Döviz rezervleri suyunu çekerken Lübnan'ı sert ve endişe verici bir kış bekliyor

En yoksul olanların nasıl yemek yiyebileceğini ve ısınabileceğini anlamak zor

Lübnanlı bir kadın, Trablusşam'daki evinde boş buzdolabına bakıyor (AFP)

Bizler hızla sonbahara doğru ilerlerken Lübnan genelinde aileler birçok kişinin aç kalacağı ve ısınmak için mücadele vereceği akıl almaz derecede kasvetli bir kışa hazırlanıyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Finansal çöküş, kontrolsüz Kovid-19 salgını, modern tarihin en büyük nükleer olmayan patlamalarından biri ve mezhepsel şiddetle harap olan bu minik Akdeniz ülkesi, bu seneyi zar zor geçirdi. Ülkenin yarısından fazlası şu anda yoksulluk sınırının altında yaşıyor ve bu oran yükseliyor. Beyrut'ta birçok kişi hâlâ evlerinin bombalanmış iskeletlerinde yaşıyor.

Ne var ki her şeyi daha da zorlaştıracak yeni bir felaket ufukta görünüyor: Sübvansiyon kesintileri.

Uzmanlara göre bu olduğunda elektrik, internet ve yakıtın yanı sıra gıda ve birçok ilacın fiyatı 4 veya 5 katına çıkacak.

Bu durum, dolarda bir sıçrama yaratacak, yerel para birimine daha da değer kaybettirecek, muhtemelen hiper enflasyonu tetikleyecek ama kesinlikle maliyetleri daha da artıracak.

En yoksul olanların nasıl yemek yiyebileceğini ve ısınabileceğini anlamak zor.

Sorun, Lübnan'ın döviz rezervlerinin endişe verici bir hızla erimesi: Nisandan bu yana 2 milyar dolar (yaklaşık 15,4 milyar TL) kaybeden merkez bankasının 18 milyar dolardan (yaklaşık 139 milyar TL) daha az parası olduğuna inanılıyor.

Lübnan, onlarca yıl süren kötü yönetim ve yolsuzluğun ülkeyi içine sürüklediği benzeri görülmemiş bir mali krizin pençesinde.

Bu, yerel para biriminin yüzde 70'den fazla değer kaybetmesine neden oldu. Aynı zamanda ülke yakıt, buğday, ilaç, gıda gibi temel ihtiyaçların yanı sıra elektrik ve internet gibi hizmetlerin ithalatını desteklemek için yabancı varlıklarını kullanmak zorunda kaldı.

Ağustosta ülkenin merkez bankası başkanı, rezervlerin 17,5 milyar dolara (yaklaşık 135 milyar TL) düşmesi durumunda hükümetin yasa gereği sübvansiyonlara ödenek vermeyi durdurması gerekeceği konusunda uyarmıştı.

Lübnan aynı hızla seyrederse yıl sonundan önce tam da kış vurduğunda o noktaya ulaşabilir.

Lübnan'da döviz uzmanı olan Ömer Tamo, sübvansiyonların kesilmesi durumunda korkunç bir tablo çiziyor.

Hesaplamalarına göre düşük gelirli evler için aylık elektrik faturası 425 bin Lübnan Lirasına (LL) ya da resmi döviz kuru üzerinden yaklaşık 280 dolara (yaklaşık 2 bin 100 TL) fırlayacak, yani asgari ücretlilerin aylık maaşının yarısından fazlası olacak.

İnternet ve temel cep telefonu faturaları aşağı yukarı aynı paraya mal olacak.

Standart bir somun ekmeğin fiyatı 7 dolardan (yaklaşık 54 TL) daha fazla olacak. Bir paket Panadol (parasetamol) neredeyse 13 dolara (yaklaşık 100 TL) mal olacak. Bu durum tavuk, sığır eti ve yağ gibi birçok ithal gıdayı, tıbbi malzeme ve hizmetleri etkileyecek: Tamo'ya göre tek bir MRI taraması asgari ücretlilerin üç aylık maaşına eşit olacak.

Bir yabancı olarak, dövize erişimim olduğu için bunların çoğundan korunuyorum. Fakat Tamo yaklaşan felaketi vurgulamak için benim aylık faturalarımı hesapladı: İnternet faturam 850 bin LL'ye veya resmi döviz kuru üzerinden 560 dolara (yaklaşık 4 bin 300 TL) yükselirken Lübnan'ın düzensiz elektrik arzındaki büyük boşlukları dolduran aylık jeneratör harcamalarım 1,27 milyon LL'ye, yani 850 dolara (yaklaşık 6 bin 500 TL) çıkacak.
 


Bu rakamlar şu anda yaklaşık olarak 1 dolar karşısında 8 bin 500 LL düzeyindeki liranın karaborsa değerinin aynı seviyede kalmasına bağlı, fakat döviz talebi arttıkça öyle olmayacak. Tamo, doların resmi olarak hâlâ 1.500 LL'de sabitlenmiş olmasına rağmen Lübnan para biriminin dolar karşısında 17 bin 500'e kadar düşebileceğini tahmin ediyor. Bu durumda internet faturam 1,75 milyon LL veya resmi döviz kuruyla ayda 1.166 dolar (yaklaşık 9 bin TL) gibi şaşırtıcı bir tutara kadar çıkabilir.

Tamo "Sonuç olarak, aileler kışla baş edemeyecek. Soğuk olacak; yakıta ve elektriğe ihtiyaçları olacak ama bunların maliyeti 4 veya 5 kat artacak. Tabii eğer yakıt bulabilirlerse ya da elektrik varsa” diye konuştu.

“Daha sübvansiyonlar darbe almadan yakıt kıtlığıyla karşı karşıyayız. Bu sırada (Lübnan'ın elektrik hizmetleri şirketine) yakıt ithal etmek için 1 milyar dolar (yaklaşık 7.7 milyar TL) gerekiyor. Bu parayı nereden bulacaklar?" diye ekledi.

Hükümet en yoksul olanlar için bir tür güvenlik ağı olarak bir "kupon" sistemi öne sürdü fakat bu planla ilgili çok az bilgi var ve bu şu anda pek olası görünmüyor.

Uluslararası toplumun binlerce insanı öldüren ve yaralayan, başkentte tahmini 10 milyar dolarlık (yaklaşık 77 milyar TL) hasara neden olan 4 Ağustos patlamasından sonra milyonlarca dolar yardım sözü vermesine rağmen, bu mali desteğin sağlanması çok ihtiyaç duyulan ama gerçekleşmeyen reformlara bağlı.

Bunun yerine, ülke siyasi bir çıkmazda sıkışmış durumda.

Ağustos patlaması sonrasında kabinenin tamamı istifa etti. Yeni bir başbakan seçildi ama o da yemin bile etmeden istifa etti. Siyasi partiler yeni bir hükümet üzerinde anlaşamıyor gibi görünüyor.

Çapraz ateşte kalansa halk ve onların da felaketi durduracak gücü yok.

Tamo ümitsizce “Geçen her ayda daha fazla döviz rezervi kaybediyoruz; kayıpların telafi edilmesi daha da zorlaşıyor" dedi.

Derhal reformlara ihtiyacımız var. Yarın değil: Şimdi. Neyi bekliyorlar?

 


 

independent.co.uk/independentpremium

Independent Türkçe için çeviren: Noyan Öztürk

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU