ABD Başkanı Trump: Yeni bir Orta Doğu oluşturuluyor, Orta Doğu'nun altın çağı başlıyor

ABD Başkanı Trump: Yeni bir Orta Doğu oluşturuluyor, Orta Doğu'nun altın çağı başlıyor

Fotoğraf: AP

Trump, “Yeni bir Orta Doğu oluşturuluyor. Bu sadece savaşın sonu değil, terör çağının sonu” dedi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da Trump’a hitaben, “Birlikte bu barışı gerçekleştireceğiz” ifadelerini kullandı. Trump'ı konuşması sırasında protesto eden iki kişi parlamentodan çıkarıldı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

ABD Başkanı Donald Trump, bugün Gazze ateşkes planının ilk aşamasının uygulanmaya başlaması nedeniyle İsrail’e ziyarette bulundu ve İsrail parlamentosu Knesset'te bir konuşma yaptı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Trump'a, Knesset’te konuşma yapmadan önce “altın güvercin” hediye etti. Trump, İsrailli rehinelerin aileleri ve yakınlarıyla da bir araya geldi.

Trump, 2,5 dakika ayakta alkışlandı

Daha sonra İsrail Parlamentosu Knesset’e geçen Trump, İsrailli milletvekilleri tarafından yaklaşık 2,5 dakika ayakta alkışlandı. Trump, Başkanlık kürsüsünde Knesset Başkanı Amir Ohana ve İsrail Cumhurbaşkanı İzak Herzog ile beraber oturdu.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Savunma Bakanı Pete Hegseth, ABD Orta Doğu Temsilcisi Steve Witkoff, ABD’nin İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee ve Trump’ın damadı Jared Kushner de “Gazze ateşkes görüşmeleri ve rehinelerin geri dönmesi konusundaki çabalarından dolayı” alkışlandı.

Netanyahu: Donald Trump, İsrail Devleti’nin Beyaz Saray'da sahip olduğu en büyük dosttur

Knesset’te ilk olarak İsrail Başbakanı Netanyahu, konuşma yaptı. Netanyahu konuşmasında, “Trump’a Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması ve büyükelçiliği buraya taşıması nedeniyle” teşekkür etti. Netanyahu ayrıca, Golan Tepeleri üzerinde İsrail’in egemenliğini tanıması, Birleşmiş Milletler’de İsrail aleyhindeki karar ve söylemlere karşı durması, 2020’de İran nükleer anlaşmasından çekilmesi ve İsrail’in askeri operasyonlarını desteklemesi nedeniyle de Trump’a teşekkürlerini iletti.

Netanyahu, “Arkadaşlar, bu sadece kısmi bir örnek. Ama defalarca söylediğim şeyi doğrulamak için yeterli. Donald Trump, İsrail Devleti’nin Beyaz Saray'da sahip olduğu en büyük dosttur. Hiçbir Amerikan başkanı İsrail için sizden daha fazlasını yapmadı” diye konuştu.

“Sayın Başkan, birlikte bu barışı gerçekleştireceğiz”

Trump’ın önerisiyle Gazze ateşkes anlaşmasının gerçekleştirildiğine değinen Netanyahu, “Bu öneri, tüm rehine vatandaşlarımızı evlerine getiren, tüm hedeflerimizi gerçekleştirerek savaşı sonlandıran bir öneri. Bu öneri, bölgemizde ve ötesinde tarihi bir barışın kapısını aralayan bir öneri” ifadelerini kullandı.

“Sayın Başkan, siz bu barışa kararlısınız. Ben de bu barışa kararlıyım. Ve birlikte Sayın Başkan, bu barışı gerçekleştireceğiz” diyen Netanyahu, şöyle konuştu:

Bunu daha önce de başarmıştık; Abraham Anlaşmaları’nda başardık ve tekrar başaracağız. Sayın Başkan, bugün Yahudi takvimine göre iki yıllık bir savaş sona eriyor. Bu savaş, Simhat Torah adlı Yahudi festivalinde, 7 Ekim’de başlamıştı. 7 Ekim’i unutmayın. Hamas’ın binlerce teröristinin kasabalarımıza nasıl saldırdığını hatırlıyoruz. Hamas’ın soğukkanlılıkla katlettiği bin 200 kişiyi hatırlıyoruz; bunlar arasında onlarca Amerikalı vardı.

“İran’ın nükleer silah ve balistik füze programından büyük ölçüde geri çekildiğini” söyleyen Netanyahu, “İsrail Devleti’ni ve İsrail ordusunu kurduğumuzda bir söz verdik: Bir daha, bir daha asla düşmanlarımıza karşı savunmasız olmayacağız. Bu kararlı güç, sadece hayatta kalmamızı sağlamakla kalmaz; geleceğimizi ve barışı da güvence altına alır. Bu savaş için yüksek bir bedel ödedik. İsrail güçlüdür ve İsrail burada kalacak” dedi.

“Bölgedeki Arap ülkeleriyle ve bölge dışındaki Müslüman ülkelerle yeni barış anlaşmaları yapabiliriz”

 “Kalan rehine vatandaşların evlerine dönmesinin tarihi bir gün olduğunu” belirten Netanyahu, “Savaşın başında tüm rehineleri eve getireceğime söz verdim. Bugün, Başkan Trump’ın kararlı desteği ve İsrail askerlerinin cesareti sayesinde bu sözü yerine getiriyoruz” ifadelerini kullandı.

Trump’a hitaben “Abraham Anlaşmaları’yla birlikte yürüttüğümüz yolda sizinle yürümeye devam etmeyi sabırsızlıkla bekliyorum” diyen Netanyahu, konuşmasına şöyle devam etti:

Bölgedeki Arap ülkeleriyle ve bölge dışındaki Müslüman ülkelerle yeni barış anlaşmaları yapabiliriz. Abraham’ın çocukları birlikte daha iyi bir gelecek inşa etmek için çalışacak. Bu gelecek, medeniyeti barbarlığa karşı, ışığı karanlığa ve umudu karanlığın ruhuna karşı birleştirecek. Başkan Trump’ın liderliğiyle bunun, insanların düşündüğünden çok daha hızlı gerçekleşeceğine inanıyorum. İsrail Başbakanı olarak, bizimle barış arayanlara elimi uzatıyorum. Kimse İsrail halkından daha çok barış isteyemez. İsrail, her zaman kendini savunmada tetikte kalacak.

Ayrıca Netanyahu, Trump’a İsrail’in en yüksek ödülü olan İsrail Ödülü’nü takdim etmek istediğini açıkladı ve Nobel Barış Ödülü’nü de ilerleyen süreçte alacağına inandığını belirtti.

Trump: Karanlık ve esaret dolu iki zorlu yılın ardından, 20 rehine geri dönüyor

Daha sonra konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıkan Donald Trump, “Karanlık ve esaret dolu iki zorlu yılın ardından, 20 cesur rehine ailelerinin muhteşem kucaklamasına geri dönüyor ve bu muhteşem bir şey” dedi.

Trump, şöyle konuştu:

Bu başarı için tüm ülkelerin ve bir araya gelerek rehine konusunda baskı yapanların büyük katkısına sonsuz minnet duyuyorum. İş birliği çok önemliydi ve birlikte çalışacağız. Ayrıca, neredeyse herkesin imkânsız dediği bir şeyi başarmamıza değerli yardımları olan birkaç büyük Amerikalı vatanseveri de teşekkür etmek istiyorum. İnsanlar, ‘Zamanınızı boşa harcıyorsunuz’ dediler. Ama biz boşa harcamadık çünkü yetenekli insanlarla çalışıyoruz. Ülkenizi seven, bölgeyi seven dost insanlarız. Bu sadece savaşın sonu değil aynı zamanda terör çağının sonu inanç ve umut çağının yeniden başlangıcı. Yeni bir Orta Doğu oluşturuluyor.

Arap ve İslam dünyasına teşekkür etmek istiyorum. Hamas'ı ikna ettiler ve harika bir galibiyet yaşandı barış adına. Şu an çok sıra dışı bir zamandan geçiyoruz. Nesiller sonra bugün her şeyin daha iyiye gitmeye başladığı an olarak hatırlanacak. Orta Doğu'nun altın çağı başlıyor diyebilirim. Tüm bu ülkelerin barış için ortak olarak birlikte çalışması, İsrail ve dünya için inanılmaz bir zafer.

Şimdi, önceki dönemlerimizden daha güçlü bir orduya sahibiz çünkü ilk dönemimde ordunun her yönünü tamamen yeniden inşa ettim. Ama sizce biz, sekiz savaşı sekiz ayda çözdük mü? Şimdi, bu savaşı da dahil ediyorum, eğer sorun değilse. Sonra insanlar, ‘Vay canına, bu hızlı oldu’ diyor. Çünkü dün yedi diyordum, şimdi sekiz diyebilirim. Rehineler geri döndü. Ama sekiz savaşı sekiz ayda çözdüğünüzde, bu demektir ki savaş istemiyorsunuz.

“Ürettiğimiz silahların birçoğunu İsrail’e de verdik”

Trump, ABD’nin “dünyanın tarihindeki en büyük ve en güçlü orduya” sahip olduğunu söyleyerek, ordunun yeniden inşa edilmesinden duyduğu gururu dile getirdi. Trump, sahip olunan silahların gücünün ve yıkıcılığının farkında olduğunu, ancak gerektiğinde bu gücün kullanılmasının zorunlu olduğunu vurguladı.

Trump, “Bizim sahip olduğumuz silahları kimse hayal bile etmedi. Tek umdukları, bunları asla kullanmak zorunda kalmamamız” ifadelerini kullandı. Ordunun güçlendirilmesinin kendisi için hem gurur kaynağı hem de rahatsız edici yönleri olduğunu belirten Trump, “Bazı silahları sevmiyorum çünkü güç seviyeleri inanılmaz derecede yüksek, çok tehlikeli, çok yıkıcı. Ama yapmamız gerekeni yapıyoruz” dedi.

ABD’nin dünyanın en iyi silahlarını ürettiğini ve bunların büyük miktarda bulunduğunu söyleyen Trump, “Doğrusunu söylemek gerekirse, bunların birçoğunu İsrail’e de verdik” açıklamasında bulundu. Trump, Netanyahu ile silah talepleri konusunda sık sık görüştüklerini anlatarak, “Bibi (Netanyahu), bana defalarca telefon etti: ‘Bana şu silahı verebilir misin?’ Bazılarını daha önce hiç duymamıştım. ‘Bibi, onları ben yaptım zaten’ dedim. ‘Onlar en iyileri’” diye konuştu.

“Bu sayede İsrail güçlü ve kudretli hale geldi ve bu da sonunda barışı getirdi”

Trump, İsrail’in bu silahları etkin kullandığını vurgulayarak, “Bunu bilmek ve kullanmak da önemli. Ve siz açıkça onları çok iyi kullandınız. İşte bu sayede İsrail güçlü ve kudretli hale geldi ve bu da sonunda barışı getirdi. Barışı getiren şey buydu” ifadelerini kullandı.

Trump, “Orta Doğu’nun ve İsrail’in üzerinden büyük bir kara bulutu kaldırdık. Buna yardımcı olmak benim için bir onurdu” dedi.

“Rusya işini de halletmemiz gerekiyor”

Trump, Steve Witkoff’a seslenerek, “Rusya işini de halletmemiz gerekiyor. Önce onu bitirmeliyiz. Uygunsa Steve, önce Rusya’ya odaklanalım, tamam mı? Halledeceğiz” diyerek, Rusya-Ukrayna arasındaki savaşın da son bulmasına ilişkin çalışmaları sürdüreceklerine işaret etti.

“İsrail, bizim desteğimizle, askeri güç yoluyla kazanabileceği her şeyi kazandı, kazandınız” diyen Trump, “Şimdi ise teröristlere karşı savaş alanında elde edilen bu zaferleri, tüm Orta Doğu için barış ve refahın nihai ödülüne dönüştürme zamanı geldi. Artık emeğinizin meyvelerini toplamanızın vakti geldi” şeklinde konuştu.

“İbrahim Anlaşmaları’na erken katılan dört ülke var”

Trump, sözlerine şöyle devam etti:

Şunu da söyleyebilirim ki, İbrahim Anlaşmaları’na erken katılan dört ülke var. Hepiniz bana bir iyilik yapmış olursunuz ve bunu birazdan diğer dostlarıma da söyleyeceğim. Hepinizi İbrahim Anlaşmaları’na katılmaya davet ediyorum. Hep birlikte olmalıyız. Her şeyi tamamlayabiliriz. Buna karşılık, farklılıklarını bir kenara bırakıp kadim ayrılıkları aşan, diyalog ve etkileşim yoluna giren ülkeler ise artık bölgenin en başarılıları arasında. İsrail’le iyi geçiniyorlar ve çok iyi durumdalar.

“ABD ve İsrail, İran’la barış içinde yaşamak istiyor”

Donald Trump ayrıca, “ABD ve İsrail’in, İran’la barış içinde yaşamak istediğini” de vurguladı ve “İran’la bir barış anlaşması yapılabilirse harika olur” dedi.  İran’a  “Hazır olduğunuzda biz de hazırız. Bu, İran’ın vereceği en iyi karar olacak” diye seslenen Trump, “İran ve rejimi için dostluk ve iş birliği eli açık. Bu bölge için İran liderlerinin teröristleri reddetmesi, komşularını tehdit etmeyi bırakması, militan vekillerini finanse etmeyi kesmesi ve nihayetinde İsrail’in var olma hakkını tanımasından daha fazla iyilik yapacak hiçbir şey yoktur. Bunu yapmalısınız" ifadelerini kullandı.

"Belki Bibi'ye bir af verirsiniz"

Trump ayrıca, İsrail Cumhurbaşkanı Herzog'tan hakkında "yolsuzluk" davası görülen Netanyahu lehine "af" isteyerek, "Belki Bibi’ye bir af verirsiniz" diye sordu.

Konuşmasının sonuna doğru Trump, "Şimdi mirasımıza layık bir gelecek inşa edeceğiz. Bu bölgedeki tüm insanların gurur duyabileceği bir miras bırakacağız" diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

Yeni dostluk, iş birliği ve ticaret bağları, Tel Aviv’i Dubai’ye, Hayfa’yı Beyrut’a, Kudüs’ü Şam’a, İsrail’i Mısır’a, Suudi Arabistan’ı Katar’a, Hindistan’ı Pakistan’a, Endonezya’yı Irak’a, Suriye’yi Bahreyn’e, Türkiye’yi Ürdün’e, Birleşik Arap Emirlikleri’ni Umman’a ve Ermenistan’ı Azerbaycan’a bağlayacak ve yakın zamanda çözdüğüm bir başka savaş daha var. Burada, tüm dünyanın ruhsal ve coğrafi merkezinde, umut, uyum, fırsat ve mutluluğun hüküm sürdüğü bir yer olacak. İşte sizlersiniz. İsrail, Amerika ve Orta Doğu’nun tüm ülkeleri yakında her zamankinden daha güvenli, daha güçlü, daha büyük ve daha refah içinde olacak.

ANKA

DAHA FAZLA HABER OKU