıkmıştır.

EUROSTAT istatistiklere göre Türkiye, 2021'de Avrupa Birliği'nin en fazla atık gönderdiği ülke olmuştur.

2012 ve 2021'de AB ülkelerinin Türkiye'ye ihraç ettiği toplam katı atık miktarı (ton) Şekil 3'te verilmiştir. 
 

11.jpg
Şekil 3. AB ülkelerinden atık ithalatı değişimi 

  

31 Aralık 2021 tarihli Bakanlık genelgesine göre yüzde 1'den fazla yabancı madde içeren plastik atıkların ithalatı yasaklanmıştır.

Buna göre, ithal edilen plastik atıklarda fire oranı yüzde 1'i geçmemesi gerekir. Geçiyorsa bu plastik atık kirlidir ve yabancı madde içeriği yüksek demektir.

Yüzde 1'in anlamı, farklı maddeden yapılmış plastik atığın kapağı ve etiketi çıkarılmış ve içerisinde kirlilik giderilmiş demektir.

Fire oranı yüzde 1'den düşük olması, ithal edilen ilgili ülkede plastik atıkların ön işleme tabi tutulması anlamına gelmektedir. 

Fire oranın yüzde 1'den düşük olması ihraç eden ülkenin ön işlemle;

  • Kaynakta ayrı toplanan plastik atıkların üzerindeki etiketleri ve kapakları çıkarması.
  • Plastik atık içindeki sıvı ve katı kirleticilerin gidermesi. 
  • Ve fire oranının yüzde 1'in altına düşürmesi,
  • Atıkların tek tür ve temiz olması,

gerekir.

Eğer plastik atıklar ilgili AB ülkesinde ön işleme tabi tutuluyorsa, işçilik, atıksu arıtma, elektrik giderleri ve diğer işletme ve yatırım masraflar dahil toplam bedeli 100-150 avrodur.

O zaman plastik atıklarını ön işleme tabi tutmuş ülkeler, temizlenmiş plastik atıklarını 150 avrodan daha ucuza satamazlar. 

Soru, Türkiye'ye ihraç edilen plastik atıklar ilgili ülkede temizliği ve ayrıştırılması yapılıyor mu, ithal edilen plastik atıklar ilgili ülkeden ön işleme tabi tutuluyor mu ve ön işleme tabi tutulduğu belgeleniyor mu? 

 2021 yılında AB ülkelerinden Türkiye'ye İthal edilen plastik atık miktarı Tablo 1'de verilmiştir.
 

3.jpg
Tablo 1. Plastik atık ithalatı

 

Tablo 1 incelendiği zaman mevzuat değişmesine rağmen ithal edilen plastik atık miktarında ciddi oranda azaltma olmadığı görülmektedir.

Tablo 1'de verilen plastik atıkların ithalatında maksimum yüzde 1 oranında yabancı madde veya kirletici oranı dikkate alınırsa yılda 685 bin ton plastik atığın ülkemize gelmesi mümkün değil.

Çin'de 2009'de 10,1 milyon ton/yıl atık ithalatı, yüzde 0,5'den fazla farklı madde ve atık içeremez kararından sonra, 2021'de sadece 0,4 milyon tona düşmüştür. Çin'e kirli ve karışık atıklar giremez. 

2021 yılında Türkiye'deki firmaların ithal ettiği plastik atıklar işlendiğinde;

  • Fire oranının ne kadar olduğu,
  • Firelerin nerelerde nasıl depolandığı veya bertaraf edildiği,  
  • Kullanılan temiz su miktarının ne kadar olduğu,
  • Oluşan kirlilik yükü çok yüksek atıksuyun nereye deşarj edildiği ve oluşan atıksuyun özelliği,
  • Kullanılan elektrik miktarının ne kadar olduğu,
  • Çalışanların hepsinin sigortalı olup olmadığı, 
  • Çalışma ortamının sağlıklı ve güvenli olup olmadığı,
  • Atıkların yurt dışından ne kadara satın alındığı,
  • İşlem sonucu elde edilen ürünlerin ne kadarı ülkemizde kullanıldığı ve ne kadarının yurt dışına ihraç edildiği,

gibi temel bilgiler sorgulanmalı, raporlanmalı ve bilgiler başta yerel yönetimler olmak üzere kamuoyu ile paylaşılmalı.

Kirli ve karışık plastik atık ithal eden geri dönüşüm tesisleri, yoğun su tüketirler ve işlem sonucu ciddi miktarda kirlilik yükü yüksek atıksu oluştururlar.

Ve Türkiye'nin ithal ettiği plastik atıklarda fire oranları ne kadar olduğu kamuoyu ile paylaşılmalı.

İthal edilen her plastik atıkların görüntüleri, tesislerde çalışma iç ortamları ve çalışanların sigortalı olup olmadıkları mutlaka kamuoyu paylaşılmalı.

Plastik atık ithal eden firmaların tesislerinde oluşan fire miktarlarını ve nerede bertaraf ettiklerini kamuoyu paylaşmalılar. 

Geri dönüşüm tesislerinde plastik atıklar kapalı ortamlarda depolanmalı. Plastik atık geri dönüşüm tesislerinde, yangınla ilgili gerekli tüm standartlara uygun olarak önlemler alınmalı ve gerekli önlemleri almayan tesislerin çalışmasına izin verilmemeli. 

2020 yılında sayısı 65 olan geri dönüşüm ve plastik yangını, 2021 yılında yeni bir rekor kırarak yaklaşık ikiye katlandı; geçtiğimiz yıl toplamda 121 geri dönüşüm ve plastik yangını çıkmıştır.
 

4.JPG
Şekil 4. Yıllara göre plastik atık geri dönüşüm tesislerinde yangınlar

 

2019'den itibaren plastik atık geri dönüşüm tesislerinde anormal yangın artışlarının sebepleri tüm yönleri ile mutlaka araştırılmalı.

Plastik atıkların kontrolsüz yanması sonucu açığa çıkardığı kanser yapıcı dioksin ve furan gibi kalıcı toksik kirleticiler ciddi çevresel ve sağlık sorunları oluşturmaktadır.
 

5.jpg
Şekil 5. Plastik atık depolama tesisinde yangın görüntüsü

 

Atık depolamadan sorumlu belediyeler, yurt dışından ithal edilen plastik atıkların şehirlerinde hangi tesise ne kadar geldiğini, temizlemek için ne kadar temiz su kullanıldığını ve ne kadar fire oluştuğunu mutlaka takip etmeli ve gerekirse yaptırım uygulamalı.

Fire oranı yüksek ithal plastik atıkların işlenmesi esnasında oluşan plastik atıkların gelişi güzel depolanması ile ciddi ve kalıcı çevre kirliliği oluşur.

Gelişi güzel depolanan plastik atıklar zamanla bozularak mikroplastiklere dönüşür ve gıda zinciri yolu ile sofralara kadar ulaşır.
 

6.JPG
Şekil 6. İthal plastik atık firelerinin illegal döküldüğü yerler

 

Plastik atıklar, yanıcı özelliğe sahiptir, kolay tutuşur ve yangın es

"Türkiye'deki firmaların geçen yıl demir, değerli metaller, kağıt, plastik, cam ve tekstil atıkları özelinde Avrupa Birliği (AB) ülkelerinden 6,2 milyar dolar karşılığı 14 milyon ton atık ithalatı gerçekleştirdi" iddia edilmektedir. 

Ve iddialara göre PET atıklar ithal edilip geri dönüştürüldükten ve kirlilikler ülkemizde bırakıldıktan sonra önemli miktarı ihracat edilmektedir. 

İthal edilen kirli ve karışık plastik atıklar ülkemizde ucuz işçilik, düşük su ve elektrik bedeli, arıtılmayan atıksular ve bedel karşılığı bertaraf edilmeyen fireler ile ön işleme tabi tutulduktan sonra yurt dışına satılıyorsa bu korkunç bir vahim durumdur. Bunun anlamı toprak, su ve insan kirletiliyor ve elde edilen ürün o ülkelere tekrar ihraç ediliyor.   

Diğer yandan AB ülkeleri ön işleme tabi tuttukları, kirlilikleri giderdikleri ve tek tür plastik atığa dönüştürdükleri plastik atıkları zaten Türkiye gibi ülkelere göndermiyorlar ve kendi ülkelerinde kullanıyorlar veya diğer AB ülkesine yüksek bedelle ihraç ediyorlar. 

AB ülkeleri, ihraç ettikleri plastik atıkları ilgili ülkelerde AB standartlara uygun geri dönüşüm tesislerinde işlenip işlenmediğini denetlemeli.

Her ülke ihraç ettiği plastik atıkların denetiminden sorumlu olmalı. AB, çevresel risk taşıyan ülkelere plastik atıklarını ihraç edilmesi yasaklamalı. 

Plastik atık ithalatı, ilgili ülkede evsel plastik atıkların fiyat olarak değerlemesini manipüle etmekte.

Bu, ülkemizde oluşan plastik atıkların ayrıştırması ve toplaması için kalıcı yatırım yapılmasına engellemekte. Türkiye'de bu, ciddi çevre ve alt yapı sorununa neden olmakta.

Diğer yandan, ithal edilen plastik atıkların temizlenmesi/yıkanması ile oluşan atıksular ciddi oranda mikro-plastikler içerir.

Mikro-plastikler, atıksu arıtma tesislerine zarar verir ve tesisi işlemez hale getirir.

Kirli ve karışık plastik atıkların temizlenmesinde ciddi oranda elektrik enerjisi tüketilir ve buda sera gazı salımına neden olur. 

Ve bu tür tesislerde çalışanların sosyal güvenlik garantileri olup olmadığı mutlaka ama mutlaka incelenmeli. Yasa dışı sağlıksız ucuz işçiliğe dur denilmeli.

Uluslararası kirlilik transferine son verilmeli.

Çöp dağlarına son vermek için kirli ve karışık plastik atıkların ithalatına dur denilmeli. 

Çin'in uyguladığı sistemi Türkiye'de uygulamaya koyarak kendi atıklarını kaynakta ayrı toplamaya başlamalı ve depolama alanlarına gönderilen atık miktarını azaltmalı. 

Londra merkezli bir firma Türkiye'deki ortağına, denetimden kaçmak için, içinde kokain ve diğer uyuşturucu maddelerin gizlendiği plastik atıklar gönderdiği iddia edilmektedir.

Uluslararası Organize Suçlara Karşı Küresel Girişim (GITOC), dünya genelinde yapılan plastik atık sevkiyatında, "geri dönüştürülmek amacıyla yapılan plastik atık sevkiyatında kara para aklama, uyuşturucu ve insan kaçakçılığı, fuhuş ve modern kölelik gibi organize suçlar işleniyor" denmektedir.

Bu yüzden ithal edilen atıklarda Denetim, Raporlama, Doğrulama ve Yaptırım uygulamalı. Bu doğru şekilde izlenir ve takip edilirse AB ülkelerinden plastik atık ülkemize gelemez.

AB ülkeleri plastik atıklarla ilgili topla-ayır-ihraç et modelini izlerken, Türkiye ise plastik atık ithal et-ayır-temizle-ihraç et modelini izlemektedir.


Son söz; Sıfır atıp projesinin uygulandığı hiçbir ülkede kirli ve karışık plastik atıkların ithalatına izin verilmemektedir.

Eğer siz sıfır atık projesini yaşama geçirmek istiyorsanız plastik atıkların ithalatını yeniden gözden geçirmeniz lazım. Aksi sıfır atık projesi sıfır olur. İyi ve kötü bir arada yürümez.

Türkiye, AB ülkelerinin kirli ve karışık plastik atıklarını bertaraf eden ülke olmamalı. 

Türkiye, kendi plastik atıklarının kaynakta ayrı toplama altyapı sistemini kurarak yılda 4,5 milyon ton oluşan atıklarını kaynakta ayrı toplayabilir ve çöp depolama alanında bertarafını önleyebilir.   

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU