Gazze krizi BM sisteminin iflasını gözler önüne seriyor

Birleşmiş Milletler nihayet Gazze'de insan kaynaklı kıtlık ilanında bulundu ama bunu baştan önleyememesi ve halihazırda açlıktan ölenlere anlamlı bir yardım sunamaması, küresel düzenin kalbindeki iflası açığa vuruyor

ABD hariç tüm BM Güvenlik Konseyi üyeleri, Gazze'deki kıtlığın "insan kaynaklı bir kriz" olduğunu onayladı (Reuters)

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi geçen çarşamba (27 Ağustos) bir araya geldiğinde olağanüstü bir an yaşandı. ABD dışındaki tüm üyeler, Gazze'deki kıtlığı insan eliyle yaratılmış bir felaket olarak tanıdı. Bu nadir birlik gösterisinde 15 konsey üyesinden 14'ü; acil ve koşulsuz ateşkes, tüm İsrailli rehinelerin serbest bırakılması ve insani yardım üzerindeki kısıtlamalarının kaldırılması çağrısında da bulundu.

Aslında bu gelişme, tarihsel bir dönüm noktası olabilirdi. Ancak küresel sistemimizin ne kadar arızalı olduğunu gösteren, acı verici, bir başka hatırlatıcı oldu: Dünyanın en yüksek barış ve güvenlik organı tek bir ağızdan konuşsa bile güçsüz kalıyor çünkü bir ülke, müttefikini hesap vermekten koruyabiliyor.

Gazze neredeyse iki yıldır bazı tarihçilerin ve hukuk uzmanlarının "soykırım boyutunda" diye tanımladığı bir ölçekte yıkıma maruz kalıyor. Aileler tamamen yok edildi, hastaneler bombalandı, çocuklar açlıktan öldü. Ve bu durum, dünya farkındalıktan veya yasal araçlardan yoksun olduğu için değil, ahlakın her zaman iktidara tabi kılındığı bir uluslararası sistem tasarımından dolayı devam ediyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Veto hakkına sahip 5 daimi üyesiyle Güvenlik Konseyi, II. Dünya Savaşı sonrası dünya düzeninin günümüz gerçekliğini artık yansıtmayan bir kalıntısıdır. İnsanlığın kolektif çıkarlarına değil, galiplerin menfaatlerine hizmet etmek üzere kurulmuştur. Ve böylece zulümler meydana geldiğinde, yasa açık olduğunda ve acılar inkar edilemez bir hal aldığında, Konsey, tek bir başkentin siyasi hesaplarıyla hâlâ susturulabiliyor.

Bu felç durumunun ilk örneği Gazze değil ama belki de en açığı ve en vahşisi. Uluslararası hukuk açlığın bir silah olarak kullanılmasını yasaklasa da Konsey bu yasağı uygulayamaz. Uluslararası hukuk sivillerin ve hastanelerin korunmasını talep etse de Konsey bunu güvence altına alamaz.

Dünyanın dört bir yanında milyonlarca kişi yürüdü, hükümetler itiraz etti ve sivil toplum sesini defalarca yükseltti. Güvenlik Konseyi'nde temsil edilen hemen hemen her devlet durumun aciliyetini anlıyor. Ancak yine de felç hali sürüyor.

Bu durum acı bir gerçeği açığa vuruyor: Küresel düzen adalete hizmet için değil, güçlülerin çıkarlarını korumak üzere inşa edilmiştir. Eğer ABD, İsrail'in hesap vermesini veto edebiliyorsa Rusya da Suriye veya Ukrayna için hesap verme mecburiyetini veto edebilir ve Çin de aynı şeyi başka yerlerde yapabilir. Zulümler küresel siyaset oyununda bir pazarlık aracına dönüşür ve mazlumlar kendi eylemleriyle değil, onları ezenlerin ittifaklarıyla cezalandırılır.

Artık küçük reformlarla bu durumu düzeltebilecekmişiz gibi davranamayız. Güvenlik Konseyi'nin veto yetkisi sadece bir engel değil, adaletsizliği sürekli kılan bir silahtır. Tek bir ülke uluslararası toplumun iradesini engelleyebildiği sürece güçlülerin suçlarından asla hesap sorulamaz. Küçük değişiklikler yapmaya değil, dünyanın krizlere nasıl tepki verdiğini köklü bir şekilde yeniden düşünmeye ihtiyaç var. İnsanlığı hegemonyanın, uluslararası hukuku siyasi ittifakların üzerine koyan, zulümlerin önlenmesini bir pazarlık kozu olmaktan çıkarıp tartışılmaz bir zorunluluk haline getiren mekanizmalara ihtiyacımız var.

Güvenlik Konseyi'nin Gazze'de acil ateşkes çağrısını memnuniyetle karşılıyoruz ancak iki yıl kadar, on binlerce hayat için çok geç. Tüm bir nesil için çok geç.

Ateşkes için haykıran sadece Gazze değil. Dünyanın geçmişle, başka bir yüzyıla ait ve bu çağda bize ağır bedeller ödeten güç hiyerarşisiyle bir ateşkese varmaya ihtiyacı var. Ancak o zaman başından beri yapılması gerekeni, yani insanlığı savunmayı sağlayacak bir uluslararası sistemi inşa etmeye başlayabiliriz.


independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Eren Umurbilir

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU