Bitkiler, insanın dünyasında hastalıklara şifa olmuş, aşkın, kutlamaların, törenlerin vazgeçilmez sembolü olmuş, sanatta ve edebiyatta farklı medeniyetler tarafından sıkça kullanılmış….
Geçmişten günümüze kadar insanlar, çeşitli sembollere anlamlar yükleyip, o sembolleri, ifade biçimi olarak kullanmışlar.
Farklı medeniyetlerde bitkiler, duyguların ifade edilmesinde önemli bir sembol olmuş.
Çiçekler, farklı toplumlarda, duygu ve düşüncelerin ifade edilmesinde önemli role sahiptir.
Evrensel değer taşıyan çiçekler, her dönemde sanat, edebiyat ve efsanelere birçok konuda ilham kaynağı olmuştur.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
İnsanlar yaşam mücadelelerinde, doğayı çok iyi gözlemlemiş, keşiflerinde çok yaratıcı olmuş ve her zaman doğadan ilham almıştır.
İlk insanlar, hayatta kalabilmek içim mağaralara sığınmış ve mağara duvarlarına resimler yapmıştır.
Sanatta bitki ve hayvan betimlemeleri, sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Bu betimlemelerin ilk örneklerine, mağara dönemi resim sanatında rastlamaktayız.
İnsanların yerleşik yaşama geçmesiyle ve tarımı keşfetmesiyle birlikte, bitkiler birçok toplumda çok değerli görülmüştür.
Bitkiler farklı medeniyetlerde, tanrının insanlığa sunmuş olduğu bir lütuf gibi görüldüğünden, pek çok inanışın merkezinde yer almıştır.
Farklı toplumlar bitkileri, yaşamlarının en önemli tören ve inanışlarının merkezine yerleştirmiştir.
İnsanlar, inanışları doğrultusunda, bitkilere anlamlar yükleyip, hastalıklarla mücadelede, bitkilerden şifa bulmuşlardır.
Antik döneme ait çeşitli kültürlerde, bazı bitkilerden söz edildiği ve bunlara kutsal anlamlar yüklendiği görülmektedir.
İnsanlar, yaşantılarıyla ilgili deneyimleri, gelecek nesillere aktarabilmek için, bitkileri, sembolik bir araç olarak kullanmıştır.
Ardıç:
Dört mevsim yapraklarını dökmeyen, yeşil kalan ardıç, Antik Yunan’da, insanların yaşamında önemli yere sahip bir bitkiydi. Ardıç, Antik Yunan’da baharat ve tütsü maddesi olarak kullanılmıştır. Eski insanlar, kötü ruhlara karşı ardıç tütsüsü kullanırmış. Ardıç türlerinden Juniperus excelsa, Hindistan’ın kuzeybatı sınırında olan Gilgitli Ari kabilelerinin kutsal ağacı kabul edilir ve kabilelerin bereketlendirme törenlerinde, ardıcın tohumları kullanılır (Cömert ve Cömert, 2025).
Çınar:
Gölge veren bir ağaç olan Çınar, Anadolu’da ve Yunanistan’da çok sevilen bir ağaç olmuştur. Çınar ağacı antik çağda, evlilik ve doğurganlıkla ilişkilendirilmiştir. Antik Yunan filozoflarından Sokrates ve Platon, öğrencilerine çınar ağaçlarının gölgesinde ders verirmiş. Türkiye’nin her yerinde yetişen çınar ağaçları, yaşamlarına uzun yıllar devam ederler. Çınar ağacının yaprakları, Anadolu’da, tanrıya yalvarıp yakaran insanların elinin sembolüydü.
Çınar ağacı, Osmanlı Devleti için de sembolik bir öneme sahipti. Asırlık çınarlar, bereketin, bolluğun ve doğurganlığın sembolüdür. Bundan dolayı çınarlara, Anadolu’da ve İran’da, “murat ağacı” olarak saygı gösterilir. Çınar, doğuda, ağaçların şahı olarak kabul edilir. Pers saraylarında ise, hükümdarın soyunu devam ettiren eşini simgelerdi (Cömert ve Cömert, 2025).
Gül:
Gül, tarih boyunca aşkın sembolü ve çiçeklerin kraliçesi olmuştur. Gül’ün tarihte kökeni, çok eskilere dayanmaktadır ve farklı medeniyetlerde farklı anlamlara sahiptir. Pek çok kültürde aşk, sevgi, umut, tutku, inanç ve duygusallığı temsil etmektedir. Antik Yunan ve Roma uygarlıklarında gül, çiçeklerin en güzelidir.
Gül, güzellik ve aşk tanrıçası Aphrodite’nin de, çiçeği kabul edilmiştir. Yunan mitolojisinde Dionysos, gülden çelenklerle temsil edilir. Romalılar, gül suyu ve yağını kullanıp, gül yaprakları serpilmiş sularda banyo yapmışlar. Mısırlılar, dini ayinlerinde gül suyunu kullanmışlardır (Dirikolu ve Çığ, 2023).
Gül bitkisi, kokusu ve güzelliğiyle, sanat dünyasında, edebiyatta ve mitolojide kullanılmıştır. Çiçeklerinin güzelliğinin yanında, güller, uzun zamandır parfüm olarak da kullanılmaktadır. Güller ayrıca, yiyecek ve içecek yapımında da kullanılır (Largo, 2023).
Kekik:
Kekik, Antik çağda, yaşam enerjisi ve yürekliliğin sembolü olmuştur. Eski Yunanlılara göre, aşk ve güzellik tanrıçaları Aphrodite’nin en sevdiği bitkilerden biri kekikti. Bundan dolayı yeni evlenen kişilerin başlarına, aşk ve mutluluğun sembolü olarak kekikten taçlar takılırdı. O dönemde sporcular, müsabakalardan önce bedenlerine kekik yağı sürerlerdi. Aynı zamanda kekik, kötü ruhlara karşı tütsü olarak da tercih edilirmiş (Cömert ve Cömert, 2025).
Ayrıca, zengin insanların kapısının önünde yapılan kekik tütsülenmesi, güç ve asaletin ispatı için yapılırmış. Antik çağ mutfağında önemli yere sahip olan kekikten, incirle birlikte bir tür içki de yapılırmış. Romalı askerler, cesaret kazanmak için, kekikli banyo yaparlarmış (Gezgin, 2022).
Lavanta:
Hoş ve sakinleştirici kokusundan dolayı lavanta, birçok kişi tarafından çok sevilen bir bitkidir. Lavanta, bahçelerden, mutfaklara kadar pek çok farklı alanda kullanılır. Şifalı çiçekli bitkiler arasında yer alan lavanta, tıbbi kullanımıyla da, iyi bilinen bir bitkidir.
İlk çağlardan günümüze kadar, banyolarda sabun ve katkı maddesi olarak kullanılmış. Lavantanın tarihi çok eskilere dayanır. Mısırlılar, Fenikeliler ve Araplar lavantayı parfüm olarak kullanmışlar. Lavantayı, kutsal bir ot olarak kabul eden Yunanlılar, bu bitkiyi, uykusuzluk ve çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanmışlar. Roma Dönemi’nde, lavanta kullanımı çok popüler hale gelmiştir (Largo, 2023).
Nilüfer ve Lotus:
Latince adı Nymphaea olan nilüfer çiçeği, bataklıklarda açan ve daima yapraklarını temiz tutan nadide bir çiçektir. Mitolojide önemli bir sembol olan nilüfer, latince adından da anlaşıldığı gibi, su perilerinin çiçeği olarak bilinir (Gezgin, 2022).
Antik Mısır’da güneşin ve yeniden doğumun simgesi olan nilüferler, firavun mezarlarının vazgeçilmez çiçeklerindendir. Mısır’a hayat veren bereketli Nil Nehri’nin sularında bolca yetişir. Nilüferler, balçıktan çıktığından dolayı, yeniden doğuşun sembolüdür. Efsaneye göre, Eski Mısır, karanlıklar altındadır. İlkbaharda, nilüfer çiçeğinin ortaya çıkmasıyla birlikte, karanlıklar aydınlanır. Her yere, nilüfer çiçeğinin güzel kokusu yayılır. Bu olaydan sonra, nilüfer, Güneş Tanrısı Çiçeği adını alır (Dirikolu ve Çığ, 2023).
Mısır sanatında da, nilüferlere yer verilmiştir. Lotus çiçeği de, Eski Mısır ve İran’daki gibi, Hindistan, Çin ve Japonya’da ilahi olan ve doğumla özdeşleştirilir. Lotus, Bangladeş ve Sri Lanka’nın ulusal çiçeğidir (Cömert ve Cömert, 2025).
Kaynaklar:
Aydın, Berna. (2020). Sanat Dünyasında Bir İfade Aracı Olarak Çiçek İmgesi: Gül. İdil Sanat ve Dil Dergisi, 9(68), 599-615. (https://www.idildergisi.com/makale/pdf/1588155188.pdf)
Boynukalın, Azize Reva. (2020). 16. VE 17. YÜZYIL AVRUPA RESİM SANATINDA ÇİÇEK İMGESİ VE KOKU ALEGORİSİ. Sanat Dergisi, (36), 15-32. (https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1240738)
Cömert, Özgül ve Sinan Cömert (2025), Dünya Mitolojilerinde Bitkiler, Mundi: Istanbul.
Dirikolu, Saadet Merve ve Arzu Çığ (2023), “Çiçeklerin dili ve bazı çiçeklerin mitolojisi.” 4rd INTERNATIONAL CUKUROVA AGRICULTURE AND VETERINARY CONGRESS 27 -28 February 2023, Adana, Türkiye, Bildiriler Kitabı Tam Metin 696 – 708.
Gezgin, Deniz (2022), Bitki Mitosları, Pinhan (4.basım 2022): Istanbul.
Largo, Micael (2023), Bitkilerin Gizli Dünyası, (Çevirmen: Seda Özdemir, 5.baskı 2023): Istanbul.
Mütevellioğlu, Begüm (2023). "Günümüz sanatında botanik kullanımı." Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Sanatta Yeterlilik Eser Metni, Istanbul. (https://acikerisim.msgsu.edu.tr/xmlui/handle/20.500.14124/5608).
Özçalık, Mahire. (2017). Lotus Çiçeğinin Farkli Kültürlerdeki Önemi Ve Peyzaj Tasariminda Kullaniminin İrdelenmesi. Uluslararası Uygur Araştırmaları Dergisi, (10), 22-28. (https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/432010).
Yavuz Azeri, Nevin. (2024). Resim Geleneğinden Güncel Sanat Pratiklerine Çiçeklerin Serüveni. Korkut Ata Türkiyat Araştırmaları Dergisi, (15), 1261-1275. (https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/3666988).
*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish