Omagh'ı gördüm, bu yüzden Biden'ın Kuzey İrlanda'daki varlığı çok önemli

Birçok kişi için ABD'nin katılımı, barışın korunmasında güçlü ve olumlu bir faktör

Kuzey İrlanda, Hayırlı Cuma Anlaşması'nın 25. yıldönümünü andı (AP)

ABD Başkanı, bir Kuzey İrlanda kasabasındaki caddede heyecan ve duygu dolu çok büyük bir kalabalığın ortalığı inleten tezahüratları arasında yürürken, dünya medyası da bu tarihi ziyaretin fotoğraflarını çekmek için birbiriyle yarıştı.

Bu çeyrek asır önceydi, yani Eylül 1998'de. ABD'nin başkanı Bill Clinton, söz konusu kasabaysa Omagh'tı. Bir önceki ay 29 kişiyi öldüren kahredici bombalı saldırının ardından hâlâ kederli ve şok içinde olan bir kasaba.

Kuzey İrlanda'da büyük bir kötü bir şeyler olacağını sezme dönemiydi. 15 Ağustos'taki korkunç saldırının sonuçları yaşanırken orada olan bizler, o yıl imzalanan Hayırlı Cuma Anlaşması'nın (3 bin 500 kişinin hayatını kaybettiği 30 yıllık Kuzey İrlanda sorunu dönemini bitirmişti) bu olayı atlatamayacağına dair halkın duyduğu derin endişeyi hatırlıyoruz.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Clinton yönetimi, anlaşmaya varılmasında çok önemli bir rol oynamıştı. Başkan'ın first lady Hillary Clinton'la birlikte Omagh'a yaptığı ziyaret, tüm taraflara anlaşmanın yok olmasına izin verilmemesi gerektiği yönünde güçlü bir mesaj veriyordu.

Britanya ve İrlanda hükümetlerinin ortak tutumuyla birlikte Washington'ın güçlü desteği, muhalif cumhuriyetçiler tarafından gerçekleştirilen vahşetin tırmanarak geniş çaplı bir çatışmaya dönüşmemesini sağladı.

Joe Biden, Hayırlı Cuma Anlaşması'nın 25. yıldönümünü anmak Kuzey İrlanda'yı ziyaret etti. Kısa süre önce de ABD'nin ve tüm Batı'nın Rusya'ya karşı savaşta Ukrayna'ya verdiği desteğin sürdüğünün altını çizmek amacıyla Kiev'e gitmişti. Ziyareti son derece önemli ve sembolikti.

Başkan'ın Belfast'taki varlığı barış süreci açısından olduğu kadar Kuzey İrlanda protokolünün yol açtığı sorunların ardından Britanya'nın Avrupa Birliği'yle ilişkileri açısından da önemli olacak.

ABD'li yetkililere göre Biden, MI5'ın Kuzey İrlanda'daki terör tehdidi seviyesini ciddi düzeye yükselttiği bir dönemde istikrarı sağlamak amacıyla farklı siyasi gruplar arasında görüşmeler yapılmasını teşvik etti. Polis, Yeni IRA üyelerinin başlıca şüpheliler olduğu, muhalif cumhuriyetçilerin saldırı planları konusunda uyarıda bulundu.

Omagh bombalaması, şiddet dolu günlere geri dönülmesi halinde neler olabileceğinin acı bir hatırlatıcısı. Yeni öğretim yılının başlamak üzere olduğu günlerde aileleriyle birlikte okul üniforması alışverişi yapan çocuklar da ölen ve yaralananlar arasındaydı; ikiz bebeklere hamile bir kadın da ölenlerden biriydi.

O gün katliam mahalline ulaşan gazetecilerin çoğu, işlerine dönmeden önce acil servis çalışanlarına ellerinden geldiğince yardım etti. Bazıları, barış anlaşmasının bu patlama nedeniyle bozulup bozulmayacağını ve yeni bir bombalama ve silahlı saldırı dizisi haberlerini yapmak zorunda kalıp kalmayacağımızı merak ediyordu.

Sonuçta, kargaşa toplulukları birleştirdi. Kurbanlar arasında hem Protestanlar hem de Katolikler vardı. Ana siyasi partiler anlaşmanın arkasında durdu. Cumhuriyetçi örgütler ve kraliyete bağlılığı savunan silahlı gruplar ateşkesi sürdürdü.

İki yıl önce ABD yönetimi, kraliyete bağlılığı savunanların Kuzey İrlanda protokolüne karşı öfkesi birkaç gece süren ayaklanmalara yol açtığında endişelerini dile getirmişti. Protokolün Birleşik Krallık (BK) ve Avrupa Birliği arasında bir ticaret savaşının fitilini ateşleme tehdidi oluşturması hakkındaki kaygılar da ifade edilmişti.

O sırada Cornwall'da gerçekleşen G7 zirvesi sırasında diplomatlar, Biden'ın Boris Johnson'la konuşurken Kuzey İrlanda krizini "güçlü bir şekilde ele aldığını" söylemişti. Diplomatlar, Biden'ın Amerika'nın Kuzey İrlanda protokolüne olan sıkı bağlılığını ve bunun barışın korunması için temel olduğu görüşünü vurguladığını belirttiler.

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, protokolün "Hayırlı Cuma Anlaşması'nın ruhunun, vaatlerinin ve geleceğinin korunmasını sağlamak açısından kritik önem taşıdığını" belirtti ve şöyle ekledi:

Başkan'ın mesajı, ilerlemek için hangi yolu bulurlarsa bulsunlar, bunların özünde Hayırlı Cuma Anlaşması'nın kazanımlarını riske atmayıp temelden korumasıdır.

Biden sık sık İrlanda kökenli olduğunu beyan ediyor. Bunu başkanlık seçimlerini kazandıktan hemen sonra yayımlanan bir videoda da dile getirmişti. Bir BBC muhabirinin "Başkan Biden, BBC için kısa bir cümleniz var mı?" diye bağırması üzerine Başkan, "BBC mi?" diye cevap verdikten sonra büyük bir tebessümle "Ben İrlandalıyım" demişti.

Viral olan kısa video, Biden'ın ailesinin County Mayo'daki köklerine duyduğu sevginin bir teyidi ve aynı zamanda İrlanda adasının kuzey kesimini ihmal etme niyetinde olmadığının bir işareti kabul edildi. Daha sonra ABD'yle BK arasında Brexit sonrası yapılacak bir ticaret anlaşmasının "anlaşmaya saygı gösterilmesi ve sıkı kontrol edilen bir sınırın önüne geçilmesi koşuluna bağlı olması gerektiğini" ifade etti.

Rishi Sunak'ın Kuzey İrlanda için hazırladığı Brexit anlaşması olan Windsor Çerçeve Anlaşması artık resmen imzalandı ve protokolden kaynaklanan ticari sorunlar da çözüldü. Fakat Windsor Çerçeve Anlaşması'na karşı çıkan Demokratik Birlik Partisi'nin koalisyon hükümetinden çekilme kararının ardından Kuzey İrlanda'da etkin bir hükümet mevcut değil.

Yine de barış anlaşmasının dönüm noktası niteliğindeki yıldönümü, bitmek bilmeyen krizler yerine sorunların çözüldüğü duygusunu beraberinde getiriyor. Sunak'ın eylülde Kuzey İrlanda'nın bir yatırım zirvesine ev sahipliği yapacağını duyurması ve ABD şirketlerinin katılımını teşvik etmesi bekleniyor. Biden'ın da istikrarı koruma çabalarına olan sarsılmaz bağlılığını vurgulaması öngörülüyor.

Johnson, Downing Sokağı'nda kalmaya devam etseydi her şey farklı olabilirdi. Eski başbakan, Avam Kamarası'nda Windsor Çerçeve Anlaşması'na karşı oy kullanan 29 milletvekili arasındaydı.

BK'nin Muhafazakar hükümetleri, Beyaz Saray'dayken Donald Trump'a yakınlık göstermenin bedelini Biden yönetimiyle ilişkilerde ödedi. Britanyalı diplomatik kaynaklar, Washington'ı ziyaret eden bakanların Demokratlarla görüşmekte bile zorlandığını söylüyor. Aynı zamanda Brexit yanlıları da ABD Başkanı'na bağlılıklarını göstermek üzere Atlantik'in karşısına akın etmeyi sürdürdü.

Demokrat Parti'yle Johnson arasında da işler kişiselleşti. Biden'ın eski başbakanın eylemlerinden duyduğu hoşnutsuzluğu özel olarak ifade ettiği bildirilirken, ABD Başkanı kamuoyu önünde bile onu "Donald Trump'ın fiziksel ve duygusal klonu" diye niteledi.

Muhafazakar sağ, Demokrat politikacıları Britanya'nın hem Brexit hem de Kuzey İrlanda'yla ilgili siyasetine müdahale etmekle suçladı: Barack Obama'nın, BK'nin Avrupa Birliği'nden ayrılmayı seçmesi halinde ABD'yle ticaret anlaşması için "kuyruğun en arkasına" düşme riskiyle karşı karşıya kalacağı yönündeki uyarısı buna en iyi örnek olarak gösterildi.

Johnson, Obama'nın Britanya'ya karşı tutumunun "yarı-Kenyalı" kökenine ve "atalarının Britanya imparatorluğundan hoşlanmamasına" dayandığını iddia etti. Obama'nın eski ulusal güvenlik sözcülerinden Tommy Vietor, Biden'ın başkan olmasının ardından Johnson tarafından Biden'a gönderilen tebrik mesajına verdiği yanıtta Johnson'ı "şekil değiştiren bir sürüngen" diye niteledi ve "Obama hakkındaki ırkçı yorumlarınızı ve Trump'a kölece bağlılığınızı asla unutmayacağız" diye ekledi.

ABD ve BK'nin yetkilileri, özellikle iki ülkenin Ukrayna'yı desteklemek için gösterdiği yakınlık göz önüne alındığında, "özel ilişkinin" yeniden rayına oturduğunda ısrar ediyor. Sunak'ın Britanya'nın Avrupa Birliği'yle ilişkilerini onarma çabaları Washington'da da takdirle karşılanıyor. ABD'nin Kuzey İrlanda'yla yakından ilgilenmeye devam edeceği konusunda da mutabakat var.

Kuzey İrlanda'daki pek çok kişi için ABD'nin katılımı barışın korunmasında güçlü ve olumlu bir faktör. Bombalamanın gerçekleştiği gün Omagh'da tanıştığım Brendan O'Maloney için Clinton'ın kasabaya yaptığı ziyaretin anısı hâlâ canlı. "Market Street'e çelenk koyduğunu hatırlıyorum; gözleri yaşarmıştı. Gerçek gözyaşlarıydı... çekilen ıstırabı gerçekten anlıyordu" dedi.

O'Maloney patlamada fırlayan camlardan yaralandı; 14 yaşındaki yeğeniyse ağır yara aldı. "Bill Clinton'ın o zaman gelmesinden memnunduk, şimdi de Joe Biden'la birlikte burada olmasından memnunuz" diye ekledi.

Bu, o korkunç günlere geri dönmemek için gerçek bir çaba olduğunu gösteriyor.



https://www.independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: İpek Uyar

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU