Orman yangınları: Ekonomik krizin tetikleyicisi ve milli güvenlik sorunu

Mine Ataman Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: AA

Gezegen ölçülen en sıcak yıllarını yaşıyor, termometreler sadece artan sıcaklıkları değil, insanlığın ihmaliyle tutuşan geleceği de ölçüyor.

Maryland Üniversitesi'nin 2001-2024 yılları arasındaki verileri kullanarak yaptığı incelemeye göre;

Orman yangınları 20 yıl öncesine göre 2 kat arttı, yüzde 90'ı insan kaynaklı.
 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Yıkıcı yangınlar artık normalleşiyor, sebebi insan faaliyetleri sonucu oluşan iklim bozulmaları.

En kötü küresel 5 yangının 4'dü son 5 yılda yaşandı.

Yangın artık sadece bir çevre felaketi değil, milli güvenlik sorunu, gıda güvenliği problemi, ekonomik kriz tetikleyicisi.

Yanan ormanlar beslenme zincirinde yeni bir halkanın kopmasına neden oluyor, tarımsal üretim, biyoçeşitlilik, sosyal istikrar alev alıyor. 

Münich RE'ye göre, 2025'in ilk yarısındaki doğal afetlerin ekonomiye yıllık zararı 131 milyar dolar

OMFIF'e göre 2024'ün doğal afet faturası 320 milyar dolar. 80 milyar doları sigorta kapsamında olan kayıpların yüzde 88'i iklim kaynaklı. Sadece ABD'de yangın kaynaklı dumanla ilişkili dolaylı verim kaybı 125 milyar dolar.

Tayland'dan Türkiye'ye, Kanada'dan Kazakistan'a orman yangınları doğal kaynaklar ve ekonomiler üzerine yıkıcı etkiler bırakıyor, göçü tetikliyor. Doğal hayat, doğal felaketlerle örülü yıkıcı yüzünü modern insana gösterirken acımasız. Rusya'da gerçekleşen 8,8 büyüklüğündeki depremin endişesi kıtalar ötesi. Homosapiens sanıldığı kadar güçlü olmayabilir. 


Zorunlu Afet Sigortası artık zorunlu

Gezegenin hiddetinden kaçamasak da etkilerini azaltabiliriz. Risk yönetiminin en önemli unsurlarından sigorta yüzyılın sorunsalı. 2025 yılı itibarıyla zorunlu deprem sigortası kaldırıldı. Yerine Zorunlu Afet Sigortası gelecekti. Meclis tatilde yangın ara vermiyor. İvedi toplanıp zorunlu Afet Sigortası planlanmalı. Detayları ayrıca yazacağım. 


Sadece sıcaklık artmıyor; gıda fiyatları da artıyor

Environmental Research'de yayınlanan bir makalede, 2022-2024 yılları arasında 18 ülkede ekstrem sıcaklık, kuraklık ve yağışla ilgili 16 olay artan gıda fiyatlarıyla doğrudan bağlantılandırıldı. İspanya'daki sıcaklıklar zeytinyağı fiyatlarını yüzde 50, Hindistan'da "benzersiz hava olayları" soğan fiyatlarını yüzde 89 artırdı. Kore'de lahana yüzde 70, Japonya'da pirinç yüzde 48, ABD'de sebze fiyatları yüzde 80 arttı. 


Sıcaklık sadece gezegeni değil, sofrayı da yakıyor

Yüksek sıcaklık nedeniyle Fildişi'nde kakao fiyatları 2024 nisan ayında yüzde 280 arttı. Vietnam ve Asya genelindeki rekor sıcaklıklardan sonra kahvenin fiyatı yüzde 100 arttı. 


1,5 milyon kişi orman yangını dumanından ölüyor

Yangınlar sadece ormanları yok etmiyor, binaları, altyapıyı, hayvanları, içme suyunu kirletiyor, hava kirliliği hastalıklara neden oluyor.


Orman yangınları her yıl toplam orman kaybının yüzde 44'üne sebep oluyor

FAO'ya göre, "orman yangınları iklim felaketinin hızlandırıcısı olarak 'çarpan etkisi' yaratıyor."


Yangınların sigorta zararı 10 yıl öncesine göre yüzde 200 arttı

Orman yangınlarını önlemek için yüksek riskli dönem ve bölgelerde elektrik kesintileri yapılarak yangın çıkması engelleniyor. Kesintilerin ekonomiye etkisi milyarlarca dolarlık.  ABD'de 2015 yılında çıkan yangınların ekonomiye zararı 250 milyar. Orman yangınları sigorta şirketlerinin karlılığını düşüren en büyük etmen. Sigorta ödemeleri yıllık 15 milyarı geçti. Los Angeles yangınlarının etkisi 53 milyar, sigorta ödemesi 43 milyar dolar. 


Askeri kalkan olan ormanlar risk altında

Ormanlar sadece ağaçlardan oluşmuyor, tarım alanlarını koruyor, oksijen üretiyor, karbon depoluyor aynı zamanda askeri hareketlilik, stratejik altyapılar, sınır güvenliği ve enerji tesisleri için doğal bir seperatör. Yangınların çıkış yerleri, zamanı sabotaj ihtimalini, komplo teorilerini gündeme getiriyor. Hepsi tesadüf olsa da canlılığın kavrulduğu ormanlarda hayatın yeniden yeşermesi onlarca yıl alıyor. Coğrafya çırılçıplak. 


İklim simülasyonlarına göre orman yangınları 2030'a kadar yüzde 14 artacak

Daha sıcak, daha yakıcı günlerde sadece ormanlar değil beslenme kaynakları da yanıyor, gıda fiyatları artıyor. Gelecek çok daha tehlikeli, modern dünya yüzlerce yıllık edinimlerini çok daha fazlasını harcayarak koruyabilecek mi?


2024'te Yunanistan büyüklüğünde 13,5 milyon hektar orman yandı

2024 kayıtlara geçen en şiddetli orman yangını yılı oldu, 2025 daha da kötü gidiyor. 


Yangın coğrafyası değişiyor

2024'te hem tropikal hem de kuzey ormanlarında ilk kez büyük yangınlar yaşandı. Brezilya, Rusya, Kanada tarihinin en kötü yangınlarını son 10 yılda yaşadı. Güney Amerika'daki yangınlarda küresel orman yangınlarındaki kaybın yüzde 25'ini oluşturdu. Yangının coğrafyası değişiyor, kuraklığın olduğu her yerde yangın riski artıyor. 


Yangın sezonu değişti

2025'te Japonya, ABD ve Güney Kore'de yangın sezonu dışında yangınlar çıkıyor, 2025 Ocak'taki Kaliforniya yangınları gayrimenkul geliştirme faaliyetlerini değiştirdi, kentsel riskleri artırdı. İş kesintilerine, tedarik zinciri aksamalarına, turizm gelirlerinde kayıplara neden oldu.
 


Yangınların karbon ayak izi yüksek

Aşırı sıcak hava dalgaları 150 yıl öncesine göre 5 kat arttı. Orman yangınları, ağaçların gövdelerinde, dallarında, toprakta depolanan karbon açığa çıkıyor, iklim bozulmalarına neden oluyor. 


Yangın kaynaklı ağaç kaybının yüzde 60'ı kuzey yarımkürede gerçekleşti

Kuzey yarımküre gezegenin geri kalanından daha hızlı ısınıyor, uzun yangın mevsimlerine, daha sık ve şiddetli yangınlara neden oluyor. Rusya 2020 ile 2024 yılları arasında kayıtlara geçen en kötü üç yangın sezonunu yaşadı. 2023'te Kanada'daki orman yangınları 7,8 milyon hektar ormanı yok etti. Bu 2001-2024 yıllık ortalamasının yaklaşık 6 katı.


Yangınlar orman karakterini ve biyoçeşitliliği bozuyor

Kuzey ormanları karasal karbonun yüzde 40'ını depolayarak iklim dengeleyici görevi görüyor. Karbonun çoğu donmuş toprakta, yangınlar arttıkça donan toprak eriyor, karbon açığa çıkıyor. Yangınlar ormanların karakterini değiştiriyor. Ladin gibi iğne yapraklılar yerine yaprak dökenlerin gelmesi, biyolojik çeşitlilik, karbon sekestrasyonu ve kültürel sorunlara yol açıyor. Ormanların karbon depolama yeteneklerini azaltıyor. 


Tropikal bölgelerde insan kaynaklı yangınlar artıyor 

Tropikaller doğal ormanlara kıyasla daha az türe sahip. Bolivya'da yangınlar yüzde 114 arttı. Sıcaklık artışı, Akdeniz Havzası'ndaki yangınların temel tetikleyicisi. 2022 İspanya yangını, 2024 Atina yangını, Türkiye yangınları iklim kaynaklı. 


Kentler ormanlara çok yakın

Arazi kullanımındaki değişiklikler, yerleşim yerleriyle ormanların yakınlaşması, değişen orman yapısı, kırsaldan şehre göçle büyüyen orman yapısı gibi pek çok sebepten gezegenin ormanları artık yangınlara karşı çok daha kırılgan. Yabanla romantik ilişki tesis etme, doğaya yakın olma gayesi yeniden tesis edilmeli. ABD, Kaliforniya'daki yangınlar yaban hayatıyla kentsel alanların iç içe geçmesi sonucu ortaya çıktı. Bu durum yangın çıkma riskini artırırken hasar ve can kaybı riskini de artırıyor. 


2023 yılı yangınları 8,6 milyar ton karbondioksit salınımına sebep oldu

Earth System Science'de yayınlanan bir makaleye göre, orman yangınları sıcaklığı artırmakla, ormanları yakmakla kalmıyor aynı zamanda karbon salınımının artmasına da neden oluyor.  


Yakan sıcaklıklar tarımsal verimi düşürüyor

Yangınların yaşandığı bölgelerde sıcaklık artıyor. 2 milyon çiftliğin olduğu ABD'nin güneybatısı son 1200 yılın en şiddetli kuraklıklarını yaşıyor. Artan sıcaklıklar mısır, pirinç ve yulaf gibi ürünlerin verimini azaltıyor. Aşırı sıcaklık nedeniyle, 2010 yılında ABD'de yıllık süt üretimi geliri 1,2 milyar dolar azaldı.


Sıcaklık, et ve süt verimini düşürüyor

Artan sıcaklık, seller, donlar bitkilerin çiçek açma zamanını, arılar ve sinekler gibi tozlayıcıların yaşam döngüsünü değiştiriyor. Normal dışı ısı değişimleri canlılarda stres kaynağına dolayısıyla verim sorunlarına yol açıyor. Isı ve nem hayvanların et, süt ve yumurta miktarını değiştiriyor. Aşırı yağışlar toprağı aşındırıyor, toprağın besinini tüketiyor verimi düşürüyor. Tarımsal atık olan gübrelerin, tarımsal ilaçlar ve diğer ürünlerin denizlere, ırmaklara karışmasına neden oluyor. İklim bozulması sudaki oksijeni değiştiriyor, balıkların ve kabukluların yaşamını etkiliyor. 


NASA'ya göre 2003 ile 2023 yılları arasında iklim kaynaklı ekstrem yangın sıklığı 2 kat arttı

World Resources Institute'ye göre, "2001 ile 2024 arasında küresel yangınlarda 152 milyon hektar orman kaybedildi."

Velhasıl, Orman Genel Müdürlüğü Türkiye'nin ve hatta dünyanın en başarılı kurumlarından. Yangınlarla ilgili verilebilecek en başarılı mücadele örneğini kaynaklar ölçüsünde hem profesyonel hem de yürekleriyle beraber veriyorlar. 

Tüm bunlara rağmen yeryüzünün yaşama elverişli zamanları olan "Holosen"in bittiğini kabul etmek lazım. Antroposen tıpkı antik zamanlarda olduğu gibi belirsizlik, aşırılık, yıkıcılıklarla dolu. İnsanlık kararlar eşiğinde, gezegenin doğal zorbalıkları, gayriihtiyari felaketleri karşısında hayatta kalmak için değişmek, sadeleşmek, bilime sığınmak zorundayız.

Günümüz teknolojileriyle yangınlarla mücadele etmenin yolu hala çok kısıtlı. Lavların yok ediciliği karşısında "uçaklar nerede" gibi sığ tartışmaları bir tarafa bırakıp, farklı teknolojiler üzerine odaklanıp, konuya milli güvenlik sorunu olarak yaklaşmalıyız. İHA'lar, Kağanlar vatanı korurken son yıllarda iklim kaynaklı riskler yeşil vatanı tehdit ediyor.


Yangınların, "ekonomik, insani, sigorta ve güvenlik zararları" giderek artıyor

Konu doğru aktarılmadığı için sürecin asıl sahibi olması gereken toplum kronik güvensizlik ve endişelerini iklim kanunu, aşı gibi komploya müsait sorunlar üzerinden yansıtıyor. iklim sorunlarına karşı toplumu işbirlikçi yapacağımıza dumanlıklar filizleniyor. 

Etkili, bağ kuran devrimsel iklim, tarım strateji altyapısı temeli için ivedi halkla iletişim seferberliği başlatılmalı. Gayrısı geç kalınmış çabaya, devasa maliyetlere neden olur.

 

 

*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU