Doktora programım için neden 'Âişe Hadisi'ni çalıştım: Dini yorum, Sünni muhafazakârlık ve İslamofobi üzerine bazı düşünceler (1)

Bülent Şahin Erdeğer Independent Türkçe için Joshua Little'ın makalesini çevirdi

Görsel: Islamic Origins

Sunum: 

Harvard Üniversitesi'nden Dr. Javad T. Hashmi'nin The New Lines Magazine'de Hz. Aişe'nin erken yaşta evliliği üzerine yazdığı makale sosyal medya aracılığıyla Türkiye'nin de gündemine taşınınca Hashmi'nin atıf yaptığı Oxford Üniversitesi'nden Joshua Little'ın henüz yayın aşamasında olan tezi de tartışma konusu oldu.

Henüz yayımlanmamış bir akademik bir tez konusunda lehte ya da aleyhte bir değerlendirme yapmak ahlaki değil.

Ancak Little'ın bu konuyu neden seçtiğine dair kendi web sayfasında kaleme alığı makalesi kanaatimce konunun tarihsel bağlamı ile günümüzdeki sosyal-siyasal bağlamını anlatıyor.

Little'ın İslamofobi/Batı merkezli İslam karşıtlığı ile hesaplaştığı düşünsel süreci "Hz. Aişe'nin evlendiğinde kaç yaşında olduğu" sorusunu ilahiyatçılar arasındaki dar bir polemik olmaktan çıkartıyor. 


Uzunluğu dolayısıyla iki bölümde yayımlayacağımız makalede Little, "Oryantalist Hadis araştırmaları geleneğine sadık kaldığını" ifade ediyor.

Little'ın tezi ilk kez Joseph Schacht'ın teorize ettiği Juynboll'un geliştirdiği ve Harald Motzki'nin kendi çalışmalarıyla sürdürdüğü "Müşterek Ravi Teorisi"ni esas alıyor.

Bu teoriye göre aynı hadisin farklı ravi zincirleri geriye doğru gidildikçe genellikle tek bir müşterek ravide buluşmaktadır.

Dolayısıyla bir hadisin ne kadar çok rivayet zinciri/tariki olursa olsun söz konusu hadisi müşterek ravi uydurmuş/üretmiş olabilir.

Little da Aişe hadisinin rivayet zincirlerinin müşterek ravisinin Hişam b. Urve olduğu gerçeği üzerinden tezini bina etmekte.

Elbette henüz tezin tamamını okuma imkanı bulamadığımız için yapılacak tüm eleştiriler ve değerlendirmeler de yetersiz kalacaktır.

Ancak Müşterek Ravi Teorisi çerçevesinde geliştirilen metin kritik yöntemlerinin gerçekçi sonuçlara ulaşmada çok faydalı/işlevsel olsalar da tek başlarına eksene alınmasının tarih bilimi açısından sorunları olduğunu da hatırda tutmak gerekir.

(Teorinin kapsamlı eleştirileri için bkz. Fatma Kızıl, Müşterek Râvi Teorisi ve Tenkidi, İst. İSAM Yayınları, 2013, "Tarihsel Eleştiri Yöntemlerin Tenkidi ve İslami Rivayetlere Uygulanması Sorunu"
Fatma Betül Altıntaş  Diyanet Vakfı Yayınları, 2021)

Meselenin tüm bu akademik içeriği bir yana hadisin bugün ifade ettiği anlamın İslamofobi bağlamının vurgulayan makalesinin ilk bölümünü okuyalım: 


Joshua Little: Doktora programım için neden 'Âişe Hadisi'ni çalıştım: Dini yorum, Sünni muhafazakârlık ve İslamofobi üzerine bazı düşünceler

Çeviren: Bülent Şahin Erdeğer


2022 Eylül ayının sonlarında, Oxford Üniversitesi'ndeki doktoram için küçük düzeltmeler bekleyen final sınavını (savunmamı) geçtim. Tezimin konusu, İslam peygamberi Muhammed'in karısı Âişe ile evlenmesiyle ilgili ünlü ve tartışmalı hadisti. 

Âişe, hadisin baskın versiyonuna göre, nişanlandığında altı ya da yedi, nikahlandığında ise dokuz yaşındaydı. Örneğin, Sünni Hadis külliyatındaki en güvenilir koleksiyon olan Sahihu'l-Buhari'de aşağıdakiler kayıtlıdır:

Muhammed b. Yûsuf bizden şöyle rivayet etti: 'Süfyân bize Hişam'dan, babasından, Âişe'den nakletti ki, Peygamber (s) onunla altı yaşında bir kız iken evlenmiş, dokuz yaşında iken de kendisine götürülmüştür. onunla dokuz [yıl] yaşadı.' 2


Bu hadisi ardışık metinsel-kritik, biçim-kritik, coğrafi ve tarihsel-kritik analizlere tabi tuttum. Araştırma sonuçlarım söz konusu hadisin tüm versiyonlarının MS 8. yüzyılın ortalarında Irak'ta ortaya çıktığına dair güçlü işaretlerin keşfedilmesine yol açtı. 

Başka bir deyişle, bulgularıma dayanarak, Hz. Muhammed'in Âişe ile dokuz yaşındayken zifafa girdiği iddiası, MS 7. yüzyılın başlarından itibaren gerçek bir tarihsel bellek olarak doğrulanamaz.

İnsanlar tez konumu öğrendiğinde, bu hadisi incelemeye nasıl karar verdiğimi ya da araştırmamım nasıl sonuçlanacağını düşündüğümü soruyorlar. 

Dolayısıyla, bu hadisle nasıl karşılaştığımın bir özeti aşağıdadır; 

Neden bu hadisi çalışmayı seçtim? Hadisin şimdiye kadarki toplumsal etkisi hakkında ne düşünüyorum? Bulgularımı nasıl yorumluyorum?

Buna karşılık, araştırmamın ayrıntıları -savlarım, kanıtlarım ve sonuçlarım- başka bir yerde sıralanacak.


Âişe'nin evlilik yaşı hadisiyle ilk kez genç bir Yeni Ateist ve İslamofobik olarak karşılaştım. Birçok Yeni Ateist ve İslamofobik gibi ben de kendimi "Batı medeniyeti", "aydınlanma değerleri", "bilim", "akıl" ve benzeri boş sloganların savunucusu olarak görüyor ve genel olarak dine ve İslam'a olumsuz bakıyordum.

Özellikle (bir İslamofobik olarak) dini dünyadaki sosyal ve politik hastalıkların çoğunun sebebi olduğunu düşünüyordum. Hal böyleyken, genel olarak dini, özelde İslam'ı eleştirmekten daha asil bir şey olamazdı, çünkü bunu yapmak (bir şekilde) dünyayı daha iyi bir yer haline getirirdi.


Gerçekte, elbette, Yeni Ateistler ve özellikle İslamofobikler, güvensizlik, kızgınlık ve yabancı düşmanlığı tarafından motive edilir ve ben de bir istisna değildim: Yukarıda bahsedilen yüce retorik ve büyük beyanlar sadece bir üstünlük kompleksi için rasyonelleştirmeler, büyüklük sanrıları ve yukarıda hepsi çeşitli günah keçilerine saldırıyorlar.

 İslamofobikler için hedef Müslümanlardır (ve çoğu zaman Müslümanların sol işbirlikçileridir), ancak bu tür bir hınç, benzer şekilde dayanaksız bahanelerle başka herhangi bir azınlığa veya "ötekiye" (herhangi bir topluma göre) karşı da yönlendirilebilir. 

Aslında, Amerika Birleşik Devletleri'nde birkaç yüzyıl boyunca gelişen eski Katolik karşıtı, İrlanda karşıtı ve İtalyan karşıtı yabancı düşmanlığında hedeflenen gruplar bir nesilden diğerine değişse de günümüzdeki mevcut İslamofobi dalgasıyla neredeyse aynı şekilde rasyonelleştirildi. 3


Erken dönem İslamofobik araştırmalarım ve polemiklerim sırasında, Müslümanlar için (en azından İngilizce konuşulan yerlerde) en büyük ideolojik kırılganlığı çabucak tespit ettim: Muhammed'in genç yaşta karısı Âişe ile evlenmesi.

 Beş yıllık İslamofobik aktivizm boyunca, bu konuya tekrar tekrar döndüm: İslamofobinin repertuarındaki tüm boş iddialar ve materyaller arasında hiçbir şey Müslümanları taciz etme, üzme ve gözdağı verme konusunda Hz. Muhammed'in Hz. Âişe ile henüz o çocukken yaptığı evliliğin yerini alamaz. 4

Doğal olarak, İslamofobikler (aslında benim de yaptığım gibi) Müslümanların bu hadisin doğruluğunu kabul etmesinin, Müslümanlar arasında çocuk yaşta evliliklere -ciddi bir sosyal hastalığa- neden olduğunu iddia edeceklerdir. 

Dolayısıyla İslamofobikler, Müslümanları bu hadisi kabul ettikleri için eleştirerek (bir şekilde) dünyayı daha iyi bir yer haline getirdiklerini iddia etmektedirler.


Bu iki açıdan yanlıştır. İlk olarak, en azından benim deneyimlerime göre, birçok İslamofobik yalan söylüyor veya kendilerini kandırıyor: Bir Müslüman söz konusu hadisi reddettiğinde, İslamofobikler genellikle neşeyle hadisin (en azından Sünni Müslümanlar için) sahih olduğuna işaret edecek, öyle ki Müslümanlar sahih hadisi kabul etmek zorunda kalacaklar.

 İslamofobinin amacı gerçekten çocuk evliliğini ortadan kaldırmaksa, bu hiçbir anlam ifade etmiyor -neden Müslüman muhataplarıyla alay ediyorlar ya da Müslüman muhataplarını çocuk evliliğini geçerli kılan bir hadisi kabul etmeye yöneltecek şekilde tartışıyorlar?

Bununla birlikte, İslamofobinin gerçek niyeti veya dürtüsü basitçe Müslümanlara saldırmaksa, bu çok mantıklı: Müslümanlar hangi tavrı alırlarsa alsınlar, İslamofobikler her zaman onlara saldırmak için bir bahane bulacaklardır. 

Tecrübelerime göre bu çoğu bağnaz (ırkçılar, yabancı düşmanları ve homofobikler dahil) için geçerlidir: Alıntıladıkları gerekçeler her zaman bahane olarak ortaya çıkıyor ve gerçek motivasyonları sadece belirli hedeflerine karşı derin bir kızgınlık, nefret veya rahatsızlıktır. 


İkinci olarak, evlilik yaşı hadisinin kabul edilmesinin Müslümanları çocuk yaşta evliliğe sevk ettiği iddiası açıkça yersizdir. İddianın daha gülünç (özcü veya doğaüstü) versiyonlarını bir kenara bırakırsak, bunun en naif yorumu şöyle bir şeydir: 

[Sünni] Müslümanlar, Peygamber'in bir çocukla evlendiğini gösteren bu hadisi güvenilir kabul ederler; [Sünni] Müslümanlar, Peygamber'in bir örnek olduğuna inanırlar; bu nedenle [Sünnî] Müslümanlar çocuk evliliğinin kabul edilebilir olduğuna inanırlar; bu nedenle, [Sünni] Müslümanlar çocuklarla evlenir.


Kavramsal olarak bile burada bariz bir sorun var ki o da Müslümanların kendilerinin nasıl yorumladığı. Müslümanların hadise göre hareket edip etmeyeceğini ve nasıl davranacağını belirleyecek olan hadisin kendisi ya da sadece hadisin kabulü değildir. 

Bu nedenle, bu hadis tarafından motive edilen Müslüman çocuk evliliğinin gerçek nedeni (hatta gerçekleştiği ölçüde), hadisin kendisi değil (ya da sadece hadisin kabulü) değil, hadisin Müslüman yorumlarındaki karşılığı olmalıdır. 

Ne de olsa metnin mecaz mı yoksa literal mi yorumlandığını hadis dışında bir şey açıklamak zorunda kalacaktır; ve eğer ikincisi ise, o zaman bunun Peygamber'e mi yoksa onun dönemine mi özel bir durum mu yoksa tüm insanlar ve tüm zamanlar için genel bir standart mı olduğu; ve eğer ikincisiyse, o zaman Âişe'nin o sırada gerçekten bir çocuk olup olmadığı soruları gündeme gelecektir.


Müslümanlar tarafından bu hadise yönelik şimdiye kadar karşılaştığım en sık cevap, Âişe'nin o yaşta çocuk olmadığı, ergenlik çağında olduğu veya başka bir şekilde fiziksel olarak genç/erken yaşta olgunlaştığıdır. 6 

Gerçekten de, şaşırtıcı bir şekilde, bu sadece Müslüman savunucuların modern bir uydurması değildir: Âişe'nin ergenlik çağında olduğu veya fiziksel olarak gelişmiş olduğu fikri, benim klasik İslami ilimlerde karşılaştığım hadisin en yaygın yorumudur. Örneğin:

İranlı tarihçi ve fakih Muhammed b. Cerir et-Taberî (ö. 310/923), "Âişe -evlendiği gün- ergenlik öncesi bir kızdı (saḡirah), cinsel ilişkiye uygun olmayan (lâ taṣluhu lil-cimâ)." 7 Buradaki imâ, Jonathan Brown'un da belirttiği gibi, Âişe'nin evliliğini tamamlamasının dokuz yaşında ergenliğe ulaşana kadar ertelendiğidir. 8

Bağdatlı hadis âlimi ve fakih Ahmed b. Hanbel (ö. 241/855), buluğ çağına ermemiş (lem tekun balat) kız babasından başkası tarafından evlendirilemez; ancak, böyle bir kız dokuz yaşına geldiğinde, artık yetki devredebilir ve bu tür konularda kendisine danışılması gerekir -hepsi de Âişe hadisine dayanarak. 9

Aynı şekilde, bir koca, ergenlik öncesi bir kıza (saḡīrah) nafaka sağlamamalıdır, çünkü onunla evliliği henüz tamamlanamaz; ancak dokuz yaşına geldiğinde evlilik tamamlanabilir ve bundan böyle nafaka zorunlu hale gelir -yine tüm bu hükümler Âişe hadisi referans alınarak verilmiştir. 10

Kecia Ali'nin de belirttiği gibi İbn Hanbel bu nedenle, Âişe'nin dokuz yaşında ergenliğe ulaştığını ve evliliğin tamamlanmasının ön koşulunun bu olduğunu ima ediyor gibi görünmektedir, çünkü bu hadisi tekrar tekrar dokuz yaşın ergenliğin ve evliliğin tamamlanması için uygunluğun başlangıcını işaret ettiği fikriyle ilişkilendirmektedir. 11

Hadis alimi Süleyman b. Ahmed el-Taberânî (ö. 360/971): Âişe'nin kendisine göre (ya da daha doğrusu, bu ifadeleri onun ağzına koyan raviye göre), "Resulullah (s) benimle (daha o kadar gençken) evlendi ki, Mekke'de yağmurda oynardım ve sahip olduğum şey erkeklerin arzuladığı bir şey değildi. (ve mâ indî mâ yarḡabu fîhi er-ricâl )— ben altı yaşındayken." 12

Dolaylı olarak, Âişe, evlilik dokuz yaşındayken tamamlanana kadar erkeklerin arzu ettiği şeye (yani fiziksel olarak gelişmiş bir bedene) sahip değildi.

Hanefî fıkıh geleneğinde, Maveraünnehir'deki bir dizi Hanefî otoriteye bakalım: 

Muhammed b. Ahmed es-Serahsî (ö. 483/1090):

Onunla erginliğe eriştikten sonra (et-Tâhir anna-hu banâ bihâ ba‘de al-bulūḡ ) onunla evliliği tamamladığı açıktır. 13


Burhaneddin Mahmud b. Ahmed (ö. 616/1219):

Onunla erginlik çağına eriştikten sonra ( et-Tâhir hanna-hu baná bi-hā ba'de al-bulūḡ ) onunla evliliği tamamladığı açıktır. 14


Son olarak, Tâc eş-Şerîa Mahmud b. Sadr (ö. 673/1274-1275):

Âişe'den nakledildiğine göre dokuz yılın başında (raʾs) buluğ çağına (belat) eriştiği ve dokuz yaşına geldiğinde Resulullah'ın onunla evlendiği nakledilmektedir. Bilinmektedir ki, Allah'ın Elçisi'nin (s) nikahı ancak çocuk yapma ve neslin devamı ( ma'lūm hanne el-binâ min Resulullâh lā yekûnu illâ lil-t-tevālud ve'l-tenasul) için olabilir. Bu da ancak ergenlikten sonra ( wa-lā yataḥaqqaqâni illā ba'da el-bulūḡ ); dolayısıyla onun ergenliği bununla biliniyordu ( fe-ulima bi-zâlika bulûḡuhâ ). 15


Tabii ki, bazı istisnalar var:

Hicaz-Mısırlı hukukçu Muhammed b. ʾİdrîs el-Şâfiî (ö. 204/820):

iki şart ( el-halân ), ki bu ikisi arasında nikâh ( nikâh ) ve nikah ( ed-duḵûl ) vardı, [d. [hâlâ] küçükken ( saḡirah ). 16


Horasanlı hadis âlimi Muhammed b. İsmâîl el-Buhârî (ö. 256/870), Âişe hadisi konuya örnek teşkil etmektedir: "ve hayız olmayanlar" ( wa-allāʾī lam tahiḍna ) [Kur'ân 65:4]; Boşanma sonrası bekleme sürelerini (iddet) ergenlikten önce (kablel-bulûğ ) [tamamlanmış evliliklerde] üç ay olarak belirler ." 17

Bununla birlikte, Şâfiî ve Buhârî, bu konuda azınlıkta görünmektedir, en azından incelediğim klasik fıkıh ilminde: Daha yaygın olan görüş, Âişe'nin, söz konusu hadiste evliliğini tamamlaması durumunda olduğu yönündedir. Âişe artık çocuk değildi.

Başka bir deyişle, İslamofobik tez tamamen yanlıştır: Âişe'nin evlilik yaşı hadisi (veya hadisin Müslümanlarca referans alınması) aslında (geçmiş veya şimdiki) bazı Müslümanların neden erken yaşta evlilik yaptıklarını açıklamaz. 

Bu konu Kur'an'da da yoktur. Söz konusu hadislerin kabulü çocuk yaşta evliliklerin nedeni değildir. Burada değinilen temel nokta, Dimitri Gutas'ın kısa ama mükemmel makalesi "İslam ve Bilim"de ifade ettiği noktadan farklı değildir: 18 

Nadia El-Cheikh, "Ötekini Kendine Ulaşmak İçin Tanımlamak" adlı makalesinde, "kadınların yaşamlarının tarihsel gerçekliği, davranışları ve statüleri hakkında çıkarım yapmanın yaygın bir yanılgısına ve kadıların rolünün gerçek algısı işaret eder." 

Aynı mülahazalar, nasslar temelinde (yani Kur'ân, Hadis, Fıkıh temelinde) 19 özellikle de Hadis ve Fıkıh'ta şiddetle mahkûm edilen ve yine de modernite öncesi Müslüman toplumlarda her yerde açıkça gelişen eşcinsellik ve homoerotizm için de geçerlidir. 20

Olduğu gibi, çocuk yaşta evliliklerin nedenleri hakkında gerçek araştırmalar var, bu yüzden bu konuda spekülasyona gerek yok. Uluslararası Kadın Sağlığı Koalisyonu'na göre, "Çocuk yaşta evlilik dünyanın her bölgesinde oluyor ve kültürler, dinler ve etnik kökenler arasında uygulanıyor." 21

Rachel Vogelstein'ın (Dış İlişkiler Konseyi Kadın ve Dış Politika programı direktörü) gözlemlediği gibi, yüksek çocuk evlilik oranları, genel olarak Müslümanları bırakın, İslam hukukunu uygulayan Müslüman ülkelerle bile bağdaşmıyor. 22

Uluslararası Kadın Araştırmaları Merkezi tarafından 2007'de yapılan bir araştırmaya göre, "ülkeler arasında hiçbir dini bağlantı çocuk yaşta evlilikle ilişkilendirilmedi", öyle ki, "ülkeler arasında belirli bir dini hedeflemek erken evliliği ele almanın etkili bir yolu değil." 23

Bunun yerine (Vogelstein'ın belirttiği gibi), "çocuk yaşta evlilik oranlarının yüksek olduğu ülkelerde sabit olan şey, belirli bir inanca bağlılık değil, daha çok yoksulluk ve kızlar için sınırlı eğitim fırsatları gibi faktörlerdir." 24 

Kısacası, Müslüman olarak Müslümanların çocuk evliliği yapma olasılığı başka herhangi bir dinin mensuplarından daha fazla değildir. 


Elbette bu, çocuk yaşta evliliğe karışan veya buna göz yuman bazı Müslümanların, eylemlerini veya konumlarını rasyonelleştirmek için İslam'a veya evlilik yaşı hadislerine başvurmadıkları anlamına gelmez. 

Ancak rasyonelleştirme bir sebep değildir ve bazı Müslümanların bu hadise başvurabilmesi, yukarıda ana hatları verilen karşı argümanla tamamen tutarlıdır: Hadis (ya da salt kabulü) hala açıklayıcı değildir. 

Daha derin çevresel faktörler (yoksulluk, kadınların eğitimsizliği vb.), çocuk yaşta evliliğe yönelik daha geniş toplumsal tutumu belirlemeye devam edecek ve bu da, çoğu insanın kendi metinlerini ve geleneklerini nasıl yorumladığını tahmin edilebilir şekilde değiştirecektir. 


Elbette, amaç kalpleri ve zihinleri değiştirmekse İslamofobik argümanlarla uğraşmak bir hatadır, çünkü Müslümanlara karşı bu tür bir düşmanlık daha derin ve mantıklı bir şeyden (güvensizlik, kızgınlık ve yabancı düşmanlığı) kaynaklanmaktadır:

Popüler İslamofobik iddiaları reddetmek o yüzden pek bir şey değiştirmez. İslamofobiklerin tutum ve eğilimleri, söz konusu iddialar sadece birer bahane veya rasyonalizasyon olduğundan basitçe söylemek gerekirse, çoğu İslamofobik gerçeklere ve mantığa karşı bağışıktır…

Ama belki de bu tür çürütmelerin hepsi boşa gitmedi: 2014'te lisans derecemin sonuna doğru İslamofobi ile yüzleştim ve onu reddettim. 

İlk görünüşte sözde dini nedenlerle motive edilmiş olsalar bile insanlara çektirilen acılar ve ölüm, örneğin Batı tarafından Müslüman coğrafyalara yönelik kâr ve güvenlik amaçlı işgaller, bombalamalar, insansız hava araçları saldırıları, ölüm mangalarından kaynaklanan akıl almaz kıyımları o toplumlarda bir hiçliğe dönüşür.

Darbeler, Batı bağımlı diktatörlükler, yaptırımlar, ekonomik tekelleşme ve her yıl ABD, Birleşik Krallık ve diğer laik ülkeler tarafından küresel olarak uygulanan yerel endüstrilerin yıkımı bu hiçlik psikolojisini besler. 25


İkinci durumda, eğer çocuk evlilikleri gerçekten yoksulluktan ve kadınların eğitime erişiminin olmamasından kaynaklanıyorsa ve örneğin yalnızca rasyonalize ediliyor veya dini olarak ifade ediliyorsa, zaman kaybetmek yerine yoksulluğu ortadan kaldırmaya ve kadınların eğitime erişimini iyileştirmeye odaklanılmalıdır.

Din gibi belirleyici olmayan bir faktöre saldırmak gereksizdir. (Bu açıdan, benim kişisel dönüşümüm, daha geniş bir halk hareketi olarak Yeni Ateizm'in çöküşünün habercisiydi ve görünüşe göre 2016 Amerikan başkanlık seçimlerinin ardından ilgisizliğe dönüştü.)

Bununla birlikte, İslamofobim ve Yeni Ateizmin zihnimdeki çöküşü, Batı emperyalizminin genel dünya görüşümde zaten iç gözlem ve şüphe uyandıran temel gerçeklerine maruz kaldıktan kısa bir süre sonra geldi.

Dolayısıyla, bu tür çürütmelerin gerçek değeri, en azından benim bakış açıma göre, İslamofobinin kurbanlarına ve karşıtlarına, ya da başka bir deyişle, İslamofobiklere karşı kışkırtmak yerine kaynak ve cephane sağlamaktır.

 

 

1.  Hişâm b. Urve'nin anlatımındaki versiyon. bkz. Yûsuf b. AbdurRahmān al-Mizzī (ed. Baššār 'Awwād Ma'rūf), Tehzibu'l-Kemal fi Esmâʾul-Ricāl, cilt. 11 (Beyrut, Lübnan: Muʾassasat al-Risālah, 1992), s. 11–11. 473-474, 484-485, 495, 499, 501, 509, 550, 559, 560, 585,595, 604; Arent J. Wensinck, A Handbook of Early Muhammadan Tradition (Leiden, Hollanda: EJ Brill, 1927), 13, col. 2; Baššār 'Awwad Ma'rūf ve diğerleri , el-Musnad al-Cāmi', cilt. 19 (Beyrut, Lübnan: Dar al-Jīl, 1993), s. 788-790, Gautier VE Juynboll, Kanonik Hadis Ansiklopedisi (Leiden, Hollanda: Koninklijke Brill NV, 2007), 75, col. 1.

2.  Muhammed b. İsmā'īl al-Buhārī, Sahih , cilt. 3 (Vaduz, Liechtenstein: Thesaurus Islamicus Foundation, 2000), s. 1076

3.  Genel olarak, bkz. Doug Saunders, The Myth of the Muslim Tide: Do Immigrants Thratean the West? (New York, ABD: Vintage Books, 2012). İslamofobiyi, Daniel Guerin (çev. Frances Merr, Mason Merr, Dan Stewart ve Francoise Collet), Facism and Big Business'ta (en aşırı durumlarda da olsa) açıklanan türden orta sınıf güvensizlik ve kızgınlıkla daha geniş bir şekilde ilişkilendirirdim. , 2. İngilizce baskı. (New York, ABD: Pathfinder Press, 1973), ch. 2 ve Elliott Leyton, Hunting Humans: The Rise of Modern Multiple Murderer (Toronto, Kanada: McLelland ve Stewart, 1986).

4.  Yasir Qadhi'nin Batılı Müslümanları İslam'ı terk etmeye iten şüpheler ve tartışmalara ilişkin en önemli örneğinin tam da bu olması oldukça manidardır; "Müslümanlar İslam'ı neden terk ediyor?" konulu konuşmasına bakın. (29 Ağustos 2014, Detroit): https://www.youtube.com/watch?v=APVCAxF4C8Q 

5.  Yani, İslam'ın insanları harekete geçiren bir tür Platonik varlık olduğu veya Şeytan'ın bir şekilde işin içinde olduğu.

6.  Örn, Asadullah Ali el-Endülüsi, Âişe'nin Yaşını Anlamak: Disiplinlerarası Bir Yaklaşım', Yaqeen Enstitüsü (2 nd /Ekim/2018): https://yaqeeninstitute.org/asadullah/understanding-aishas-age-an- disiplinlerarası-yaklaşım .

7.  Muhammed b. Cerir al-Taberī (ed. Michael J. de Goeje ve Pieter de Jong tarafından gözden geçirildi), The Annals of the Scriptures of Abu Djafar Mohammed ibn Djarir at-Tabari, Cilt 4 (Leiden, Hollanda: EJ Brill, 1890), s. . 1767.

8.  Jonathan AC Brown, Muhammed: Çok Kısa Bir Giriş (Oxford, İngiltere: Oxford University Press, 2011), 78.

9.  Abdullah b. ʾAhmed b. Hanbel (ed. Zuhayr al-Šāwīš), Masāʾil al-ʾImām ʾAḥmad Riwāyat Ibnati-hi 'Abd Allāh (Beyrut, Lübnan: al-Maktab al-ʾIslāmiyy, 1981), s. 324, #1194.

10.  Aynı eser , s. 325, #1195.

11.  Kecia Ali, Erken İslam'da Evlilik ve Kölelik (Cambridge, ABD: Harvard University Press, 2010), 208, n. 21.

12.  Süleyman b. Ahmed al-Tabarani (ed. Hamdi 'Abd al-Majīd al-Selefi), al-Mu'jam al-Kabīr , cilt. 23 (Kahire, Mısır: Maktabat Ibn Teymiyyah, b.), s. 118-120, #153.

13.  Muhammed b. ʾAḥmad al-Saraḵsī, al-Mabsūt , cilt. 3 (Beyrut, Lübnan: Dar al-Ma'rifah, 1989), s. 149.

14.  Burhaneddin Mahmud b. ʾAḥmad al-Buḵārī (ed. Na‘īm ʾAḥmad), al-Muhīṭ al-Burhāniyy fī al-Fiqh al-Nu‘māniyy , cilt. 1 (Riyad, Suudi Arabistan: Maktabat al-Rušd, 2004), s. 395, #833.

15.  Bedireddin Muhammed b. ʾAḥmad al-ʿAynī (ed. ʾAyman Ṣāliḥ Ša‘bān), al-Bināyah Šarḥ al-Hidāyah , cilt. 11 (Beyrut, Lübnan: Dār al-Kutub al-'Ilmyyah, 2000), s. 111.

16.  Muhammed b. ʾIdrīs al-Şāfiī (ed. Rif'at Fawzī 'Abd al-Muṭṭalib), Kitāb al-ʾUmm , cilt. 8 (Mansurah, Mısır: Dār al-Wafāʾ, 2001), s. 365, #3224. Ayrıca bkz. Ali, Evlilik ve Kölelik , 208, n. 21.

17.  Buḵārī, Sahīḥ , III, s. 1076.

18.  Dimitri Gutas, "İslam ve Bilim: Sorunun Yanlış Bir Açıklaması", İslam ve Bilim , Cilt 1, Sayı 2 (2003), 215-220.

19.  Nadia M. El-Cheikh, "Diğerini Kendine Getirmek İçin Tanımlamak: Arap Kaynaklarında Bizans Kadınları (8.-11. Yüzyıllar)", Journal of the Economic and Social History of the Orient , Cilt 40, Sayı 2 ( 1997), 239.

20.  Bu konudaki tartışmalar ve örnekleri pratikte sonsuzdur, ancak bazı genel ifadeler için bkz. John Boswell, Hıristiyanlık, Sosyal Hoşgörü ve Eşcinsellik: Batı Avrupa'da Gay People from the Start of the Start of the Christian Era to ondördüncü Yüzyıl (Chicago, ABD) : University of Chicago Press, 2015), 194-195; Elyse Semerdjian, 'İslam', Jeffrey S. Siker (ed.), Homosexuality and Religion: An Encyclopedia (Westport, ABD: Greenwood Press, 2007), 131; Daniel Eisenberg, 'Introduction', David W. Foster (ed.), İspanyol Writers on Gay and Lesbian Themes: A Bio-Critical Sourcebook (Westport, ABD: Greenwood Press, 1999), 4.

21.  'Çocuk Evliliği Üzerine Gerçekler', Uluslararası Kadın Sağlığı Koalisyonu , çevrimiçi olarak erişilebilir: https://iwhc.org/resources/facts-child-marriage/ .

22.  Rachel Vogelstein , 'Çocuk yaşta evlilik ve din', Dış İlişkiler Konseyi (2 /Ocak/2014): https://www.cfr.org/blog/child-marriage-and-religion-0 [aracılığıyla erişilebilir The Wayback Machine]: "Çocuk yaşta evliliklerin yaygınlığı, yasal sistemlerine dini doktrini dahil eden ülkeler arasında bile büyük farklılıklar gösteriyor. Örneğin, Libya ve Cezayir gibi şeriat kanunlarını bütünleştiren bazı Müslüman çoğunluklu ülkelerde, nispeten düşük çocuk evlilik oranları var. Yemen gibi şeriat yasasını uygulayan diğer ülkelerde bu uygulama çok yaygın."

23.  Saranga Jain & Kathleen Kurz, 'New Insights on Prevention On Prevention Child Mariage: A Global Analysis of Factors and Programs', Uluslararası Kadın Araştırmaları Merkezi (Nisan/2007), çevrimiçi olarak erişilebilir: http://lastradainternational.org/lsidocs /icrw_child_marriage_0607.pdf (sayfa 25). Genel olarak din , çocuk evlilikleriyle genel olarak "ilişkili" bir "faktördür" ( age , 21), ancak zayıftır: "Faktörler, önem sırasına göre şunlardı: (1) kızların eğitimi, (2) yaş farkı , (3) bölge, (4) zenginlik, (5) din, (6) eşin eğitimi (orta ve üstü) ve (7) çok eşlilik." Bunlardan birincisi, önem bakımından geri kalanından çok daha ağır basar ( ibid ., 22).

24.  Vogelstein, 'Çocuk yaşta evlilik ve din'.

25.  Genel olarak, Noam Chomsky'nin çalışmalarına bakınız, örneğin Deterring Democracy (New York, ABD: Verso Books, 1991) ve On Western Terrorism: From Hiroshima to Drone Warfare (Pluto Press, 2017). Ve elbette birçok durumda birincisi (örneğin İslami militanlık) aslında ikincisinin (yani Batı emperyalizmi) bir uzantısıdır; bkz. Robert Dreyfuss, Devil's Game: How the United States Helped Unleash Fundamentalist Islam (New York, ABD: Metropolitan Books, 2005) ve Mark Curtis, Secret Affairs: Britain's Collusion with Radical Islam , yeni güncellenmiş ed. (Londra, Birleşik Krallık: Serpent's Tail, 2018).

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU