Almanya'da misafir işçiden yerleşik işgücüne mi geçiliyor?

Canan Duman Independent Türkçe için yazdı

Almanya'da yarım milyondan fazla kalifiye işçi sıkıntısı var. Birçok şirket rekabet edebilirliklerinden endişe duyuyor. Daha fazla okul temelli mesleki eğitim ve daha kolay göç talep ediyor.

Birleşik Krallık'ta (BK) ise pandemiden bu yana en çok işten ayrılan ve emeklilik kararı en alan 50 ila 70 yaş arasındaki kişilerin işgücü sıkıntısı nedeniyle, hükümetin de desteğiyle, yarı zamanlı olarak bile işgücüne geri döndürülmesi gerektiği konuşuluyor.

Aynı zamanda BK'da açık iş pozisyonları rekor seviyede. Ancak iş arayan daha az insan nedeniyle işverenler, çalışanları çekmek ve tutmak için ücret ve maaşları artırma baskısı altında.


Kalifiye işgücü stratejisinin bir parçası olarak modern göç

Almanya'da Federal hükümet, yeni bir strateji ile Almanya'ya daha fazla vasıflı işçi çekmek istiyor.

Eylül ayında düzenlenen bir zirvede hükümet, planlarını işveren ve sendika başkanlarına sundu.

Yeni strateji, eğitim ve öğretime dayanıyor. Aynı zamanda göçmenlik kurallarının modernizasyonunu da kapsıyor.

Tüm önlemler, vasıflı işçileri işe alma ve elde tutma konusunda şirketleri ve işletmeleri desteklemeyi amaçlıyor.

Alman Ekonomi Bakanı Robert Habeck "Göç almaya çok daha açık olmalıyız" diyor.

Ekonomist Prof. Dr. Christian Dustmann "ekonomik mucizenin, sanayinin Almanya'ya, başta Güney Avrupa ülkelerinden, sonra da Türkiye'den göçmenler getirme yeteneğine çok bağlı olduğunu" belirtiyor.

Dustmann, şöyle diyor:

1950'lere ve 1960'lara geri dönebiliriz. Almanya'nın 1960'larda ve 1970'lerin başındaki muazzam gelişmesinde göçün rolü göz ardı edilemez.

(O yıllarda ilk başta, sadece evli olmayan erkeklerin gelmesine izin verilmiş, 1970'lerde aile birleşimi gerçekleşmişti. Almanya ilk birkaç yılda yaklaşık 870 bin Türk göçmeni çekmişti.)


Almanya'nın bir kez daha Türkiye'den göçmen almasını eleştirenler de bulunuyor.

Entegrasyon ve bazı verilerin Türkiye'den Almanya'ya gelenlerin, başka yerlerden gelen göçmenlere göre daha az başarılı olması sorunları öne sürülüyor.

Bu önlemin kısa vadede ekonomiye yardımcı olacağını ama ülkeye kalıcı bir yük getireceğini belirtenler de bulunuyor.

Çalışma Bakanı Hubertus Heil'in verdiği bilgiye göre, göçmenlik yasasının planlanan modernizasyonu bu yıl başlatılacak ve muhtemelen gelecek yılın başında karar verilecek. 


Almanya kendi içinden göç veriyor 

Almanya'ya Avrupa'dan gelen yabancı göçmen sayısına göre 2021'de Romanya (+36 bin kişi) birinci, Türkiye (+19 bin kişi) ikinci ve Bulgaristan (+18 bin kişi) üçüncü sırada.

2021'de Alman vatandaşlarının diğer ülkelere göç kaybı ise 64 bin. Almanların tercihleri İsviçre, Avusturya ve Amerika Birleşik Devletleri yönünde. 


Almanya'da neden kalifiye işçi eksikliği yaşanıyor? 

Toplum yaşlanıyor: Yaş piramidinin etkisi genişliyor. Toplumun farklı alanlarında, insanların genellikle uzun bir yaşam süresine sahip oldukları ve çoğu zaman sağlıklı oldukları giderek daha açık hale geliyor.

Yaşlı insanların oranı ne kadar fazlaysa, çalışan vatandaşların sayısı da o kadar düşüyor. Aynı zamanda, doğum oranı büyük ölçüde azalıyor.   

Çalışanların emekli olma isteği artıyor: Vasıflı işgücü eksikliğinin nedenlerinden biri, yaşlıların artık daha erken emekli olmak istemeleri. 

Geleneksel olmayan eğitim, klasik eğitimden daha popüler hale geliyor:  Bugün 15'li ya da 20'li yaşlarda olanlar, önceki doğum gruplarının yararlanamadığı çok sayıda fırsat sunan bir dünyada büyüyorlar.

Gençlerin özgüveni, okul bilgisi ve aynı zamanda talepleri eskisi gibi değil. Dolayısıyla kursların bu yaş grubunda popüler olması da şaşırtıcı değil.

Gençler arasında kurslar, geleneksel eğitimden daha popüler olabiliyor. Uzun vadeye bakıldığında, mesleklerini on yıllardır sürdüren genç profesyonellerin sayısı düşüyor.

Küçük bir atölyeden küresel bir şirkete geçiş, uzun zamandan beri bir ütopya olmaktan çıktı. Lise diploması ve derecesi olmadan başarılı bir kariyere sahip olmanın mümkün olduğu da görülünce geleneksel eğitime ilgi azalıyor.   


Öğretmen açığı fazla 

Eğitim öğretim yılının başlamasıyla bazı eğitim dernekleri kalifiye işçi sıkıntısına ilişkin uyarılarda bulunuyor.

Alman Öğretmenler Derneği'nin tahminlerine göre, bu yıl eğitim-öğretim yılının başında 40 bin dolayında öğretmen eksik.

Eğitim ve Bilim Birliği (GEW) başkanı Maike Finnern, tam eğitimli öğretmenlerle pozisyon doldurma durumunun "önceki yıla kıyasla önemli ölçüde kötüleştiğini" söylüyor.

Ayrıca inşaat, mimarlık, mühendislik hizmetleri, sağlık, otel, havacılık, gastronomi, hizmet gibi sektörlerde de işgücü açığı yaşanıyor. 


Enerji krizi

Ayrıca enerji krizinin Alman ekonomisinde büyük korku yaşattığı haberlere yansıyor:

Birçok şirket, yüksek enerji fiyatları ve arz darboğazları nedeniyle artık ne yapacağını bilemiyor.


Alman Sanayii Federasyonu tarafından yapılan bir araştırmaya göre, her üç sanayi şirketinden biri varlığının tehdit altında olduğunu hissediyor.

Alman Ekonomik Araştırma Enstitüsü Başkanı Marcel Fratzscher, "Acı gerçek şu ki, Alman ekonomisinde büyük bir yapısal değişiklik yaşayacağız. Enerji yoğun birçok şirket hayatta kalamaz. Ülke, gaz ve diğer fosil yakıtlar için kalıcı olarak daha yüksek maliyetlere hazırlanmalı" diyor. 


Herkesi almak yerine hedefli göç stratejisi gerekecek

Belli ki işgücü sıkıntısı uzun süre Almanya ile olacak. Almanya, dijitalleşme, demografik değişim ve karbonsuzlaştırmanın getireceği karışıklıklara yanıt vermek için cesur olmak zorunda kalacak.

Bu, muazzam bir siyasi, sosyal ve ekonomik çaba gerektirecek.

Göçmenlik yasalarında esneme sağlanacak ancak 2023 başında göçmenlik kapsam netleştikçe üzerinden konuşma imkânımız olacak. 

İşgücü piyasasındaki boşlukları doldurmak için "hedefli göç" stratejisi gerekecek. Almanya kendi içinde vasıfsız ve artık işini yapamayacak durumda olan kişileri yeniden vasıflandırarak, kadınların yarı zamanlı çalışmasına izin vererek de çözüm oluşturabilecek.

Bu kadar yetenek açığımız varken bizim de nitelikli insan kaynağımızı kaybetmemek için yeteneklerimizi elde tutma yeteneğimizi geliştirmemiz gerekecek!   

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU