Gençlerimiz hayal dahi kuramaz oldu

İsmail Çetin Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: Twitter

Gençlerimiz hayallerine kavuşmak, hayatlarını şekillendirmek için köprü rolü üstlenen üniversitelere kayıt yaptırmaya başlıyor. 

Lise öğrenimi ile beraber yarış atı gibi üniversite sınavına hazırlanmak zorunda bırakılan yarınlarımızın geleceğini belli bir dakika ile kısıtlayan bu sistem, ülkemiz önündeki en büyük engeller içinde başrol oynuyor.

Bu engeli aşmanın tek ve pozitif yolun üniversite sınavını kaldırıp gençlerimizin işlerini kolaylaştırmak olduğunun altını çizerim.

Yaşama hakkını doğuştan kazanan her ferdin yaşamsal durumunu kolay iken yetkiyi ve gücü eline alan kişiler tarafından zorlaştırılması hayatı akstan en büyük etkendir.

Sistem olarak zora sokulan ne varsa basite indirgeyerek kolaylaştırmak gerektiğini düşünüyorum.

Buradan hareketle duruluğu ve netliği yakalayarak sonucu olmayan; yani matematiği vermeyen felsefenin bize hiçbir faydası olmadığı gerçeğini görmemiz ve ona göre sistemleri devreye koymamız gerekir.

Nefes almanın bile paralı olduğu, eziyete dönüştürülen adımların durdurularak, yeni ve hayatın akışını basit ve kolay kılacak adımlara ihtiyacımız olduğu farkına varmamız ve hayat standartlarımızı kaliteli hale getirmek kaçınılmaz bir vaziyet almıştır.

Buradan hareketle; yarın öğrencilerimiz kayıt için birer üniversitenin kapısını aşındıracak ve eğitim alması gereken genç ile ailesi eziyetin merkezinde kendini bulacak.

En fazla öğrenciyi İstanbul misafir edecek. İstanbul şartlarında Anadolu'dan gelecek gençler nasıl işin içinden çıkacak anlam vermek mümkün değil.

Üniversite okumak için yollara düşecek öğrencinin evinden çıktığından itibaren, okumanın bedeli olan kalemleri alt alta yazıp toplayacak olursak, galiba gelişmiş bir hesap makinesi kullanmak zorunda kalırız.

Okul ücreti bir tarafa kiralar aldı başını gitti. Hayat pahalılığı da cabası. Bu genç kardeşimizin ve ailelerinin iki ayağı dar bir pabuca sokulmaktadır.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Ay'a gitmekten bahsederken, aya gidecek bilim insanlarını yetiştiren sistemi kolaylaştırmak, yarın meslek erbabı olacak olan bu gençlerimizin de alttan gelen nesillerin işlerini kolaylaştırarak dünya arenasını yaşanabilir bir hale getirecekleri gerçeği aşikârdır. 

Bir yerden başlayarak gençlerimize sahip çıkarsak inanın yarın onlar bize kat kat sahip çıkacaklardır.

Eğitimde bu sistemle devam etmemiz halinde meslek erbapları yerine tüccar kafalı meslek erbaplarını elimizle yetiştirmiş olacağız. 

Her meslek erbabı parayı mesleğinin önüne koyacağından "fırsatçılar ülkesi" durumuna düşüp kısa bir dönem sonra yaşanılmaz bir ülke durumuna gelmemiz kaçınılmaz bir hal alacaktır.

60'lı, 70'li yıllarda üniversite mezunu kişiyi zifiri karanlıkta çıranın ışığında ararken Allah'a şükür üniversite mezunu kişi sayımız çok arttı.

Her kişinin üniversite mezunu olması Atatürk'ün muasır medeniyet seviyesine ulaşmamızı daha da kolaylaştıracaktır.

Aslında her üniversiteyi kazanan öğrenciyi kendi ilindeki, ilçesindeki üniversiteye yerleştirelim ki masraflar bari düşsün mantığını devreye koymamız veliler ve öğrenciler için büyük rahatlık olacağının altını çizerim.

Sözün özü; gençlerimizin hayallerine saygı duyarak eğitim haklarını ücretsiz teslim etmek zorundayız.

"Baba Devlet" olmanın altın kuralı da budur. 

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU