Independent Türkçe için 27 Aralık Çarşamba güü Rus basınında yer alan haberleri derledik:
Gazze savaşının 82. gününde Rus basını yaşananları nasıl görüyor?
TASS:
Küba Devlet Başkanı, Gazze'deki eylemleri nedeniyle İsrail'i "terörist devlet" olarak nitelendirdi
Miguel Diaz-Canel, İsrail güçlerinin eylemlerini "tüm insanlığın aşağılanması" olarak nitelendirdi
Küba Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel, salı günü yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki eylemlerinin "tüm insanlık için bir aşağılama" olduğunu söyleyerek Ortadoğu ülkesinin eylemlerini terörist olarak nitelendirdi.
Devlet başkanı, "X" sosyal ağında (eski adıyla Twitter) "Terörist İsrail devletinin Gazze Şeridi'nde gerçekleştirdiği soykırım, tüm insanlık için bir aşağılamadır. Cezasızlık ne kadar sürecek, cinayetin cezasız kalması ne kadar sürecek? Hiçbir zaman kayıtsız kalmayacak olan Küba, Filistin'i savunması için tepkisini defalarca yükseltiyor" diye yazdı.
İzvestiya:
Filistin Büyükelçisi Netanyahu hükümetiyle müzakereleri reddetti
Filistin'in Viyana Büyükelçisi Salah Abdel Şafi'nin, İzvestiya gazetesine mülakatından
"Biz Hamas'ın, Filistin Kurtuluş Örgütü'ne siyasi entegrasyonuna can atıyoruz. Biz Filistin birliğinin şekillenmesi için bunun temel teşkil edeceğini düşünüyoruz. Bugünün ana konusu Hamas'ın siyasi kanadının Filistin Kurtuluş Örgütü yönetimine almaktır. Filistin'de gerçekleştirilecek tek parlamento seçimlerinin sonucunda halkın, kendi çıkarlarını parlamentoda temsil edecek partiye oy verebilmesi gerekir."
(…)
"Biz güvenlik yapılarının tek bir sistemde şekillenmesini istiyoruz."
"Uluslararası hukuka göre İsrail cinayet işlemiştir ve bundan dolayı tazminat ödemesi gerekir. Ancak uluslararası camia Yahudi devletinden Filistin tarafına tazminat ödemesini talep edebilecek mi? Şahsım olarak bundan ciddi kuşkuluyum."
(…)
"Gazze Şeridi'nin ayağa kaldırılması için milyar dolarlar gerekiyor. Ancak Gazze'ye değmiş tüm zararın hesaplanması için tam çatışmaların tamamen durması gerekir. Fakat söylediğim gibi değmiş zararın hacmi çok büyüktür: Yollar, okullar ve hastaneler de dahil tüm sivil altyapı yerle bir oldu. Bu, gerçek bir felaket. Gazze Şeridi'nin onarılması için milyar dolarlar gerekir."
"Filistin Devleti'nin kurulması konusunda biz Başbakan Binyamin Netanyahu'nun bugünkü milliyetçi aşırı sağ hükümetinin pozisyonunu biliyoruz. Netanyahu da bu süreci engellemesine ilişkin defalarca kibirli sözler sarf etti."
(…)
"Filistin Kurtuluş Örgütü, İsrail'in tanklarının arkasına saklanarak Gazze Şeridi'ne dönmek istemiyor. Biz Gazze'ye sadece kendi bağımsız Filistin Devleti kurulduktan sonra döneceğiz. Ancak her halükârda bu durumda İsrail tarafından partnere ihtiyacımız olacak. Fakat Yahudi devletinin bugünkü hükümeti bu sorunun çözümüne hazırlıksız ve isteksiz olduğuna dair bir pozisyon sergiliyor. Bunun ötesinde biz Netanyahu'nun hükümetinin bundan sonraki görüşmelerde partner olacağını da düşünmüyoruz."
Kommersant:
Kommersant'ta Nataliya Portyakova'nın kaleme aldığı yazı özetle şu şekilde:
Hizbullah savaşa çağrılıyor
İsrail Suriye'de İranlı generali öldürdü
İsrail'in Filistin radikal Hamas grubuna karşı operasyon yaptığı sıralarda Birçok insanın korktuğu gibi Ortadoğu'daki savaş Gazze Şeridi dışına taşma tehdidi yaşıyor. Pazartesi Şam'da füze darbesiyle İran İslam Devrimi Muhafızları Kolordusu üst düzey generali, uzun süreden bu yana Suriye'de askeri danışmanlık yapan Seyid Razi Musavi öldürüldü. İsrail Hava Kuvvetleri'nin füze darbesi yapmasına rağmen geleneğe uygun olarak İsrail generalin imha edilmesini üstlenmedi. İran ve İran yanlısı Şii grup İsraillilere hak etikleri cevabı vereceklerini ifade ettiler. Yorumcular Hizbullah'a en güçlü darbeyi indirmek için İsrail'in kendi ellerini çözmek amacıyla Yahudi devletinin kendi düşmanlarını bilerek intikam eylemine çektiğini istisna etmiyor.
Bu durum İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun Gazze Şeridi'ndeki operasyonlarla yetinme niyetinde olmadığını gösteriyor; çünkü sorunun derinde ve Filistin toprakları dışında olduğunu düşünüyor. Ve bu, günümüz ABD yönetimin telkinlere uygun gelmeyen tehlikeli bir sinyaldir; çatışmaların alanının genişlenmesini istemeyen Biden ekibi gerilimin düşmesi için elinden gelen her şeyi yapıyor. Ancak görünen o ki Netanyahu farklı düşüncede, kendisi operasyonların çapını genişletme düşüncesine veda etmedi.
Bu nedenle burada her türlü provokasyon ihtimali var. Hele hele Hizbullah'ın İsrail'e önemli sayıda askeri gücünü Kuzey'de tutma zorunda bıraktığı bir zamanda. Doğu Akdeniz'de Amerikan askeri varlığının bulunduğunu da hesaba kattığımızda yeteri kadar elverişli zaman seçildi. Yani çatışmaların başlaması ve özellikle İran'ın oraya müdahil olması durumunda İsrail, ABD'nin yardımını hesaba katabilir. Birçok yorumcu İsrail'in HAMAS ile yeteri kadar sorunu vardır ve Hizbullah ile geniş çaplı bir münakaşaya girmesi onun için gereğinden fazla bir seçim olur.
© The Independentturkish
