ABD Başkanı Donald Trump bugünlerde "savunma" bakanlığı yerine, "savaş" bakanlığı demenin daha iyi olacağından söz ediyor.

Belki kısa bir süre sonra ABD'de "Savaş Bakanlığı" ismi kullanılacak.

Demokratik ülkelerin otoriter yönetimlere karşı savunduğu düşünce, eğer konu askeri konular olacak ise, ancak "savunma" perspektifiyle açıklanır.

Ancak, demokratik ülkeler eğer demokrasi, insan hakları, adalet gibi ulvi amaçlar için, asıl saldırgan taraf olmadan, bir savaşa girdi ise işte o vakit savaş ifadesi kullanılır.

Örneğin, II. Dünya Savaşı'nda İngiltere'de Savaş Bakanlığı vardı.

Saldırgan Hitler Almanyası'na karşı demokrasi adına İngiltere, Kıta Avrupası'ndaki savaşa dahil oldu.

Amaç Nazilerin yayılmasını durdurmaktı.

Savunma ifadesi stratejiktir.

Bu bir duruştur, göstergedir!

Saldırgan, işgalci, totoliter zihniyettekiler için verilen mesaj; "savaşa hazırız, ancak barış istiyoruz, bunun için caydırıcı güce sahibiz, güçlüyüz, bilinçliyiz" şeklindedir.

Zalimce eylemlere karşı insanlığın ilerlemesi adına lüzum görülen tavır, savunma ifadesiyle vücut bulur.

Savaşta mıyız?

Trump bunu mu ima etti?

Yoksa Trump yönetimi bilinenlerin ötesinde bir politik sürece mi girdi?

Tartışılması gereken husus bu merkezdedir.

Eğer ABD bir tür savaşta olduğunu veya olacağını değerlendirdi ise bu sadece onları değil dünyayı ilgilendirir.

Veya Trump yönetimi Çin, Rusya, İran, Kuzey Kore gibi otoriter rejimlerin yaklaşımlarını sebep gösterip bir strateji mi belirledi?

"Trump Doktrini" konusunu yazdım.

Doktrin şöyle:

Güç kullanarak barışı tesis etmek, bunun için önce Amerika'yı Yeniden Büyük Yapmak (MAGA), bunun devamında ABD rehberliğiyle dünyada barışı sağlamak.

Bu doktrin "güç kullanarak barış tesis etmek" diyor.

Bu "savaş" ve "Savaş Bakanlığı" ifadelerine mi karşılık geliyor?

Eğer böyleyse durum oldukça karmaşık.

Bu karmaşıklık ciddi tartışılması gereken yeni bir durum.

*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.