Türkiye için sergilenen örnek dayanışma

Gülru Gezer Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: Reuters

Türkiye 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen iki yıkıcı depremin ardından yaralarını sarmaya devam ediyor.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın (AFAD) Türkiye Afet Müdahale Planı kapsamında depremleri "4. seviye" olarak ilan etmesiyle dünyanın dört bir yanından bölgeye yardım ulaştırılmaya başlandı.

Bu çerçevede, Latin Amerika'dan Afrika'ya, Uzak Doğu'dan Avrupa'ya 100'ün üzerinde ülke yardım teklifinde bulundu; BM ve bağlı kuruluşları, NATO ve AB gibi örgütler ile uluslararası şirketler Türkiye için harekete geçti.

Birleşmiş Milletler (BM) Türkiye için 1 milyar ABD doları değerinde bir yardım kampanyası başlattı; NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg depremleri "NATO'nun kuruluşundan bu yana ittifak topraklarından yaşanan en ölümcül ve en korkunç felaket" olarak nitelendirdi. 

Bölge ülkelerinden liderler Türkiye'yi ziyaret ederek dayanışma mesajları verdi. Bu bağlamda, Katar Şeyhi, Malezya, Pakistan ve Libya Başbakanları, NATO Genel Sekreteri, IKBY Başkanı ile Yunanistan, Libya, İsrail, Bosna-Hersek, Ermenistan, Kosta Rika, Ermenistan ve ABD Dışişleri Bakanları Türkiye'yi ziyaret etti. 

Bu yazıda yapılan tüm yardımların ele alınması tabiatıyla mümkün değil, ancak yardım gönderen her ülkeye, uluslararası örgüte ve uluslararası şirkete bir Türk vatandaşı olarak teşekkür etmeyi borç biliyorum.


İlk yardımlar komşulardan 

Türkiye'nin yardımına ilk dost ve kardeş ülke Azerbaycan koştu. Azerbaycan Olağanüstü Haller Bakanlığı depremin hemen ardından harekete geçerek arama-kurtarma ekibi gönderdi.

Tüm ülke yardım konusunda seferber oldu. Azerbaycan vatandaşı Server Beşirli'nin köy halkından topladığı battaniye ve yorganları eski arabasının üstüne koyarak Türkiye'ye ulaştırma hikayesi Azerbaycan halkının Türkiye'yle olan samimi dayanışmasının sembolü haline geldi.


Mayıs 2022'den bu yana gergin ilişkiler içerisinde olduğumuz Yunanistan da Türkiye'ye ilk yardım ulaştıran ülkeler arasındaydı.

Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakellaropoulou ve Başbakan Kiryakos Miçotakis Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la birer telefon görüşmesi gerçekleştirdiler, her türlü desteği vermeye hazır olduklarını ifade ettiler.

Nikos Dendias ise depremler sonrasında Türkiye'yi ilk ziyaret eden Dışişleri Bakanı oldu. 

Yunan arama-kurtarma ekiplerinin enkaz altından sağ çıkardıkları her bir vatandaşımız sonrasında yaşadıkları içten mutluluk, Yunan halkı tarafından Atina ve Selanik başta olmak üzere Yunan belediyelerine gönderilen tonlarca yardım malzemesi, Atina Büyükelçiliğimiz önüne bırakılan çiçekler, Yunan basınının günlerce deprem felaketini dayanışma mesajları eşliğinde Yunan kamuoyuna aktarması, iki ülke arasındaki sorunun halklar arasında değil, siyasi düzeyde olduğunu bir kez daha ortaya koydu.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun "Depremlerle birlikte Yunanistan'la yeni bir sayfa açtık" şeklindeki açıklaması halklar arasındaki dayanışmanın siyasete de tesir ettiğine ve tansiyonun düşürüleceğine yönelik önemli bir mesajdı. 


Kuruluşundan bu yana inişli-çıkışı ilişkilerimizin olduğu İsrail de ivedi bir şekilde yardım sevk eden ülkeler arasında yer aldı.

İsrail "Zeytin Dalı" adını verdiği insani yardım operasyonu çerçevesinde harekete geçti ve depremin hemen ardından arama-kurtarma ekiplerini bölgeye gönderdi.

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı telefonla arayarak depremler dolayısıyla geçmiş olsun dileklerini iletti.

Başbakan Binyamin Netanyahu da sosyal medya üzerinden depremde hayatını kaybedenler için taziye mesajı yayımladı. 

İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen ise, 14 Şubat günü Ankara'ya gerçekleştirdiği ziyaret sonrasında Bakan Çavuşoğlu'yla düzenlediği ortak basın toplantısında dayanışma mesajı vererek, Türkiye'ye yardımların süreceğini ifade etti.

"İsrail, Türkiye'nin yanındadır" diyen Cohen devam eden normalizasyon süreci çerçevesinde Türkiye'yle ticari uçuşların iki gün içerisinde başlayacağını duyurdu. 

Depremlerin ardından sadece İsrail hükümeti değil, İsrail halkı da yaraların sarılması için harekete geçti.

Tel Aviv ve Aşdod Belediyeleri dayanışma mesajı vermek için Belediye binalarının dış cephelerine Türk bayrağını yansıttı. 


Türkiye'ye yardım eli uzatan bir diğer komşu ise, diplomatik ilişkilerimizin bulunmadığı, ancak Ocak 2022'den bu yana normalizasyon süreci yürüttüğümüz Ermenistan oldu.

Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan Ankara'ya tarihi bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret öncesinde Ermenistan, iki ülke arasındaki tek sınır kapısı olan Alican sınır kapısının 35 yıl sonra açılmasıyla yardım gönderdi, ayrıca Adıyaman'da bulunan Ermeni arama-kurtarma ekipleri canla başla çalıştı.

Mirzoyan'ın Bakan Çavuşoğlu'yla düzenlenen ortak basın toplantısında "tereddüt etmeden yardım için harekete geçtik" sözleri hem siyasi çevrelerde hem de halk nezdinde olumlu yankılandı.

Tarafların normalizasyon sürecinin ilerletilmesi yönünde mutabık kaldıklarını vurgulamaları ve bu yönde önümüzdeki dönemde bazı adımlar atacaklarını duyurmaları bölgede kalıcı istikrarın sağlanması açısından olumlu bir gelişmedir. 

Köklü tarihi ve kültürel bağlarımızın bulunduğu Orta Asya Cumhuriyetleri, Arap ülkeleri ve Balkan ülkeleri de Türkiye için seferber oldu.

Körfez ülkelerinden gelen yardımlar 370 milyon ABD dolarını geçti. Yakın zamana kadar ilişkilerimizin gergin olduğu Suudi Arabistan 1,76 milyar ABD doları elde edilen bir yardım kampanyası yürüttü. Katar 10 bin konteyner bağışladı.

Orta Asya Cumhuriyetlerinde halkların depremzedelerin yaşadıkları acıları derinden hissettikleri ve ellerindeki imkanları seferber ettikleri görüldü.

Kırgızistan Savunma Bakanlığı askerlerin bir günlük maaşlarının Türkiye'ye gönderileceğini açıkladı.

Balkanlarda ise, Arnavutluk ve Kuzey Makedonya'da 13 Şubat ulusal yas günü ilan edildi, tüm devlet kurumlarında bayraklar yarıya indirildi.

Yukarıda sayılan bölgelerdeki ülkelerinin büyük çoğunluğu Türkiye'ye arama-kurtarma ekipleri ve/veya insani yardım gönderdi. 


Güney Doğu Asya ve Uzak Doğu'dan örnek dayanışma 

Geçtiğimiz yıl doğal afetler nedeniyle büyük yıkım yaşayan Pakistan'da hükümet ve halk Türkiye için oluşturulan yardım fonuna büyük destek verdi.

Afganistan'da Taliban'ın Büyükelçiliğimize poşetle yardım ulaştırmasının eleştiri konusu olması ise bize yakışan bir davranış olmadı. 

Pakistan'la yakın ilişkilerimiz nedeniyle zaman zaman gerginlik yaşadığımız Hindistan da Türkiye'ye gönderdiği arama-kurtarma ekipleri ve insani yardımla Türk halkının yanında yer aldı.

Yeni Delhi Büyükelçiliğimize Hintli çocukların yaptıkları oyuncak bağışları, uzunluğu metreleri bulan dayanışma mesajları ve resimleri içeren pankartları Hindistan halkının samimiyetini ortaya koydu. 

Yaşam mücadelesi veren ve çoğu başka ülkelerde mülteci olarak yaşayan Rohinga Müslümanlarının kendi aralarında topladıkları bağışlar, 1999 yılında yaşadıkları depremde yardımlarına koşan Türk halkını unutmayan Tayland halkı ve yönetiminin içten mesajları ve sergiledikleri dayanışma, ayrıca Güney Kore, Japonya ve Çin'in yardımları Türkiye'nin bölgesinin çok daha ötesinde sevildiğini ve sayıldığını gösterdi.


ABD, NATO ve Avrupa'nın yardımları

Vaşington'un 85 milyon ABD Doları değerinde acil insani yardımda bulunacağını açıklaması, ABD Başkanı Joe Biden'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı arayarak taziyelerini iletmesi, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın "ABD, bedeli ne olursa olsun, ne kadar sürerse sürsün Türkiye'de ve Suriye'de bu depremlerden etkilenenlere gerekli yardımı sağlamak amacıyla elinden gelen her şeyi yapma kararlılığını sürdürecektir" şeklindeki mesajı ve Dışişleri Bakanı Anthony Blinken'ın bugün (19 Şubat) başlayacak Türkiye ziyareti önemli olsa da, ABD'nin USS George H. W. Bush savaş gemisini yardım için Türkiye'ye göndermeye hazır olduğu yönündeki açıklama sonrasında Türkiye'nin belirli kesimlerinden gelen tepki iki ülke arasındaki ilişkilerin düzelmesi için daha yol katedilmesi gerektiğine, güven bunalımının bugünden yarına aşılamayacağına işaret ediyor. 

Türkiye'ye, NATO müttefikleri ve AB üyesi ülkelerden gelen yardımlar da yaraların sarılmasına katkı sağlıyor.

Arama-kurtarma ekiplerinin yürüttüğü yoğun çalışmalar, kurulan sahra hastaneleri, yapılan insani yardımlar, gelen ekiplerin Türk halkının yakın davranışları karşısında yaşadıkları şaşkınlık, karşılıklı önyargıların aşılmasına vesile olabilir. 

Öte yandan, NATO Genel Sekreteri Stoltenberg'in dayanışma ziyareti sırasında İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyelik süreçlerini gündeme getirmesi de Türkiye'nin yaralarını sarmaya çalıştığı bir dönemde doğru bir davranış olmadı.  

Son bir yıldır savaş halinde olan Ukrayna'ya bu başlık altında değinmek gerekiyor.

Zira, Ukrayna'dan gelen arama-kurtarma ekiplerinin kendi ülkelerinde insanlar günlük olarak hayatlarını kaybederken Türkiye'de hayat kurtarmak için canla başla çalışmaları çok takdir edilecek, örnek bir davranış. Bu bağlamda, Rusya'dan gelen yardımları da unutmamak lazım. 


Türkiye'nin insanı merkezine koyan dış politikası 

Türkiye ve Türk halkında geçmişten bu yana var olan yardım kültürü ülkenin dış politikasına da yansıyor.

Nitekim, Türkiye geçmişten bu yana hiçbir ayrım gözetmeksizin dünyanın dört bir yanında meydana gelen doğal felaketler ve çatışmalar nedeniyle zor durumda olan ülkelere yardım ediyor.

Türkiye bu çerçevede, Haiti'den Nepal'e, Şili'den Kamboçya'ya kadar çok geniş bir coğrafyada yaptığı nakdi ve ayni yardımlarla yaraların sarılmasına vesile oluyor.

Buna ilaveten Türkiye, uluslararası yardım kuruluşlarına da kayda değer oranda destek veriyor. 

Yıllık yayımlanan Küresel İnsanı Yardımlar Raporu, gayrı safi milli gelirin insani yardımlara ayrılan yüzdesine bakarak Türkiye'yi 2015'ten bu yana "dünyanın en cömert ülkesi" olarak nitelendiriyor.

Bugün dünyanın birçok ülkesinden gelen yardımlar aynı zamanda Türkiye'nin bu ülkelere yönelik geçmişte gösterdiği samimi dayanışmanın ve yürüttüğü insani diplomasinin bir tezahürüdür.

Büyükelçiliklerimize ve Başkonsolosluklarımıza yağan yardımlar ve destek mesajları da bunun kanıtıdır. 

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU