Gece Yarısı Çekici Harekatı

Gürsel Tokmakoğlu Independent Türkçe için yazdı

Uydu görüntüsü, İran'ın İsfahan kentindeki İsfahan Nükleer Teknoloji Merkezi'nin ABD hava saldırıları sonucu vurulmasının ardından yıkılan binaların yakın plan görünümünü gösteriyor / Görsel: Maxar-Reuters

ABD'nin İran'daki Fordow (veya Fordo) nükleer tesisine gerçekleştirdiği ve "Gece Yarısı Çekici" ismini verdiği taarruz hakkında neler söyleyebiliriz?

Burada Natanz ve İsfahan için yapılan taarruzlara yer vermeyeceğim.

Burada Tomahawk'lar kullanılmıştı.

Bu makalemde, hedef istihbaratı, hedef ve silah seçimi, darbe gücü, paket taarruz, taarruz sonu değerlendirmesi, plan hedefi, stratejik hedef, silah sistemi ve modern harekat yöntemleri hakkında teknik bilgiler bulacaksınız.

Fordow'a bakalım.

Evet, uydu resimleri, teknolojisi yüksek ve güçlü GBU-57 MOP mühimmatının seçilmiş hedef noktalarından içeriye nüfuz ettiğini gösteriyor. (MOP, Massive Ordnance Penetrator)
 

(Maxar uydu görüntüsü)
(Maxar uydu görüntüsü)

 

Eğer nokta doğru ve mühimmat içeride doğru girip yeterli derinlikte patladıysa bu vuruş başarılıdır.

Ancak "istenen hasarın" elde edilip edilmediği dış görüntüyle belirlenemez, yeraltı tesisinde ne tür bir tahribatın olduğuna ilişkin raporun alınması gerekir. 

Bunlar hep hedef istihbaratı görevleri ve prosesleri gereğidir.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

İran yetkilileri daha önce bu tesisten, zenginleştirilmiş uranyumu çıkardıklarını iddia ediliyor.

Hatta bu yönde taarruzdan 2 gün öncesine ait olduğu söylenen uydu görüntülerinde, çok sayıda aracın tünel ağızlarında olduğu da vakıa.

Ancak bu da bize tam olarak söylendiği gibi ilgili malzemenin taşındığını göstermez. 

Sonuçta Fordow'un vurulduğu söylenebilir, bu doğru.

İstenen amaç yerine geldi mi, bu daha sonra ortaya çıkarılabilir.

Ama olması gereken şudur: ABD bunu hemen öğrenmenin yolunu bulmak zorundadır, usul bunu gerektirir.

ABD'nin kendi ülke sınırlarının çok uzağındaki stratejik değeri olan hedefe stratejik bir hava taarruzu paketiyle yapması da havacılık yönüyle örnek değerdedir. 

Bu, bir "ağır etkili darbe" şeklidir.

Bu, tam bir "paket taarruz" olmaktadır.

Uçakların görünmeden bir ülkeye girip çıkması önemli bir nüfuz erme (penetration) kabiliyetidir, ikinci nüfuz kabiliyeti de granit kayadan oluşan derinde kurulu bir yeraltı hedefine ilk defa bu cins ve güçteki mühimmatın kullanılmasıdır. 

Uçak ve mühimmat, her ikisi de yüksek teknoloji ürünüdür. Havacılık yönüyle planlama ve icra yüksek değerdedir. Bu taarruzi kabiliyet bir ilktir.

Benim, "4'üncü nesil savaş, 5'inci nesil silah sistemleri" dediğim budur.
 


Peki, gidişat nereye?

"5'inci nesil savaş, 6'ncı nesil silah sistemleri!"

Ama önce mevcudu bilmek şarttır.

Özellikle bir geridekiler bunu bilmelidir.

"ABD, İran'a Vurdu" (22 Haziran) başlıklı makalemde "savaş bilimi" açısından dile getirdiğim sonuçlar var.

Öne çıkarmak istediklerim şöyle yazmıştım:

  • Hava ve deniz gücü ile darbe gücü nedir, anlamalıyız.
  • Günümüz savaş ve sert güç kullanarak bir ülke içindeki plan hedeflerine "yaptırım" nasıl uygulanıyor, bilmeliyiz.
  • Stratejik baskıyı ve önlemleri değerlendirmeliyiz. "Strateji, stratejik güç, stratejik silah sistemi ve stratejik derin vuruş" ne anlama geliyor, düşünmeliyiz.
  • Uluslararası hukuku ve ilişkileri bir kez daha gözden geçirmeliyiz.

Benim teknik değerdeki sonuç ifadelerim bunlardır.

İncelemeye devam edelim.

Trump sosyal medya hesabında paylaştı, "anıtsal hasar" ve "tam isabet" diyor.
 

 

Financial Times'ta (FT) bir değerlendirme vardı.

FT şöyle söylüyordu:

Hasarın kapsamı belirsizliğini koruyor, ancak şüphesiz nükleer zenginleştirme teknolojisine yapılan onlarca yıllık yatırımı geride kalıyor. Bu arada İsrail, bu tesisleri inşa ederek edindikleri bilgi ve uzmanlığı silmeye çalışarak İran'ın önemli nükleer bilim adamlarının çoğunu çoktan öldürdü.

İran'ın son yıllarda zenginleştirdiği binlerce kilo nükleer yakıtı taşıyıp taşımadığı veya saklayıp saklamadığı tam olarak bilinmiyor, bunlar arasında BM'den uluslararası müfettişlerin 31 Mayıs'ta silahlara yakın olduğunu söylediği yaklaşık 400 kilo - yaklaşık yüzde 60 saflık - ve bir atom bombası üretmek için gereken eşik olan yüzde 90'ın üzerine hızla zenginleştirilebilir. (*)


Yine 23 Haziran'da İsrail'in aynı tesise kendi kabiliyetiyle taarruzu oldu.

Bu bir tamamlayıcı taarruz olarak normaldir.

Büyük bir tesis ve çok sayıda seçilmiş vuruş noktası (DMPI) vardır, en kritik ve İsrail'in imkan ve kabiliyeti dışındakileri B-2'ler vurmuştur, müteakiben diğer DMPI'lar vurulmuştur, bu durum hedef istihbaratına bağlı devam da edebilir.

Konumuz buydu ve etraflıca inceledik.

Benim merak ettiğim ise, ABD ve İsrail'in bu savaşın nihai hedefi eğer İran'da "rejimi ve siyasi haritayı" değiştirmek ise ABD'nin ve İsrail'in, buna benzer başka derin ve hassas vuruşları olacak mı?

Çünkü bu konu "bir sert güç yoluyla, ülke dinamiklerini plan hedeflerine doğru yönlendirme" yöntemidir ve haliyle devam ermesi gerekir.

Bu nedenle psikolojik etki, stratejik etki, gibi bakış açılarıyla, ilginç hedef seçimleri ve kuvvet tahsisleri olacaktır.

İşte bu "modern savaş" diyebileceğimiz yoldur.

 

 

(*) https://www.ft.com/content/30bad5a7-9e01-451c-9789-984ad447beba
(Not: FT'de İran'ın zenginleştirdiği uranyum ile ilgili analiz var, ilave olarak bunlara da bakabilirsiniz.)

*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU