Hindistan'ın Doğuya Hareket politikası Moğolistan'ı Orta Asya'da önemli bir demokratik ve stratejik ortak olarak tanımlıyor.
Burada Moğolistan'ın iki yakın ve güçlü komşusu Rusya ve Çin'in ötesinde güçlü bağlar kurmayı hedefleyen Üçüncü Komşu politikası ile bir sinerji söz konusu.
İki ülke arasındaki bu politika sinerjisi her iki taraf için de somut stratejik avantajlar doğuruyor.
Delhi için Moğolistan nadir toprak elementleri gibi stratejik kaynaklara potansiyel erişim sunuyor ve bölgesel dengeye katkıda bulunuyorken Moğolistan için Hindistan ise teknolojik olarak gelişmiş demokratik bir alternatif sunarak Moğol ulusal egemenliğini güçlendiriyor ve herhangi bir güce aşırı bağımlılığı azaltmak için kıymetli bir denge unsuru anlamına geliyor.
Moğolistan bölgesel girişimlerine destek veren Hindistan'ın BM Güvenlik Konseyi'nde kalıcı bir üyelik başvurusunu güçlü bir şekilde destekleyenler arasında.
İki ülke bu yıl diplomatik ilişkilerinin 70'inci yılını 10 yıllık stratejik ortaklıklarını genişleterek taçlandırdı.
2015 yılında Hindistan Başbakanı Narendra Modi'nin Moğolistan'a yaptığı ziyaret sırasında ikili ilişkiler stratejik ortaklığa yükseltilmişti.
Bu ziyarette Modi, Moğol ulusal bayram gününde Moğolistan'ın Büyük Hural Devlet Meclisi'ne hitap eden ilk yabancı liderdi.
İlişkileri stratejik ortaklığa yükselten bu ziyaret aynı zamanda özellikle Moğolistan'a altyapı desteği için 1 milyar dolarlık bir kredi limitinin açılmasını ve savunma, ticaret ve kültür alanlarını kapsayan 14 anlaşmanın imzalanmasını sağlamıştı.
10 yıl sonra Moğolistan Cumhurbaşkanı Khurelsukh Ukhnaa'nın 14 Ekim Salı günü Yeni Delhi'ye yaptığı ziyaret ile iki ülke bu ilişkiyi daha da ileriye taşımak, ruhani kardeşler (Budizm ile birbirine bağlı) ve stratejik ortaklar (jeopolitik öngörü ile birleşmiş) olarak ikili kimliklerini güçlendirmek için güçlü bir adım attı.
İki lider Hindistan ve Moğolistan arasındaki ortak uygarlık ve kültürel bağları simgeleyen bir posta pulu çıkardı.
Hindistan hareketliliği ve kültürel alışverişi artırmak amacı ile Moğolistan vatandaşlarına ücretsiz e-vize imkanı sunacağını ve Moğolistan'dan genç kültür elçilerinin yıllık ziyaretlerine sponsor olacağını duyurdu.
Ayrıca, Moğolistan sınır güvenlik güçleri için yeni bir kapasite geliştirme programı ve başkent UlanBator'daki büyükelçiliğine bir savunma ataşesi atandığını duyurdu.
İkili ortaklığın ekonomik boyutu altyapı projeleri ve stratejik ticaret girişimleri aracılığıyla ivme kazanıyor olsa da bu ivme aynı zamanda Delhi'nin önemli bir ekonomik alternatif olarak rolünü sınırlayan önemli yapısal kısıtlamalar ile gölgeleniyor.
İlişkideki en önemli proje Hindistan'ın en büyük yurtdışı kalkınma ortaklığı olan ve 1,7 milyar dolarlık bir Hint kredisi ile desteklenen Moğol Petrol Rafinerisi.
Ev sahibi ülkenin enerji güvenliğini güçlendirmeyi amaçlayan projede 2 bin 500'den fazla Hint profesyonel Moğol meslektaşları ile birlikte çalışıyor.
2028 yılında faaliyete geçmesi beklenen tesis yılda 1,5 milyon ton ham petrol işleyerek Moğolistan'ın enerji güvenliğini önemli ölçüde artırmayı ve iç yakıt ihtiyacının yüzde 60'ını karşılamayı hedefliyor.
Bu arada proje stratejik olarak Rus ithalatına olan bağımlılığı azaltmak için hayati önem taşıyor olsa da uzun zaman çizelgesi bağımlılığın öngörülebilir gelecekte de devam edeceği anlamına geliyor.
Ayrıca, Moğolistan'ın 90 bin ton olarak tahmin edilen uranyum rezervleri, nükleer yakıt kaynaklarını çeşitlendirme arayışında olduğu bir dönemde Delhi'nin dikkatini çekiyor.
Moğolistan'ın yakın zamanda Fransa ile 1,6 milyar dolarlık bir uranyum çıkarma anlaşması imzalaması ile birlikte Hindistan da benzer ortaklıklara büyük ilgi göstermeye başladı.
Ancak iki ülke ilişkisinde yapısal engeller söz konusu:
Moğolistan'ın Rusya ve Çin arasında sıkışmış denize kıyısı olmayan coğrafyası, lojistik bir darboğaz oluşturarak ticaret maliyetlerini ve belirsizliği artırıyor ve tüm transit geçişler ya istikrarlı ama uzun bir rota olan Rusya'dan ya da daha hızlı ama Hindistan-Çin jeopolitik gerilimlerine duyarlı bir rota anlamına gelen Çin'den geçmek zorunda.
Söz konusu yapısal handikap aynı zamanda Hindistan'ın Moğolistan için önemli bir ekonomik denge unsuru olma kabiliyetini de kısıtlıyor.
Ticaret verileri çarpıcı bir gerçeklik: Hindistan ile 110 milyon dolarlık geçen yılki dış ticaret hacmi, Çin ile 19 milyar dolarlık dış ticareti ile karşılaştırıldığında son derece mütevazı.
Tavan Tolgoi kok kömürü ve diğer Moğol rezervlerinin Hindistan'a ihraç edilmesi ile ilgili görüşmeler olumlu bir adım olsa da ölçek ve lojistik gibi temel yapısal sorunları henüz çözmüyor.
Ancak genel anlamda 70. yıl dönümünü simgeleyen 2025 yılı iki ülke iş birliğine yeni bir ivme kazandırdı ve kritik sektörlerde somut ilerlemeler görüldü.
Haziran ayında Hindistan Savunma Sekreteri Rajesh Kumar Singh, UlanBator'da 17. Nomadic Elephant Tatbikatına ortak ev sahipliği yaptı ve Moğolistan Ulusal Savunma Üniversitesi'nde bir siber güvenlik eğitim merkezi açarak ortak terörle mücadele çabalarını ve dijital dayanıklılığı destekledi.
2004 yılında başlatılan yıllık Nomadic Elephant ortak tatbikatında örneklenen askeri iş birliği, engebeli arazilerde birlikte çalışabilirliği ve karşı koyma becerilerini geliştirmeye odaklanıyor.
Delhi'nin ayrıca Moğolistan'ın Khaan Quest Çok Uluslu Barışı Koruma Tatbikatı'na katılımı bu koordinasyonu ikili kapsamın ötesine taşıyor.
Ayrıca, siber güvenlik araçları ve bozkır koşullarına uygun arazi araçları gibi özel ekipmanlar sağlayarak Moğolistan'ın savunma modernizasyonunu aktif olarak destekliyor ancak Delhi'nin hala büyük ölçekli, üst düzey savunma ekipmanlarını sağlama kapasitesi sınırlı.
Moğolistan'ın Tavan Tolgoi kok kömürü ve diğer kritik mineral rezervlerinin uzun vadeli tedarikini güvence altına almak için JSW Steel ve SAIL gibi Hint çelik devleri ile görüşmelerin sürüyor olması önemli bir çaba.
Ki bu çaba, sevkiyatların Rusya veya Çin üzerinden gerçekleştirilmesinin getirdiği önemli lojistik zorluklara karşın devam ediyor.
Hindistan dünyanın ikinci büyük ham çelik üreticisi ve kok kömürü ihtiyacının yüzde 85'ini ithalat yoluyla karşılıyor.
Ve bu da yıllık yaklaşık 70 milyon tonluk kok kömürü ithalatı anlamına geliyor.
Dengesiz hava koşulları nedeni ile özellikle son 2 yıldır bu ithalatın yarısından fazlasını karşılayan Avustralya'dan gelen kok kömürü tedarikinin olumsuz etkilenmesi Hint çelik fabrikalarını kok kömürü temin etmek için diğer ülkelere yönlendirdi.
Hindistan bu arada Çin'den gelen tedariklere olan bağımlılığını azaltmak için de Rusya üzerinden düzenli olarak Moğolistan kok kömürü ithal etmenin yollarını araştırmaya başlamıştı.
Denize kıyısı olmayan ancak kaynak açısından zengin Moğolistan'ın, hızlı ekonomik büyüme ve artan altyapı harcamalarının yönlendirdiği güçlü çelik talebi yaşayan Hindistan'a nispeten daha düşük fiyatlarla üstün kalitede kok kömürü sunabileceği öngörülüyor ve Moğol kömürünün Avustralya'dan gelen kömüre göre ton başına ortalama 50 dolar daha ucuz olduğu dikkate alınıyor.
Ortaklığın daha da üst düzeye taşındığı son seyahat, dijital ekonomi, yenilenebilir enerji (Moğolistan'ın güneş enerjisi potansiyelinin Hindistan'ın teknolojik inovasyonu ile birleştirilmesi) ve kritik mineraller alanlarında önemli anlaşma iradesini de beraberinde getirdi.
Hindistan'ın UlanBator'da yerleşik bir savunma ataşesi görevlendirme ve Moğolistan sınır güvenlik güçleri için yeni kapasite geliştirme programları başlatma kararı artan stratejik uyumu yansıtmakla beraber, Nomadic Elephant ve Khaan Quest gibi ortak tatbikatlar ile pratik askeri iş birliğini ortaya koyan ikili ilişkide Hindistan ayrıca Moğolistan ile önemli bir siber güvenlik girişimi de üstlenmiş oldu.
Bu arada, Moğol Cumhurbaşkanı'nın Delhi ziyareti sırasında duyurulan Moğol vatandaşlarına ücretsiz e-vize, değişim programları ve anma pulları gibi kültürel girişimler de ortaklığın sürdürülebilir yanını güçlü halklar arası bağlantılar ile destekleme anlayışını yansıtıyor.
Sonuç olarak öngörülen süreçte ortaklığın genişleyeceği önemli sektörleri üç kategoride resmetmek mümkün:
Hindistan'ın teknoloji sektörleri için kritik kaynakların (nadir toprak elementleri, bakır vb.) güvence altına alınması, Moğolistan'ın tarım sektörünü canlandırmak için tarım teknolojisi modernizasyonu ve Paylaşılan manevi mirası güçlendiren yüksek değerli "Budist çevresi" eko-turizmi.
Geleneksel şamanizm ile bütünleşmiş Tibet Budizmi'ni uygulayan Moğollar için Gautama Buddha'nın aydınlanmaya ulaştığı Hindistan kutsal bir statüye sahip.
Yükselen Himalayalar tarafından ayrılmış ancak kadim Budist bağlar ile birleşmiş iki ülke arasında ortak Budist mirası, özellikle Tibet Budizmi, yani iki ülke bağlarının manevi boyutu çoğu diplomatik ilişkiden daha derin.
Delhi şu anda 400'den fazla Moğol rahibine 14 Hint manastırında eğitim veriyor.
Hindistan ayrıca gelecek yıl Buddha'nın baş müritleri Sariputra ve Maudgalyayana'nın kutsal emanetlerini Moğolistan'a göndereceğini duyurdu ki bu iki ülke bağlarının manevi boyutunu örnekliyor.
2022'de Kapilavastu emanetlerinin sergilenmesinin ardından gelen bu emanetler manevi kardeşleri birbirine bağlayan uygarlık sürekliliğinin sembolleri olarak dini eserlerden daha fazlasını temsil ediyor.
Hindistan'ın Moğolistan'daki Gandan Manastırı'nda Sanskrit öğretimini geliştirme ve bir milyon antik el yazmasının dijitalleştirilmesini destekleme taahhüdü, kültürel iş birliğinin derinliğini daha da ortaya koyuyor.
Bu kültürel ortaklığa özel bir stratejik ağırlık katan ayrıca Dalai Lama boyutu söz konusu.
Şu sıralar 14. Dalai Lama'nın 90'ıncı yaşına erişmesi ile halefiyet konusu önem kazanıyor.
Bu ihtimal reenkarnasyon süreçleri üzerinde devlet kontrolü öngören 2007 tarihli düzenlemeleri ile bu kutsal gelenek üzerindeki etkisini koruma çabası gösteren Çin'i kaygılandırıyor olsa da Moğolistan bir sonraki Dalai Lama'nın doğum yeri olabilir.
Bu tür kültürel yumuşak güçler genellikle ekonomik anlaşmalardan veya askeri paktlardan daha kalıcı oluyor.
Ancak manevi bağların ötesinde stratejik ortaklığın hakkını verebilmesi için iki ülkenin Moğolistan'ın ilk petrol rafinerisini en hızlı ve somut bir biçimde ete kemiğe büründürmesi ve ayrıca Çin ve Rusya'ya kıyasla marjinal ekonomik ölçek sorunlarını gerçekçi bir şekilde ele alması gerekiyor.
*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish