NATO'nun çok tuhaf basın toplantısında "Baba" Trump, açıklama üstüne açıklama yaptı

NATO'nun yeni altın çocuğu, pazartesi sabahı (14 Temmuz) ABD Başkanı Trump'ın zihninde sözlü bir tura çıktı

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, hazirandaki son toplantıda ABD Başkanı Donald Trump'a şakayla karışık bir şekilde "baba" diye hitap etti. Bir ay sonraysa ikili, "babanın" Beyaz Saray'ında bir araya geldi (AFP)

Lahey'de haziranda düzenlenen NATO zirvesinde, Hollanda Başbakanı ve NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Donald Trump'a "baba" diye hitap ettiğinde olaylar Ödipal bir hal aldı. Bu sözler, Trump'ın İran ve İsrail'i okul bahçesinde kavga eden yaramaz çocuklara benzetmesinin ardından geldi ve Rutte, "Babanın bazen onları durdurması için sert bir dil kullanması gerekir" diye espri yaptı.

Trump da doğal olarak bunu sahiplenip gazetecilere "O bunu gerçekten sevgiyle söyledi: 'Baba, sen benim babamsın'" dedi.

Rutte daha sonra, Trump'a aslında baba demediğini, sadece Amerikan liderliği hakkında bir metafor kullandığını açıklığa kavuşturmaya çalıştı. Beyaz Saray ise bu nüansı tamamen görmezden geldi ve işi iyice abartarak, Usher'ın "Hey Daddy (Daddy's Home)" şarkısı eşliğinde Trump'ın NATO ziyaretinden bir video montajını şu mesajla yayımladı: 

Baba eve döndü... Hey, hey, hey, baba.

Harambe'yi öldürdüğümüz için Temmuz 2025'te yaşadığımız gerçeklik budur. Ve bugün (14 Temmuz) Rutte ve Trump, Rusya'yla Ukrayna arasında devam eden savaşı görüşmek üzere "Baba'nın" Beyaz Sarayı'nda bir araya geldi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

İki lider kamuoyu önüne çıkmadan önce birçok söylenti yayıldı. ABD Başkanı'nın Vladimir Putin'e karşı sabrının tükendiği söyleniyordu (Trump, daha önce Beyaz Saray bahçesindeki bir basın toplantısında Rus lider için "Güzel konuşuyor ama akşam olduğunda herkesi bombalıyor" diyerek "Orada küçük bir sorun var ve bundan hoşlanmıyorum" ifadelerini kullanmıştı). Siyasi aktivistleri hapse atması ve protestoları yasaklamasıyla tanınan Rus diktatörün aslında çok da iyi biri olmaması "herkesi şaşırtmış" gibiydi. Senato'nun kötü kızı Lindsey Graham'a göre Trump buna "gerçekten çok sinirlenmişti."

Ve sonra, saat 11:00'de başlayan basın toplantısında Trump'ın en bilindik numaralarının hepsi sahnedeydi: tuhaf iltifatlar, bombastik milliyetçilik, Gazze'deki gayrimenkuller hakkında rastgele yorumlar, dünya liderlerine yarı romantik övgüler, Demokratların seçimleri çaldığına dair suçlamalarla Joe Biden'a yönelik takıntılı ve tekrar eden hakaretler.

Özetle: Beklendiği gibi Amerikan silahları biraz karmaşık bir yöntemle Ukrayna'ya gönderilecek ve masrafları Avrupa karşılayacak. Putin’i müzakere masasına yeniden oturtmak amacıyla, Rus malları ve petrolü satın alan ülkelere yönelik büyük ikincil yaptırımlar 50 gün içinde yürürlüğe girecek.

Trump, "Rusya'dan hiç memnun değiliz, yani ben değilim" dedi, ardından da Ukrayna'daki durum için "Bu benim değil Biden'ın savaşı" ifadelerini kullandı. Birkaç dakika sonra da alakasız şekilde Rutte'ye dönüp "Mark çok saygı duyulan, yakışıklı bir genç adam" dedi ve onun "inanılmaz bir kariyere" sahip olduğunu söyledi.

Çok saygı duyulan, yakışıklı genç adam Rutte (kendisi 58 yaşında), Trump'ın giderek tutarsız hale gelen konuşmasına başını sallayarak eşlik etti. Bu sırada Trump, Hindistan ve Pakistan arasında olası bir nükleer savaşı şahsen durdurduğunu, Ruanda'yla yürüttüğü diplomasinin Afrika'yı değiştirdiğini belirtti. Ayrıca Gazze Şeridi'nin "şimdiye kadar yapılan en kötü gayrimenkul anlaşması" olduğunu çünkü "onların [muhtemelen İsrail'i kastediyor] okyanus kıyısındaki mülkü terk ettiklerini" söyledi. Sözümona "Altın Kubbe'nin" inşasına başlandığını ifade ederken, sıra Putin'e gelince de "Ben onun gözbebeğiydim" dedi. 

Bir ara da "Nil Nehri'nde su olması güzel bir şey" dedi, Rutte de başını bilgece sallamaya devam etti.
 


Şimdiye kadar Trump ve onunla dostane ilişkilerini sürdürmek isteyen dünya liderlerinin bir araya geldiği birçok Beyaz Saray basın toplantısı gördük. Basın toplantısı diyorum ama aslında bu, art arda birçok kişinin Trump'ın yanında oturup ona karşı çıkmadan yeterince uzun süre gülümsediklerinde, ABD Başkanı'nın saçma sapan konuşmalarını sürdüreceğini ve bu saçmalıkların bir kısmının kaçınılmaz olarak kendilerine bulaşacağını fark etmesinden ibaret. 

Trump, Rutte'yle basın toplantısının sonunda soruları yanıtlamaya başladı ve açıklamaları, Biden'ın otomatik kalem (autopen; imza atmaya yarayan mekanik bir cihaz –çn.) kullanımı hakkında uzun bir monoloğa dönüştü. Bir noktada Rutte'ye "Umarım bu konuda beni desteklersin" dedi ve bir yıl önce Amerika'nın Biden yüzünden "öldüğünü" ama artık "dünyanın en canlı ülkesine" dönüştüğünü iddia etti.

Rutte tekrar başını salladı.

Kapanışta Baba, Rutte'yi "yıldız" diye niteleyip ödüllendirdi. Bunun Ukrayna'yla yeni bir silah anlaşması, küresel çapta gümrük vergileri ve binlerce masum insanın öldürülmeye devam ettiği bir çatışma hakkında son derece ciddiyetsiz bir yaklaşım olduğunu düşünüyorsanız kesinlikle haklısınız – ve kesinlikle gerçeklikten kopuksunuz. Çünkü modern diplomasi bu bebeğim. Putin gitti, NATO geldi ve Donald'ın artık yeni bir gözdesi var. 

Vlad yeniden onun gözüne girmek istiyorsa İstanbul'a geri dönüp bir daha sömürgeci bir istilaya kalkışmayacağına söz vermesi gerekecek.
 

independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Yasin Sofuoğlu

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU