G7 zirvesi hazırlıklarına harcanan para israf, toplantılar uzaktan yapılamaz mı?

Janet Street-Porter, "Çevreye etkisinden tutun da üç gün boyunca etrafta sürüklenen eşlerin boşa giden yeteneklerine kadar elbette daha iyi bir yol olmalı, değil mi?" diye soruyor

Boris Johnson, eşi Carrie Johnson'la (Reuters)

Önümüzdeki hafta gerçekleşecek G7 zirvesi ufukta görünürken*, Başbakan Boris Johnson'ın yeni eşi Carrie Johnson'ın rolüne dair ortalıkta bir sürü tahmin dolaşıyor. Zeki ve özellikle çevre sorunları konusunda duyarlı bir kadın olduğuna eminim ama umarım (bu seferlik) fikirlerini kendine saklar.

Aslına bakarsanız, bu güçlü ülkelerin liderlerinin eşleri neden zirveye gidiyor ki? Üç gün boyunca birbirlerinden ayrı kalamazlar mı?

2021'de bu tamamen lüzumsuz görünüyor. Güvenlik israfı. Konaklama, yemek ve seyahat gibi bütün o refakatçi masraflarından bahsetmiyorum bile. Bu etkinliklerin gerçekten bir video konferansla halledilemeyecek herhangi bir sonuca ulaşıp ulaşmadığını merak eden sadece ben miyim?

Bunun yerine liderler, Cornwall'ın batısındaki narin ve çok güzel bir yerde, "toplantı bölmeleri" oluşturmak için çoktan bir sürü ağaç kesip sahilin önündeki araziyi temizlemiş ve inşaata başlamadan önce planlama izni almaya dahi başvurmamış bir otelde gezegenin kurtuluşunu tartışmak için buluşmaya milyonlar harcıyor. Carbis Bay oteli 2018'de aynı yerde üç yatak odalı pansiyonlar inşa etmek için başvurup reddedilmişti. Şimdi onların geçmişe yönelik "toplantı bölmeleri" başvurusunun konferans sona erene kadar duyulması pek de mümkün değil. Bunu telafi edemezdiniz.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Otel zaten her türlü olanağı sağladığı için seçildiğinden bu "bölmelerin" bu kadar önemli olmasına şaşırabilirsiniz. Yerel halkın bir kesiminin ateş püskürmesine şaşırmamalı. Aylarca süren tecridin ardından haziran ayı bol kazançlı bir tatil sezonunun başlangıcına işaret ederken St. Ives'e giden ana yol da dahil koca bir alan liderler kendilerini güvende hissetsin diye kapatılacak. Falmouth'ta ziyaretçilerin ilgisini çeken popüler Denizcilik Müzesi kapatılıyor ve bir medya merkezine dönüştürülüyor. Bu pahalı geziler hakkında yıllarca yapılan eleştirilerden sonra hükümettekiler sağır mı?

Bu da beni Carrie'nin oynamasını beklediğimiz role getiriyor. Geleneksel olarak liderlerin eşleri turistlerin ilgisini çeken yerel mekanları gezer, saygın restoranlarda yemek yer ve el sanatları merkezlerini ve müzeleri ziyaret eder. Carrie, Jill Biden'ı ve diğer liderlerin eşlerini Poldark dizisinin çekildiği kalay madenlerine götürebilir. Eden Projesi'ni ziyaret edebilir ve mükemmel Porthminster Beach Kafe'de öğle yemeği yiyebilirler. Ama neden bunlarla uğraşsınlar ki? Cornwall muhteşem ama yerel halkın ev satın almaya gücü yetmediği ölçüde turist dolu. Ve seyahat kısıtlamaları nedeniyle her pansiyon ve tatil evi sonbahar sezonuna kadar tamamen dolu.

Gerçek bir çevreci, bir yıldır tatile gitmeyi bekleyen birine yer açmak için Cornwall'a zorunlu olmayan bir ziyareti rafa kaldırmayı düşünebilir. Peki ya bu eşleri etrafta gezdirirken ortaya çıkacak salımlar? Yoksa çevre dostu, elektrikli scooterlarla mı geziyorlar?

Her gece ziyafet çekmenin doğurduğu atık miktarı da hatırı sayılır olacaktır. Sahilde tek kullanımlık tabak ve çatal bıçaklarla çevre dostu bir piknik yapacaklarından şüpheliyim.

Basının bir kısmı kadın eşlerin ne giyeceğine kafayı çoktan taktı. Bu hafta Downing Sokağı'nı ziyaret eden üst düzey modacıların görüntüleri de daha şimdiden etrafta dolaşıyor. Carrie gardırobunun tamamını kiralasa bile, geri dönüşüm hakkında doğru mesajlar gönderse de fotoğraf randevuları için bir elbise askısından biraz daha fazlası olarak görülmesi yine de iç karartıcı.
 


Liderlerin eşlerinden nasıl bir rol oynamalarını bekliyoruz? Carrie'nin siyasi bir halkla ilişkiler uzmanı olarak bir kariyeri vardı, o zaman ondan Amerika Birleşik Devletleri Başkanı'nın yanına oturup bizim adımıza konuşulanlara kulak misafir olmasını mı bekliyoruz? Eskiden başarılı bir halkla ilişkiler uzmanı olan Sarah Brown'ın bu karşılaşmaları yönetmede çok yetenekli olduğu söyleniyordu ama bu rol kesinlikle onun kayda değer yeteneklerinin boşa harcanması demekti.

Gerçek şu ki liderlerimizin kadın eşlerini, çoğu son derece eğitimli ve kendi alanlarında başarılı olduğunda dahi hâlâ 1950'lerin ev kadınları gibi görüyoruz. Jill Biden, kocası başkanken bile öğretmen olarak kariyerine devam etmeye büyük önem vermesiyle biliniyor, peki bunu yapması için ona zaman ve alan tanınacak mı? Daha şimdiden Atlantik'in öte tarafındaki Carbis Koyu'na ve ardından Kraliçe'yle geleneksel görüşme için Windsor Sarayı'na sürükleniyor.

Carrie'ye evliliğinde mutluluklar dilerim ama feminist bir perspektiften bakarsak çiftin bir katedralde Katolik bir törenle evlenmeyi seçmesiyle işler pek de iyi başlamadı. Başbakan bir Katolik olarak vaftiz edilmiş ama hayatını bir Anglikan olarak yaşadı, iki kez evlenip boşandı, evlilik dışı çocuk sahibi olmasından bahsetmiyorum bile.

Katolik kodamanların önceki Anglikan evlilikleri "geçersiz" saydıkları için bu evliliğin kilisede gerçekleşmesine izin verdiği söylendi. Bu, Johnson'ın eski (ve uzun zaman acı çekmiş) eşlerine ve Papa'nın gözünde gayrimeşru sayılması gereken çocuklarına korkunç bir mesaj gönderiyor. Aynı zamanda evliliklerini iptal edememeleri halinde kilise düğününden men edilen binlerce sıradan, boşanmış çiftin hor görüldüğünü de gösteriyor. Peki ya “Tanrı günahı kutsamaz” denilen eşcinsel çiftlere ne demeli?

Bana kalırsa Katolik bir düğün seçmek, birçok yurttaşı eşcinsel ilişkiler yaşayan, ağırlıklı olarak Anglikan bir ülke için empati eksikliği gösteriyor.

Carrie gerçekten modern bir kadın olduğunu göstermek istiyorsa Carbis Koyu'nu boş vermeli ve Papa'ya, onu eşcinsel evliliği tanımaya ve diğer çiftlerin de kendi yararlandığı imtiyazlardan yararlanmasına izin vermeye çağıran bir mektup yazmalı.

Bu arada belki de G7 basın ofisi davet edilen herkese evlerinde kalmaları için yalvaran bir mesajla birlikte Poldark'ı indirecekleri bir link, Leach marka seramik bir kupa ve Eden Projesi'nden bir tohum paketi gönderebilir.

Ne de olsa, (Boris) hepimize "gerekli" veya "iş için" olmadığı sürece seyahat etmememizi söyledi.

*G7 Zirvesi'nden önce 5 Haziran 2021 tarihinde yazılan bu yazıyı güncelliğini kaybetmediği için yayımlıyoruz.



https://www.independent.co.uk/independentpremium/voices

Independent Türkçe için çeviren: İrem Oral

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU