Lider partileri nasıl başarılı olur?

Dr. Kerem Yavaşça Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: Markus Spiske/Unsplash

Kamuoyu araştırmaları önümüzdeki süreçte, Meclis'te çok parçalı bir siyasi yapının oluşabileceği ihtimalinin giderek güçlendiğini gösteriyor.

Son birkaç yılda iktidar bloğuna verilen seçmen desteğinin önemli ölçüde aşınması ve yeni siyasi partilerin kurulması çok parçalı siyasi yapının ortaya çıkmasının temel sebebini oluşturuyor.

Eskiden beridir, Türkiye'de siyasi partilerin bolluğundan söz edilegelmiştir. Ancak bugünkü tablo gerçekten ilgi çekicidir.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın web sitesindeki bilgilere göre, halihazırda faaliyette olan "124" siyasi parti bulunuyor.

Daha da ilgi çekici olan ise bu partiler arasında "53" tanesinin 2018 seçimleri sonrasında kurulmuş olması.

Yani oransal olarak faaliyette olan partilerin "yüzde 43'ü" Haziran 2018 sonrasında kurulmuş.

2019 yerel seçimleri sonrasında da yeni kurulan partilerde artış olduğu göze çarpıyor.

Bu durum, önümüzdeki dönemde çok parçalı siyasi yapının oluşabileceği tezini destekliyor.   


Yeni kurulan partiler arasında öne çıkanlar ise başka partilerden bölünmek suretiyle neşet etmişler.

Bu kapsamda, AKP'nin içinden Gelecek ve DEVA Partileri; CHP'nin içinden Memleket, TDP ve Yenilik Partileri; MHP'nin içinden İYİ Parti; HDP'nin içinden SES partisi; Saadet Partisi içinden Yeniden Refah Partisi; İYİ Parti'nin içinden Zafer Partisi ilk olarak akla gelen partiler. 


Esasen, Türkiye'de 1946'dan bu yana siyasi partilerin kuruluş serüvenlerine bakıldığında, genel olarak, bölünme yoluyla ortaya çıktıkları kolaylıkla tespit edilebilir.

Bölünerek ortaya çıkan partilerin temel motivasyon kaynağının ise ideolojik farklılaşmalarda değil; parti elitlerinin kişisel anlaşmazlıklarında ve hizipler arasındaki çıkar çatışmalarında yattığı söylenebilir. 

Türkiye'de siyasi partilere ilişkin olarak yapılabilecek bir diğer önemli tespit ise, lider-parti ilişkisi üzerinedir.

Günümüz Türkiye'sinde siyasi partilere genel çerçeveden bakıldığında "Lider Partileri" ve "İdeoloji Partileri" olarak bir ayrım ortaya koymak mümkündür.  

CHP, HDP, Saadet Partisi gibi (ağırlıklı olarak) siyasal tutum ve ideolojik tezler üzerine inşa olunan partilerde önde olan lider değil, partinin kurumsal kimliğidir yani kendisidir.

Lider partileri ise kurucu liderin kişisel karizması üzerine inşa edilen partiler olarak tanımlanabilir.

Bu partilerde ideolojik tutumlar daha belirsiz/renksiz kalmakta ve esas olarak partinin siyasal söylemlerinde liderin karizmatik özellikleri ve yüksek kabiliyeti vurgusu öne çıkartılmaktadır. 


Türkiye'de siyasi tarihe bakıldığında, lider partileri arasında, iktidar olmayı başarabilenlerin sayısının çok sınırlı olduğu belirtilmelidir.

Örneğin Demokrat Parti ve AKP iki önemli örnek olarak sayılabilir.


Peki, bir partiden bölünerek ortaya çıkan lider partilerinin bazıları başarılı olabilirken, diğerlerinin kısa sürede yok olup gitmelerinin temel sebebi ne olabilir?

Bu soruya verilebilecek muhtemel yanıtların bir köşe yazısının hacmine sığması mümkün değil.

Ancak en önde gelen cevap olarak şu söylenebilir: 

Bölünerek ortaya çıkan bir lider partisinin başarılı olması temel olarak, topluma yeni bir kimlik ve yeni bir hikâye sunabilmesine sıkı sıkıya bağlıdır.

Bir başka ifadeyle, içinden koptuğu partiden yani "eski" olandan farkını soru işaretlerine yer bırakmaksızın açık etmesi, topluma özgün bir kimlik sunabilmesi ve yeni bir siyasi odak oluşturabilmesi, bir çekim merkezi haline gelebilmesi için kritik önemde olan kıstaslardır.

Bu bağlamda, içinden çıktığı partinin siyasal tutum ve tezlerini devam ettirerek onun toplumsal tabanıyla sınırlı kalmak yerine; tabanını genişletecek fikirsel dönüşümleri gerçekleştirmek, yeni olduğunun nişanesi olarak farklı gelenekleri temsil eden yeni yüzler ortaya çıkartmak ve böylece seçmenleri eskinin devamı olmadığına ikna etmek, yeni bir umut dalgası yaratabilmenin ve güçlü bir rüzgâr estirebilmenin ön koşulları olarak sıralanabilir.

Aksi taktirde, seçmenin "aslı varken surete bakılmaz" sözüyle uyumlu hareket etmesi kuvvetle muhtemel olacaktır.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU