Değerli Independent Türkçe okuyucuları,
Yazıma başlarken, 15 Temmuz gibi karanlık bir gecenin bir daha yaşanmaması diliyorum.
Hain darbe girişiminde bulunanların, adalet önünde hesap vermesini ve terörün her türlüsünün Türkiye'de sona ermesini temenni ediyorum.
Bugün sizlerle paylaşmak istediğim asıl konu; dış politikada ekonomik istikrarın önemi.
Türkiye'nin dış politikasında ekonomik iş birliğinin ve özellikle de stratejik ticaret rotalarının önemi belirleyici hale gelmektedir.
Ekonomi ve güvenlik birlikteliği
Türkiye, jeopolitik konumu, genç nüfusu ve üretim potansiyeline rağmen sınırlı enerji kaynaklarına sahip bir ülkedir.
Karadeniz ve Gabar gibi bölgelerdeki yeni enerji keşifleri elbette önemlidir; ancak mevcut ekonomik yapı ve enerji ithalatı bağımlılığı, Türkiye'yi dış politikada ticaret ve yatırımları önceleyen bir stratejiye yöneltmiştir.
Bu durum, yalnızca ekonomik büyüme için değil, aynı zamanda güvenlik ve istikrarın korunması hedeflerinden de kaynaklanmaktadır.
Ticaret Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı'nın strateji belgelerinde açıkça görüldüğü gibi, Türkiye'nin dış politik vizyonu yalnızca siyasi ittifaklara değil, ekonomik çıkarların akılcı yönetimine de dayanmaktadır.
Örneğin, Orta Koridor (Trans-Hazar Doğu-Batı Orta Koridor Girişimi) ve Kalkınma Yolu (Irak-Türkiye bağlantılı ulaşım hattı) gibi projeler yalnızca lojistik değil, aynı zamanda jeopolitik güvenlik kuşaklarını da temsil etmektedir.
Bu karmaşık süreçleri yönetirken, dış politikada, bazı durumlarda, siyasi farklılıklar ile ekonomik iş birliklerinin birbirlerinden akıllıca ayrıştırılması gerekir.
Kompartımentalizasyon: Dengeli ilişkiler stratejisi
Türkiye, dış ilişkilerinde kompartımentalizasyon (konuları ayrıştırarak yürütme) stratejisini başarılı biçimde uygulamaktadır.
Bir ülkeyle siyasi sorun yaşansa bile ekonomik ilişkileri sürdürmeyi başarmaktadır.
- 1980'lerde hem İran hem Irak'la ticaret yapılması,
- Günümüzde hem Rusya hem Ukrayna ile ekonomik ilişkilerin sürdürülmesi,
- Ege ve Doğu Akdeniz'de gerginlik yaşanmasına rağmen Yunanistan ile Trakya'da enerji ve gaz projelerinde iş birliği yapılması
Bu yaklaşım, Türkiye'nin hem diplomatik esneklik hem de ekonomik akılcılık prensiplerini bir arada yürüttüğünün göstergesidir.
Hindistan ile ilişkiler: Boykotlar mı, sağduyu mu?
Türkiye-Hindistan ilişkilerinde, maalesef bazı kesimlerce zaman zaman boykot çağrıları gündeme gelse de bu tür tepkiler her iki ülkenin uzun vadeli çıkarlarını gölgelemektedir.
- Hindistan, 3,5 trilyon doların üzerinde GSYİH ile dünyanın en büyük ekonomilerinden biridir.
- Türkiye ile Hindistan arasındaki ticaret hacmi 2023'te yaklaşık 12 milyar dolar olmuştur. Bunun %80'i Hindistan lehine gerçekleşmiştir (Bilhassa Hindistan'da Boykot çağrısı yapanlar, muhtemelen bunun farkında değiller).
Barçın Yinanç, bu tür boykot çağrılarının duygusal zemine dayandığını, ancak Hindistan gibi devasa bir pazarla ekonomik ilişkilerin rasyonel bir zeminde yönetilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. (Yinanç, B. – T24 Yazıları)
Ayrıca Türkiye'nin Hindistan ve Bangladeş ile ilişkileri, Pakistan'a olan ilişkilerine mâni değil.
Kompartımentalizasyon yaklaşımı, ekonomik iş birliğini gölgelemesine izin verilmeden ilişkilerin sürdürüldüğünü gösteriyor.
Benzer bir yaklaşımı Hindistan devleti de göstermelidir ve Türkiye ilen olan ekonomik iş birliklerini destekleyici açıklamalar yapmalıdır.
Havaalanlarında Çelebi grubuna yönelik haksızlığın da bir an evvel düzeltilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Hem Türkiye hem de Hindistan, karşılıklı ekonomik iş birliklerinin arttırılması sonucu daha kazançlı olacaklardır.
Bilhassa özel sektör kuruluşlarının bu iş birliğini arzu ettikleri izlenimi ağır basmaktadır.
Özel sektörün rolü: Ekonomik diplomasi
Türk özel sektörü artık sadece ürün ihraç etmiyor, aynı zamanda Türkiye'nin dış politika vizyonunun doğrudan taşıyıcısı oluyor.
- İnşaat, ilaç, savunma, tekstil ve enerji gibi sektörlerde Hindistan'daki yatırımlar artmaktadır.
- Türk firmaları, Hindistan'ın büyüyen orta sınıfına hitap eden ürün ve hizmetlerle bu pazarda daha fazla yer edinmektedir.
- Dışişleri Bakanlığı tarafından teşvik edilen ticaret diplomasisi de bu çabaları desteklemektedir.
Sonuç: Güvenlik için ekonomik güç
Bugünün dünyasında güvenlik, sadece askeri caydırıcılıkla değil, ekonomik karşılıklı bağımlılık sayesinde sağlanmaktadır.
Türkiye gibi enerji bağımlılığı yüksek bir ülke için dış ticaret ve yatırımlar birincil güvenlik araçlarından biridir.
- Orta Koridor, Kalkınma Yolu, TANAP, TürkAkım gibi projeler yalnızca ulaşım ve enerji hatları değildir; aynı zamanda bölgesel istikrarın altyapısıdır.
- Türkiye, dış politikasında hem güvenliği hem ekonomiyi birlikte düşünen entegre bir yaklaşım izlemelidir.
Bu nedenle dış politikada duygusal reflekslerden çok, uzun vadeli ekonomik ve jeostratejik çıkarlar yönlendirici olmalıdır.
Barçın Yinanç'ın da vurguladığı üzere, Türkiye'nin çok yönlü dış politikasının temel dayanaklarından biri, ticaret yoluyla istikrarlı bölgesel bağlar kurmaktır.
Bu hususun herkes tarafından iyi anlaşılması gerekmektedir.
Orta Koridor ve Kalkınma Yolu gibi girişimler, sadece birer altyapı projesi değil; aynı zamanda bölgesel güvenlik, ekonomik büyüme ve uluslararası saygınlık araçlarıdır.
Güvenli ticaret yolları, yalnızca Türkiye'nin değil, aynı zamanda Avrasya'nın da istikrarına hizmet eder.
Bu bağlamda, Türk dış politikası güvenlik ile ekonomiyi birbirinden ayrılmaz bir bütün olarak ele almaya devam etmelidir.
Bu tarz stratejik rotalar konusunda zaten IMEC ( India Middle East Europe Corridor) projesinin Türkiye ‘yi bypass etmeye çalıştığı izlenimleri varken, üstüne boykot çağrısı uzun dönemde ekonomik iş birliklerinin oluşturulmasını zorlaştırıyor.
Halbuki bu rotalarda ille ülkeler birbirlerini dışlamadan, özel sektör konsorsiyumlar oluşturabilir.
Bir sonraki yazımda, Hindistan'da düzenlenecek yaklaşan 2026 BRICS Zirvesine ve bu bağlamda hem Hindistan'ın hem de Türkiye'nin beklentilerine değineceğim.
Kaynaklar ve referanslar:
- Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı: https://www.trade.gov.tr
- Hindistan Ülke Profili (PDF): https://www.trade.gov.tr/404.html?aspxerrorpath=/yayinlar/hindistan-ulke-profili
- Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı: https://www.mfa.gov.tr/dis-politikanin-temel-unsurlari.tr.mfa
- Barçın Yinanç – T24: https://t24.com.tr/yazarlar/barcin-yinanc
- Hasan Göğüş – Yetkin Report: https://yetkinreport.com/author/hasan-gogus
*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish