New York Barosu'na kayıtlı bir avukat olarak meslek hayatıma başladıktan sonra kendimi New York'un seçim atmosferinin içinde buldum.
Zohran Mamdani'nin seçim kampanyasında gönüllü olarak görev aldım.
Kampanya sürecinde vaatlerini dinledim, seçmenlerle birebir temas ettim, kapı kapı dolaşarak Mamdani'nin projelerini anlattım.
Kimi vatandaşlar ilgiyle yaklaştı, kimisi aramıza gönüllü olarak katıldı, kimisi ise tepki gösterip bizi apartmandan uzaklaştırdı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Ancak bu süreç, New Yorkluların siyasi eğilimlerini, Mamdani'nin neden yüksek oy aldığını ve ön seçimi nasıl kazandığını anlamamı sağladı.
Mamdani'nin oy oranı kısa sürede yüzde birlerden yüzde 47'lere yükseldi.
Yaklaşık 1 ay sonra yapılacak seçimlerde New York'un ilk Müslüman belediye başkanı olma ihtimali oldukça yüksek görünüyor.
Anketlerde yüzde 47 civarında seyreden oy oranıyla en yakın rakibi olan eski vali Cuomo'nun yaklaşık 13 puan önünde bulunuyor.
Cuomo, geçmişte oldukça popüler bir isim olmasına rağmen, yaşadığı skandallar nedeniyle kamuoyunda ciddi bir güven kaybı yaşadı.
Buna karşın, kimsenin tahmin etmediği şekilde Zohran Mamdani ön seçimi farkla kazandı.
Peki, nasıl oldu da Yahudi nüfusun yoğun olduğu, Wall Street gibi kapitalizmin merkezi konumundaki New York'ta bir Müslüman ve sosyal eğilimli bir aday bu kadar güçlü bir destek kazandı?
- Birinci neden, Mamdani'nin halkla doğrudan temas kurması ve onların gerçek sorunlarını dinlemesiydi. Sürekli sokakta, halkın arasında yer aldı. Vaatlerini tamamen ekonomik temeller üzerine kurdu. Ulaşımı ücretsiz hale getirmek, halk marketleri ve restoranları açmak, çocuklara yönelik sağlık hizmetlerini geliştirmek, zenginleri daha fazla vergilendirerek düşük gelirli kesimlerin yaşam koşullarını iyileştirmek gibi somut hedefler sundu. Kendisine yöneltilen eleştirilere fazla girmeyip, sürekli olarak ekonomik sorunlara dönmesi dikkat çekti.
- İkinci neden, Demokrat Parti içinde Bernie Sanders'ın temsil ettiği sosyal politikaları benimseyen kesimin giderek güçlenmesi oldu. Mamdani de bu çizgiye yakın bir aday olarak özellikle gençler arasında popüler hale geldi. Parti içinde geleneksel kanadı temsil eden Biden, Kamala Harris ve Obama gibi isimlerin politikaları beklenen etkiyi yaratmayınca, Demokrat seçmenler alternatif bir söyleme yöneldi.
- Üçüncü olarak, Mamdani'nin geçmişinde seçmen nezdinde tartışmalı bir noktanın bulunmaması da önemli bir avantaj sağladı. Rakiplerinin aksine herhangi bir yolsuzluk, skandal veya kamu güvenini sarsacak olayla ilişkilendirilmedi. En fazla geçmişte rap müziğiyle ilgilenmiş olması gündeme getirildi, ancak bu durum genç seçmenler arasında sempati bile kazandırdı.
Mamdani'nin bir diğer başarısı ise, sosyal medyayı etkin biçimde kullanması oldu.
Kampanya mesajlarını doğrudan halkla paylaşarak büyük bütçelere gerek duymadan geniş bir kitleye ulaştı.
Tüm bu unsurlar birleştiğinde, ekonomik sorunlara odaklanan, dijital çağın araçlarını etkin kullanan, temiz bir geçmişe sahip ve halkın dilinden konuşan bir siyasetçinin günümüz kent siyasetinde nasıl hızla yükseldiğini görmek mümkün.
New York gibi kapitalizmin merkezinde, sosyal politikaları savunan bir Müslüman adayın belediye başkanlığı yarışında öne çıkması, Amerikan siyasetinde yeni bir dönemin işareti.
*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish