Palestine Action’a destek yürüyüşüne neden katıldım?

Hükümetin terör örgütü listesine alıp yasakladığı Palestine Action, İsrail'in Gazze'deki suçlarını ve Birleşik Krallık'ın bu suçları mümkün kılan rolünü ifşa ettiği için cezalandırılıyor; muhalefetimizin susturulmasına izin veremeyiz

Palestine Action'a destek için düzenlenen protestoda, deneyimli aktivist Bianca Jagger'ın tuttuğu pankartta şunları yazıyor: "Birleşik Krallık hükümeti, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesini açıkça ihlal etmektedir" (AFP)

Geçen cumartesi (9 Ağustos), Parlamento Meydanı'nda Birleşik Krallık (BK) hükümetinden ifade özgürlüğü hakkımızı savunmasını ve İsrail hükümetinin Gazze'de Filistin halkına karşı işlediği soykırımı kınamasını talep ettim.

Dünya çapında soykırım, savaş suçları, insanlığa karşı suçlar ve etnik temizliği kınayan bir insan hakları savunucusu, anne, büyükanne ve büyük büyükanne olarak, Filistin halkının maruz kaldığı soykırım ve çektiği içler acısı açlık karşısında sessiz kalamam.

Taşıdığım pankartta şu ifadeler yer alıyordu:

BK hükümeti, 'Herkesin ifade özgürlüğü hakkı vardır. Bu hak, kamu otoritelerinin müdahalesi ve sınırlar olmaksızın fikir sahibi olma, bilgi ve fikirleri alma ve aktarma özgürlüğünü de içerir' diyen Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesini açıkça ihlal etmektedir.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, "Bu durum [Palestine Action'ın yasaklanması] BK'nin uluslararası insan hakları hukuku kapsamındaki yükümlülükleriyle çelişen, bu haklara yönelik kabul edilemez bir kısıtlama teşkil ediyor" dedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Terörle mücadele yasası kapsamında Palestine Action'ı yasaklı örgüt ilan eden karar 5 Temmuz'da yürürlüğe girdiğinden bu yana, Gazze'deki soykırım hakkında duydukları dehşet ve öfkeyle barışçıl pankartlar taşıyan yüzlerce kişi tutuklandı.

Palestine Action'ın yasaklandığı gün, 83 yaşındaki rahip Sue Parfitt'in tutuklandığını televizyonda görünce şoke oldum. Rahip Parfitt, Parlamento Meydanı'nda bir gösteriye katılmış, yasaklı eylem grubuna desteğini belirten bir pankart tutarak diğer protestocularla birlikte kamp sandalyesinde oturmuştu.

Rahip Parfitt, polis tarafından götürülürken yasağı "tamamen saçmalık" diye nitelemiş, bunun "ülke halkının özgürlüğünü yitirmesini" simgelediğini sözlerine eklemişti.

Bazılarının evleri polis tarafından basıldı. Tutuklananların hiçbiri kamuya herhangi bir tehdit oluşturmuyor gibiydi.

Türk ayrıca, BK'nin terörle mücadele yasasının "terörizmin ciddiyetini ve etkisini, bunların oluşturduğu net sınırların ötesine çıkarmak ve halihazırda yasalarca suç sayılan diğer davranışları da kapsayacak şekilde genişletmek amacıyla kötüye kullandığını" söyledi ve şunları ekledi:

Bu karar, koruma altındaki ifade özgürlüğü ve diğer davranışlarla terör eylemlerini bir tutuyor; bu da birçok kişinin bu hakları yasal olarak kullanması üzerinde daha da caydırıcı bir etki yaratabilir.

Uluslararası Af Örgütü, dün (8 Ağustos) Londra Metropoliten Polis Teşkilatı Müdürü Sör Mark Rowley'e bir mektup göndererek protestocuları tutuklamanın uluslararası hukuku ihlal edeceğini belirtti:

Barışçıl eylemcileri 'Soykırıma karşıyım, Palestine Action'ı destekliyorum' dedikleri için tutuklamak, BK'nin ifade özgürlüğü ve barışçıl toplanma haklarını korumaya yönelik uluslararası yükümlülüklerinin ihlali anlamına gelir.

9 Ağustos'taki protestoda yapılacak diğer tutuklamalar uluslararası insan hakları hukukunun ihlali demek olur. Bu nedenle memurlarınıza BK'nin uluslararası yükümlülüklerine uymaları ve bu tür protestolara karşı ölçülü davranmaları; sadece soykırıma karşı olduklarını belirtip Palestine Action'a destek pankartları taşıdıkları gerekçesiyle protestocuları tutuklamamaları talimatını vermenizi talep ediyoruz.

Dünyada İnsan Hakları ve Demokrasi  İçin Avrupalı Avukatlar Birliği'nin çok sayıda hukuk savunucusu grubun desteğiyle yakın zamanda hazırladığı raporda da şu ifadeler kullanıldı:

Kanıtlar, BK ve İsrail orduları arasında aktif ve sürekli bir işbirliği olduğunu gösteriyor. BK ordusunun, Aralık 2023'ten bu yana Gazze semalarında 500'den fazla gözetleme uçuşu gerçekleştirdiğine ve ateşkes dönemi de dahil İsrail'le istihbarat paylaştığına dair haberler endişe yaratıyor.

 


Daha dün (8 Ağustos), Kraliyet Hava Kuvvetleri'nin (RAF) İsrail'e verdiği desteğin devam ettiğine dair yeni kanıtlar ortaya çıktı:

Britanya, elde edilen istihbaratın nasıl kullanıldığına ve İsrail ordusuyla nasıl paylaşıldığına dair soruların giderek arttığı bir dönemde, ABD'li bir şirketin desteğiyle Gazze üzerinde neredeyse her gün gözetleme uçuşları yapmaya devam ediyor.

Uçuş takip uzmanlarına göre, RAF Shadow uçakları Hamas'ın esir aldığı rehineleri bulmak amacıyla Aralık 2023'ten bu yana Kıbrıs'taki Ağrotur hava üssünden havalanıp Filistin toprakları üzerinde 600'den fazla uçuş gerçekleştirdi.

Palestine Action, Britanya hükümetinin suçlarını ortaya çıkardığı ve uluslararası hukuku savunmak amacıyla harekete geçtiği için cezalandırılıyor. İsrail'in Gazze'de işlediği korkunç insanlık suçlarına göz yumamayız. Soykırıma karşı çıkmak, insan haklarını ve ifade özgürlüğünü savunmak için Parlamento Meydanı'ndaki gösteriye katıldım.

Bianca Jagger İnsan Hakları Vakfı'nın kurucusu ve başkanı Bianca Jagger, aynı zamanda Avrupa Konseyi iyi niyet elçisi ve Uluslararası Af Örgütü'nün ABD Şubesi İdari Direktörlüğü'nün liderlik konseyi üyesidir.
 

independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Yasin Sofuoğlu

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

DAHA FAZLA HABER OKU