İran'da kadınlar bir isyanın fitilini mi ateşliyor?

Seda Ünsalan Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: AFP

İran sokakları, "Ülkede muhalefetin sesi olabilecek kadın bir lider ortaya çıkar mı" sorusunun cevabını arıyor.

Mahsa Amini'nin ölümü ile başlayan İran'daki protesto gösterileri, kısa süre içinde toplumsal bir isyana dönüştü.

Daha önce benzin zammı, finans kurumlarının iflası ve Ukrayna uçağının düşürülmesi krizlerinde de halk sokaklara dökülmüştü.

Ancak Amini'nin ölüm nedeninin bir insan hakları meselesi olması hükümeti savunma yapma konusunda zora soktu ve ikna edici bir açıklama yapmaktan uzak kaldılar.

İsyan dalgasında bazı unsurlar ön plana çıktı: Kadın, insanca yaşama hakkı, özgürlük ya da diğer bir deyimle 'Jin, Jiyan, Azadi'.

Daha önceki olaylardan farklı olarak sokaktan "İslam Cumhuriyeti'ne Hayır" veya "Diktatöre Ölüm" gibi sloganlar daha yüksek sesle duyulmaya başlandı.

Yurt dışında yaşayan İranlılar da Elçilik binaları önünde protestolar düzenleyerek içerideki isyana destek oldular ve uluslararası alanda İran'a karşı kamuoyu oluşturma çabasına giriştiler.
 

afp.jpg
Fotoğraf: AFP

 

"Peki, bu ayaklanma kendi devrimini gerçekleştirebilir mi?" sorusu en merak edilen soru. 

İran'da muhalif halkın eylemlerini örgütleyip sokaktan yeni bir devrim çıkarabilecek bir lider şu an için görünmüyor.

İngiltere'de yaşayan Şehzade Rıza Pehlevi'nin halka yönelik "Sokaklar sizindir, sokakları elinizden bırakmayın" yönündeki çağrıları bir nebze sokağa yansımış olsa da halkın öfkesini kanalize edebileceği bir merkezden yoksun olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Sokaklarda yakılan ateş İran halkının sesini bir devrime taşıyamayabilir ama kadınların ön planda olduğu protestolarda, aydınlığa çıkmak için kendini ilk yakacakların kadınlar olduğu açıkça görüldü. 

Gösteriler sırasında kadınların dayatmalara tepki göstermek için isyan ateşini başörtüleriyle büyüttükleri görüntüler tüm sosyal medyada geniş bir yankı buldu.

Yine sosyal medyada dünyanın çeşitli ülkelerinden kadınlar ve erkekler saçlarını keserek İran'daki isyana ses verdiler.

Tüm bunların yanında İbrahim Reisi ölümlere neden olan ve 'kargaşa' olarak nitelendirdiği protestolarda kamu güvenliğini tehdit eden göstericilerle kararlı şekilde mücadele edileceğini dile getirdi.

Olaylarla birlikte üniversiteler tatil edilirken, tespit edilen bazı öğrencilerin evlerine baskın düzenlenerek evlerinden alındıkları yönünde de bilgiler var.

Olaylarda 50'nin üzerinde kişi yaşamını yitirdi.
 

aa.jpg
Fotoğraf: AA

 

Hükumetin bu tavrı neye tekabül ediyor ya da isyanın bu kadar uzun süreceğini öngörüyorlar mıydı?

Neredeyse birçoğunun 70 yaş ve üzeri şahsiyetlerden oluştuğu İran İslam Cumhuriyeti yönetimi ve konuyu fıkhi kaidelere, helal-haram noktasına indirgeyen 80 yaş üstü din adamları, Z kuşağının özgürlük ve adalet arayışını algılayamıyor.

Yönetim ve Z kuşağı arasındaki makas oldukça açık.

Hükumetin mevcut baskı ve orantısız güç kullanımı yeni nesil İran gençlerini yıldırmak için yetersiz kalıyor. 


İran devrimlerinin öncüleri kadınlar

İran toplumu anaerkil özelliği ile öne çıkan bir toplumdur.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

40 yıl önceki devrim fotoğraflarına bakıldığında fotoğraflarda en önde kadınların olduğu açıkça görülür.

40 yıl önce devrimde öncü rol oynayan kadınlar bugün gelinen noktada devrime karşı devrim için yine isyan ateşini ilk yakanlar oldu.

Peki, bu isyan bayrağını zirveye taşıyabilecekler mi?

1979'da özgürlük ve devrimin sembolü olan hicab günümüz İran'ında baskının, dayatmanın ve yasakların en somut öğesi olarak öne çıkıyor. 

Yaşanılan olaylar bir lidere ihtiyaç duyulduğu gerçeğini baskın bir şekilde hissettiriyor.

Olaylar bir devrimi gerçekleştiremeyebilir ancak içeriden güçlü bir kadın liderin doğumuna yol açacak gibi görünüyor…

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU