Biden, JFK suikast dosyalarının yayımlanmasını neden engelliyor?

Bir uzman: Eğer mevcut başkanınızın iradesi çok güçlü değilse... istihbarat yetkililerine riayet eder

(Reuters)

Bir keskin nişancı mermisinin Başkan John Fitzgerald Kennedy'yi suikastçı eliyle ölen 4. ABD başkanı olarak tarih kitaplarına geçirmesinin üzerinden 57 yıl, 12 ay ve 14 gün; o zamanki Başkan George H. W. Bush'un, Kennedy'nin ölümüne dair belgelerin 25 yıl içinde kamuoyuna açıklanmasını gerektiren yasayı imzalamasının üzerinden de 29 yıl ve 40 gün geçti.

Fakat verilen sürenin 26 Ekim 2017'de dolmasından 4 yıl sonra, 15 binden fazla kayıt hâlâ halktan gizleniyor.

ABD Deniz Piyade Kolordusu’nda eğitim almış deneyimli nişancı Lee Harvey Oswald'ın Kennedy'yi ve sonra da Teksas Valisi John Connally'yi, Teksas Okul Kitapları Deposu binasının 6. katından Mannlicher-Carcano tüfeğiyle vurduğuna inanmayan komplo teorisyeni güruha göre, açıklanmayan belgelerin (Başkan Joe Biden'ın önceki haftalarda yayımlanan bildiriyle süresini uzattığı bir sır perdesi) üzerinde yapılan düzeltmelerin devam etmesi, yarım yüzyıldan uzun süredir geçerli olan resmi anlatıyı paramparça edecek somut delillere ait belgelerin varlığını olası hale getiriyor.

Biden'ın bildirisi, kalan belgelerin açıklanacağı tarihleri 15 Aralık 2021 ve 2022 olarak belirlerken, bu yeni gecikmeyi Kovid-19 pandemisinin teşkilatın gizliliği kaldırma çalışmaları üzerindeki etkisine ve "belgelerin hemen açıklanmasından doğacak kamuoyu yararı karşısında ağır basacak kadar mühim askeri savunma, istihbarat operasyonları, hukuki uygulamalar ya da dış ilişki faaliyetlerine karşı oluşabilecek tehditler için önlem alma" ihtiyacına atıfta bulunarak meşrulaştırıyor.

Kennedy ailesinin üyeleri, Biden'ın onlarca yıllık dosyaların kamuoyuyla paylaşılmasını daha da geciktirme kararını kınadı.
 

Lee Harvey Oswald

Lee Harvey Oswald, eşi Marina'nın çektiği bu fotoğrafta daha sonra Başkan John F. Kennedy'yi öldürmek için kullanacağı Mannlicher-Carcano tüfeğiyle poz veriyor (ABD Ulusal Arşivi)


Eski Massachusetts Temsilcisi Patrick Kennedy şunları söyledi: "Ülkenin iyiliği için her şeyin ortaya konması gerektiğini, böylece tarihimizin daha iyi anlaşılacağını düşünüyorum". Patrick Kennedy'nin kuzeni Robert F. Kennedy Jr. ise bildiriyle, "Amerikan demokrasisinin ayaklar altına alındığını" söyledi.

Robert F. Kennedy Jr., "Yönetim içinde gizli yapılanmaların olmaması gerekiyor" dedi. Bildirilenlere göre babası Senatör Robert Kennedy de Oswald'ın tek başına hareket ettiğine inanmıyordu.

Süregelen bu gizlilik, komplo meraklılarının hayal gücünü hareketlendirecek. Ama düzenlemesi tamamlanmış geri kalan kayıtların artık gün yüzüne çıkması için baskı yapan ulusal güvenlik ve sınıflandırma hukuku uzmanlarının, sonunda en azından ikinci tetikçinin ya da CIA'in olaya dahil olup olmadığının belirleneceğini veya o karanlık kasım gününden bu yana ortaya atılan sayısız teoriden herhangi biri için kanıtlar elde edeceğini düşünenler için bir mesajı var: Beklentilerinizi yükseltmeyin.

Bu kadar uzun sürmesinin sebebi ne?

ABD Kongresi, Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasası'nın (BEÖY) 30 yıl sonra bile yürütme organı kurumlarına Kennedy suikastıyla ilgili belgeleri saklamak için çok fazla serbestlik tanımasına duyduğu rahatsızlık sebebiyle ve Temsilciler Meclisi Suikastlar Komitesi'nin Kennedy'nin ölümüne ilişkin soruşturması sırasında topladığı kongre kayıtları 2029'a kadar kamuoyuyla paylaşılmayacağından Bush'un 1992’de imzaladığı yasayı (Başkan John F. Kennedy Suikasti Kayıtları Yasası) yürürlüğe sokmuştu.

Bu yasa kurumların ellerindeki belgelerin gizliliğini kaldırmak konusundaki isteksizliklerinden kurtulmak için, kurumlardaki kayıtları bir araya getirme ve kurumların gizlilik kararlarını geçersiz kılma yetkisine sahip bağımsız kurum Suikast Kayıtlarını İnceleme Heyeti'ni oluşturdu.

1998'de görevine son verilene kadar bu heyet, Warren Komisyonu'nun (Kennedy'yi Oswald'ın öldürdüğünü ve tek başına hareket ettiğini belirleyen başkanlık komisyonu) topladığı belgelerin neredeyse tamamını içeren 5 milyondan fazla belgenin açıklanması emretti.

Kalan 35 bin belgenin kamuoyuyla paylaşılması için en başta belirlenen Ekim 2017 tarihi yaklaşırken arşivler de daha fazla belgeyi gün yüzüne çıkarmaya başladı. Trump'ın Twitter'da "uzun süredir engellenen ve gizli kalan JFK DOSYALARININ gösterilmesine" izin vereceğini duyurmasının ardından da ifşalar devam etti fakat eski başkan, kurumların bu ifşalar sonucu askeri operasyonlara zarar geleceğini göstermesi durumunda kayıtların gizli tutulmasına da izin vermişti. 26 Nisan 2018 itibarıyla (Trump'ın kurumlara sürekli gizliliğe yönelik lobicilik yapmaları için belirlediği son tarih) düzenlenen yalnızca yaklaşık 15 bin belge kalmıştı.
 

Kennedy suikastı
22 Kasım 1963 tarihli bu arşiv fotoğrafında, Dallas'ta vurularak ölümcül şekilde yaralanan Başkan John F. Kennedy'yi olaydan saniyeler sonra hızla hastaneye taşıyan limuzin görülüyor. İstihbarat teşkilatı ajanı Clinton Hill arabanın arka kısmında duruyor. Texas Valisi John Connally'nin eşi Nellie Connally yaralı eşine doğru eğilirken, First Lady Jacqueline Kennedy de Başkan'a doğru eğiliyor (AP)


Peki neden gecikme bir yıldan daha uzun?

Ekimde ABD Ulusal Arşivler ve Kayıtlar İdaresi'nin başkanı ile Sayın Biden ve Trump'ın, Beyaz Saray'la arşivler arasında "tarihsel kaydı düzenlemek için daha kapsamlı ve bütünlüklü bir üretim sağlamaya" yönelik iletişim kurması hususunda BEÖY davası açan ulusal güvenlik hukuku uzmanı Mark Zaid, The Independent'a yaptığı açıklamada Biden'ın gecikmeyi Kovid-19 pandemisini sebep göstererek meşrulaştırmakta bir nebze haklı olduğunu söyledi.

Zaid, kayıtları incelemekle sorumlu federal çalışanların büyük kısmının yakın zamana kadar evden çalışmasının, normalde gün yüzüne çıkarılması planlanan belgeleri görüntülemek için kullanılan gizli sistemlere erişim sağlanamadığı anlamına geldiğini belirtti.

Bununla birlikte, Kennedy suikastıyla ilgili belgelerin halka açıklanmasını talep eden çok sayıda davanın parçası olan Zaid, JFK Kayıtlar Yasası'nın tüm belgelerini herkese açık hale getirmek için kayıtlarını ilk başta belirlenen Ekim 2017 tarihine kadar gözden geçirmek ve yayımlamakla görevlendirildiği kurumların birçoğunun yapmaları gerekenleri yapmadığını da söyledi.

Zaid, "İnceleme heyetinin işine 1998'de son verildi ama tüzük, kurumların tüm suikast kayıtlarını bu yasanın gerekleri uyarınca incelenmek, işlenmek ve açıklanmak zorunda bırakmaya devam etti. Bu, BEÖY'den daha katıydı, yani daha az belgenin alıkonabileceği anlamına geliyordu" diye konuştu.

2003 ile 2018 arasında neredeyse hiçbir kurum bunu yapmadı, arşivler onları buna zorlamadı… ve Kongre de gözetim için neredeyse hiçbir şey yapmadı.

Son 20 yıldır bunun üzerinde çalışıyor olmaları gerekiyordu, son 4 yıldır kesinlikle bunu yapıyorlar ve yine de tanınan zamana yetişemediler. Perde arkasındaki üst düzey yetkililerin bana söylediğiyse, CIA'in hiçbir şey yapmadığıydı: Tamamını görmezden geldi… bu kayıtların çoğu için CIA neredeyse hiçbir şey yapmadı.

Aradan geçen 50 yıldan fazla sürenin ardından halka açıklanabilecek nelerin kaldığı sorulduğunda Zaid, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nın alıkoymak istediği kayıtların çoğunun, Kennedy'nin ölümünde ABD yönetiminin parmağı olduğunu gösterecek türden sansasyonel haberler bekleyenleri hayal kırıklığına uğratacağını belirtti.

Zaid, "Bunların çoğu, suikastın kendisiyle bile ilgilenmiyor" derken, korunmalarının hâlâ CIA'in yararına olduğu bazı kaynakları ve yöntemleri (muhtemelen insan kaynakları) ortaya çıkarabilecek belgelerin olduğunu da belirtti.

Oswald, 1963 Eylül'ünde Mexico City'deki Küba ve Sovyet büyükelçiliklerine gitti ve CIA onu takip ediyordu… ABD onun orada olduğu duyumunu almıştı. Büyükelçiliklerde teknik ya da insani elemanlarımızın olduğunu kısmen gayet açık görünüyor ve insanların dahil olması demek bu kişilerin çoğunun bugün de büyük ihtimalle hayatta olması demek: Küba büyükelçiliğinde çalışırken 25 yaşında olsalar, şimdi 83 yaşındalardır.

O günlerde teknik takipler yaptığımızı bilmiyorlarsa, şu anda hâlâ anlamlı olan belirli bilgilere eriştiğimizi de bilmiyor olabilirler… Az sayıda belgeden bahsediyorum ama bu bilgilerin bir kısmını saklamak için meşru nedenler olabileceğini göz ardı edemeyeceğim.

Başkan Biden, kayıtların Aralık 2022 tarihinden sonra da gizli kalmasına izin verecek mi?

Biden düzenlenmemiş tüm suikast belgelerinin yayımlanması için Aralık 2022'yi nihai tarih olarak belirlese de daha önce American Intelligence Journal'da yardımcı editör olarak görev yapan, ulusal güvenlik hukukunun yanı sıra bilgi ve gizlilik hukuku konusunda uzman avukat Kel McClanahan, The Independent'a yaptığı açıklamada, tüm belgeleri gelecek yılın sonuna kadar görmeyi umanların çok fazla heyecanlanmaması gerektiğini söyledi.

McClanahan, JFK Kayıtları Yasası kapsamındaki belgelerin çoğunun, Ulusal Güvenlik Yasası ve diğer sınıflandırma yasalarınca korunarak büyük ihtimalle asla gün ışığına çıkmayacağını belirtti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

İnceleme heyetinin, Kennedy'nin ölümüyle yalnızca çok az bağlantısı olabilecek "bir sürü belgeyi topladığını" da söyledi.

"Bunun sonucunda, JFK'yle hiçbir ilgisi olmasaydı bu konuşmayı yapıyor olmazdık çünkü hiç kimse onları gün yüzüne çıkarma fikrini aklına bile getirmezdi diyeceğiniz birçok belgeyle karşı karşıya kalıyorsunuz, bunun sebebi de istihbarat teşkilatlarının kaynaklarını ve herhangi bir şeyi yapma yöntemlerini açığa çıkarabileceğini düşündükleri her belgeye karşı olağanüstü korumacı olması..." diyen McClanahan, CIA'in I. Dünya Savaşı zamanında Alman İmparatorluğu'nda elde edilen bir belgenin gizliliğinin kaldırılmasını, bu ifşanın istihbarat topluluğunda şu anda kullanılan yöntemin uzak bir atası olan görünmez mürekkep yapma tekniğini açığa çıkardığı için istemediğini örnek gösterdi.

McClanahan, Biden'ın Aralık 2022'yi tarih olarak vermesine rağmen iki partinin de yaptığı gibi bazı kayıtları gizli tutma konusunda istihbarat yetkililerine göre hareket etmeyi seçeceğini tahmin etti.

"Eğer mevcut Başkan'ın iradesi çok güçlü değilse, 'Umurumda değil çünkü tamamen şeffaflıktan yanayım' demezse, istihbarat yetkililerine riayet edecektir" dedi. McClanahan, zaman geçtikçe ve Kennedy suikastı halkın hafızasından silindikçe, yeni ifşa yaygaralarının giderek daha sönük hale geleceğini de sözlerine ekledi.

Suikastın ve konunun üzerinden ne kadar uzun zaman geçerse, kurumlar belgeleri alıkoyarak sağlanacak en ufak ulusal güvenlik, hukuki uygulama, dış ilişki çıkarının belgelerin açıklanmasına yönelik giderek azalan kamu ilgisinin önüne geçeceğini öne sürecek. Eğer biri JFK Yasası ilk yürürlüğe girdiğinde neyin bu yasa kapsamında olduğunda aşırı cömert davranmasaydı, neyin ifşa edileceğini şu an konuşmayacaktık bile.

Bence bu devam edip gidecek… ve bir noktada, Kongre'nin öne çıkıp şunu söylemesi gerekecek: Hayır, artık bitti, başkanın böyle kararlar vermesine daha fazla müsaade etmeyeceğiz.

Suikasta dair geniş görüş yelpazesine sahip BEÖY davalılarını temsil eden Zaid, gecikmenin ve süregelen bu gizliliğin yalnızca en çılgın komplo teorilerini körüklediğini söyledi.

Yönetim [belgelerin neden gizli kalması gerektiğini] açıklarsa halkın büyük kısmı bunu muhtemelen anlayacaktır ve... yasaya göre de zararın ne olduğunu ve neden var olduğunu söylemesi gerekiyor. Eğer bu tanımlanırsa, bence çoğu kişi, 'Tamam, ne yapalım, sorun değil' diyecektir ama… bugüne kadar bilgilerin neden hâlâ saklandığına dair böyle bir açıklama hiç görmedik.

O yüzden de bu, sadece daha fazla komplo teorisini körüklüyor, biliyorsunuz, bu bir örtbas, bir şeyler saklıyorlar gibi ve bu, endişelerini yeterince açık bir şekilde halka ifade etmeyen ABD yönetiminin hatası.



https://www.independent.co.uk/news/world

Independent Türkçe için çeviren: Ata Türkoğlu

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU