Ve sonunda ABD Başkanı Donald Trump Savunma Bakanlığı'nın adını Savaş Bakanlığı olarak çeviren kararnameyi imzaladı ve Pete Hegseth'in ofisinin kapısına bu isimli levha asıldı.
26 Ağustos'ta yayımlanan "Savaş Bakanlığı" isimli makalemde bunun ne anlama geldiğini açıklamıştım. Buradaki hususları tekrar etmeyeceğim.
Burada sizlere, Polemoloji, Savaş Bilimi'nin kitabını yazan biri olarak bir harp prensibinden söz edeceğim.
Bu prensip “inisiyatif” olacak.
İnisiyatifin en basit anlamı girişimdir. Savaş prensibi olarak ifade edildiğinde bu ipleri elden bırakmamak gibi çok bilinen bir anlama gelir.
Eğer savaş başlatmak gerekirse, siz başlatırsınız.
Eğer saldırmak gerekiyorsa, siz saldırırsınız.
Ama en sonuna kadar, ipleri elden bırakmamak adına planlı ve ani, fırsatçı ve hedefini bulan hamleler yaparsınız.
Düşmana sürekli baskı kurarsınız.
En önce kılıcı veya tabancayı siz çeker, ateşlersiniz.
Sonra da inisiyatifi elden bırakmazsınız.
İnisiyatifi elde tutmak demek, seyrin nasıl olacağının belirleyicisi olmak anlamına gelir.
Savaş, savaşın temposu, savaşın hedeflerinin önceliği, hatta barışa gidilecek ise nasıl bir barış olması istendiği hakkında süreç yönetimi inisiyatifin hamleleri ile belirlenir.
İnisiyatif, aslında savunmanın, bunun gereği olarak yapılacakların temel prensibidir.
Önce benim dediğim dedik, manasına gelir.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Savunma başka bir mesaj verir; kapsayıcıdır, barışı, ama benim istediğim barışı, demokrasiyi, insan haklarını ve evrensel değerleri açıklar.
Savunma diyerek bir ülkenin bakanlığı veya genelkurmayı ipleri asla elden bırakmaz.
Asker veya stratejist, inisiyatifi asla karşı tarafa vermek istemez.
İnisiyatif karşı tarafta ise daha çok uğraşırsınız.
Bu daha fazla maliyettir, hatta süreyi bile yönetemezsiniz.
Zaman sizin istediğiniz gibi akmaz, rakibin istediği gibi aka,r ki bu kabul edilemez.
Benzer şekilde, asker veya stratejist, inisiyatifi karşı tarafa kaptırdı ise savaşın cephesini, coğrafyasını, muharebe alanlarını da kaptırır.
Bu neredeyse yenilgiye mahkûm olmak demektir.
Demek ki inisiyatif, sadece girişimde bulunmak değil, bir asker için savaşı kazanmanın hemen hemen değişmez temel prensibini elde tutmak demektir.
Ne oldu bu ABD'ye veya Cumhuriyetçi Trump'a ve dikkate almakta güçlük çektiğim Savunma Bakanı'na da bakanlığın adını değiştirdi?
Dünya savaşlarında rol almış Amerikalılar savaş prensiplerini kendi kurmay akademilerinde okutan iyi bir askeri kültüre sahipler.
West Point bu tür askeri-akademik alanlarda dünyada söz sahibi olan yerlerden birisi.
Peki ne oluyor da inisiyatif gibi bir prensip ve savunma gibi evrensel değerleri üzerinde taşıyan kavram varken, böyle mesaj içerikli, popülist bir kavrama sarılıyorlar?
Politika böyle bir şey!..
Bir örnek vereyim, Türkçeye, Stratejik Savunma Girişimi olarak çevirdiğimiz Strategic Defense Initiative (SDI) projesini duymuşsunuzdur.
(ABD Başkanı Ronald Reagan zamanında ileri sürülmüş idi.)
Burada hem savunma hem inisiyatif yan yana ve hatta strateji içinde yerleştirilmiş güçlü bir ifade görülmektedir.
Doğru ve etkili bir kullanımdır. Rakibe şu mesajı veriyor:
Elimde stratejik seviyede projem var, uzayda bile karşındayım, nükleer silahlarını yok edeceğim, amacım savunma ancak inisiyatif bende olacak!
Bu tür terimler bilinçlice ifade edilir.
Eğer bugün Trump yönetimi dünyaya “savaşa hazırız” veya “savaşa hazır olun” mesajı vermek istiyor ise ABD halkı ve müttefikleri (NATO) bu konuyu bir daha gözden geçirmelidir.
Eğer savaş gerekirse inisiyatif diye bilinen bir prensiple yapılacaklar var ve ABD'de operasyon (harekât) ve stratejik planlar zaten bu şekilde hazırlanmaktadır, taktik uygulamalar buna göre icra edilmektedir.
Talimnamelerde bunlar yazılıdır.
Şubat 2022'de başlayan ve halen devam eden bir savaş var, Rusya ve Ukrayna arasında.
Rusya buna savaş başladıktan bir ay sonra “özel operasyon” dedi, ama daha geçen hafta bir konuşmasında Devlet Başkanı Vladimir Putin “savaş” terimini kullandı.
Bu devam eden bir savaş halinde Trump'ı da ilgilendiriyor, NATO ülkelerini de ve dünyadaki diğer ülkeleri de.
Ama sorun şu, Trump, Ocak 2025'te Beyaz Saray'a taşındı, savaşın inisiyatifini kendi elleriyle Putin'e verdi.
ABD, Ukrayna'daki bu savaşı, Rusya'ya yıprattırmak ve güç kaybettirmek şekilde, “Temassız Savaş” uygulaması ile desteklemekteydi.
Önceki Başkan Joe Biden zamanında bütün kurgu buna dayanmaktaydı.
ABD'li yetkililer “bir Amerikalı asker kaybetmeden Rusya'ya karşı galip geliyoruz” diyorlardı.
Son olarak Alaska'daki Trump ve Putin zirvesini (veya barış görüşmelerini) hatırlayın, Putin üstün bir görüntü vermekteydi ve bu üstünlüğü ona Trump kendi elleriyle armağan etmişti.
İşte inisiyatifin uygulamasına bir örnek daha.
Merak ediyorum doğrusu, ABD bu bakanlık ismi değişikliğinin altını nelerle dolduracak?
Acaba ABD Venezuela'yı mı işgal edecek? Olmadık yerlerde operasyonlar mı gerçekleştirilecek.
"Savaş Bakanlığı" başlıklı makalem içinde Trump'ın doktrinini de yazdım, bakabilirsiniz.
Bugün yine karşımıza bu doktrinden kısa ifadeler ortaya çıktı; “güç kullanarak barışı sağlamak” konusundan söz ediliyor.
İyi de inisiyatif prensibi zaten bunun için var!
Trump'ın doktrini ortadan kalkmış olmuyor ki.
Bitireyim, işte politika yapmak böyle bir şey!
*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish