New York'ta ilk kez bir Müslüman belediye başkanı seçilebilir.
Henüz 30'lu yaşlarının başında (34) olan Zohran Mamdani, belediye başkanlığı yarışını kazanmaya çok yakın.
Üstelik karşısında, New York eyaletinin eski valisi Andrew Cuomo var.
Cuomo; milyarderlerin, lobicilerin, Donald Trump çevresinin ve Demokrat Parti'nin "kurucu ve hâkim kanadı" olarak bilinen establishment'ın açık desteğini alıyor.
Buna rağmen Mamdani, oy oranını yalnızca yüzde 1'den yüzde 48'e taşıyarak büyük bir fark yaratmayı başardı.
Ben de Zohran Mamdani için gönüllü olarak çalıştım;
Manhattan ve Queens'te kapı kapı dolaştık.
100'ün üzerinde kapıyı çaldık, sayısız insanla konuştuk, hepsini Mamdani'ye oy vermeye ikna etmeye çalıştık.
Bu çabanın temelinde aslında basit ama güçlü bir hedef vardı:
New York gibi bir şehirde ilk kez bir Müslüman'ın belediye başkanı olması…
Ve bu sayede New York'un herkes için yaşanabilir, adil bir şehir haline gelmesi.
Bu, benim de içtenlikle arzuladığım bir şeydi.
New York sadece Amerika için değil, tüm dünya için önemli bir merkez.
Dünyadaki birçok değişimin başladığı yer.
Birleşmiş Milletler'e ev sahipliği yapması nedeniyle her yıl dünya liderlerinin buluştuğu şehir.
Aynı zamanda finans dünyasının da başkenti.
Dolayısıyla böyle bir şehirde yaşanacak bir değişim, aslında tüm Amerika'da ve hatta dünyada bir dönüşümün başlangıcı anlamına geliyor.
Bu yüzden New York seçimleri son derece önemli.
Zohran Mamdani'nin arkasında da son derece güçlü bir miras var.
Babası ve annesi, her biri kendi alanında saygın isimler.
Babası, Columbia Üniversitesi'nde önemli bir profesör; annesi ise tanınmış bir yönetmen ve yapımcı.
Mamdani, babasının entelektüel birikimiyle annesinin sanatçı kimliğini birleştirerek etkileyici bir kampanya yürüttü.
Harika videolar hazırladı, güçlü bir sosyal medya stratejisi oluşturdu ve örnek bir seçim çalışması ortaya koydu.
Oy oranını yalnızca yüzde 1'den yüzde 48'e yükseltmesi, neredeyse eşi benzeri görülmemiş bir başarıydı.
Şu anda kampanya hâlâ devam ediyor.
Bizim WhatsApp gruplarımızda da hedef, bu oranı yüzde 50'nin üzerine taşımak.
Çünkü o eşiği aştığında, halk desteğinin büyüklüğünü milyarderlere, lobicilere ve siyasi elitlere göstermiş olacak.
Zohran Mamdani sadece New York için değil, Amerika ve hatta dünya için de çok önemli bir yarışın içinde.
Bu mücadele yalnızca Cumhuriyetçiler ve Demokratlar arasındaki klasik bir rekabet değil; aynı zamanda dünyada yankı uyandıracak yeni bir siyasal söylemin, Mamdani'nin sloganlarıyla yayılmaya başlamasının da habercisi.
Mesela Mamdani'nin kampanyasında çok dikkat çeken bir slogan vardı:
Freeze the rent.
Yani, "Kirayı artırma, dondur" diyor.
Bugün dünyanın her yerinde konut krizi var; ev sahibi olmak neredeyse imkânsız hale geldi.
Amerika da bundan bağımsız değil.
Bu nedenle, Mamdani'nin bu tür vaatlerinin sadece New York'la sınırlı kalmayıp dünyaya da yayılacağına inanıyorum.
Cumhuriyetçi Parti, Donald Trump'la birlikte tamamen "MAGA" hareketine teslim oldu.
MAGA'nın etkisi hâlâ çok belirgin.
Demokrat Parti'de ise uzun süredir bir liderlik arayışı var.
Trump'ın yeniden seçimi kazanması, Joe Biden'ın yaşının ilerlemiş olması ve görevi Kamala Harris'e devretme tartışmaları, parti içinde olumsuz bir atmosfer yaratmıştı.
Ama şimdi Bernie Sanders, AOC (Alexandria Ocasio-Cortez) ve Zohran Mamdani gibi isimlerle birlikte bu hava değişmeye başladı.
Demokrat Parti içinde yeni bir enerji, yeni bir sol nefes var artık.
Büyük ihtimalle bu sadece New York'taki seçimleri değil, Amerika'nın diğer şehirlerindeki yerel seçimleri ve hatta 2028 başkanlık seçimlerini de etkileyecek.
Ben hem New York'ta hem California'da hem de Türkiye'de avukatlık yapıyorum.
New York'taki bu süreci yakından takip etmeye devam edeceğim.
Bakalım, neler olacak...
*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish