Arjantin'de kökten değişimin ilk izlenimleri: Acı reçete, enflasyon, resesyon, torba yasa ve kararnameler

Emre Tirakioğlu Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: Robayo/AFP

2024 yılı ile beraber devlet başkanlığı görevinin ilk ayını yaşayan Javier Milei kökten değişimi kısmen başlattı.

Aldığı kararname kararları, eyaletlere ayrılan bütçelerde büyük kısıtlamalara gitmesi, koalisyon kurduğu merkez sağ milletvekilleri ile sıkça görüş ayrılığına düşüp sosyal medya üzerinden kavga etmeleri gibi birçok farklı gelişme ile başta Başkan Milei olmak üzere hükümet yetkilileri kendini devamlı gündemde tutmayı başarıyor. 

Yürütme ve yasama organlarında kökten değişimler, kanun değişiklikleri, yürütme organının sınırları mecliste ve medya organlarında tartışılırken diğer yandan sokakta durum vahim derecede.

Yaklaşık 150 Amerikan doları civarına düşen asgari ücretin güncellenmiyor olması yetmezmiş gibi, resmi dolar kurunda devalüasyona gidilmesi (yaklaşık 350'den 875'e) ile beraber akaryakıt, ulaşım, enerji gibi devletin tarifeleri belirlediği ve bazılarını da sübvanse ettiği bütün fiyatlara neredeyse aynı derecede etki etti.

Kendine yetecek kadar petrolü olan bir ülke de benzinin litresinin yaklaşık 0,4 dolardan kısa bir sürede 1 dolara çıkması bütün piyasada şok etkisi oluşturdu. Halkın en mustarip olduğu husus ise gıda fiyatları oldu. 

Resmi kurda devalüasyon, petrol fiyatlarının yükselmesi derken enflasyon rakamları da iç açıcı değil.

Arjantin Ulusal İstatistik Kurumu'nun (INDEC) verilerine göre 2024 ocak ayı enflasyonu yüzde 20,6 olarak açıklanmıştı.

Şubat ayı enflasyonu ise yüzde 18'den aşağı olmayacağı öngörüsü mevcut.

Her ne kadar resmi rakamlar bunlar olsa da 2023 Aralık ayı son haftası ve şubat ayı gıda fiyatları karşılaştırıldığında bir ay içinde her şeyin fiyatının yüzde 100'den fazla yükselmiş olduğunu görüyoruz.

Yani alım gücüne baktığımızda bir Arjantinlinin bir ay içerisinde cebindeki para yüzde 100'den fazla değer kaybetmiş oldu. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Başa geldiği ilk günlerde ülkeyi kanun hükmünde kararnameler ile yürüteceğinin sinyalini veren Milei, değişikliklerinin niteliğinin ve boyutunun ortaya çıkması ile beraber hükümet ortağı olan "Juntos Por el Cambio" (Değişim için Beraber) İttifakı ile anlaşmazlığa düştü.

Merkez sağın senatörler ve milletvekilleri olmak üzere birçok kurmayının bu derece büyüklükte değişikliklerin mecliste tartışılarak kanun olarak yürürlüğe girmesi yerine kararname ile gerçekleştirilmesi, dolayısıyla yasama organı olan meclisin teğet geçilmesi kuvvetler ayrılığı ilkesi zedelediğini, dolayısıyla cumhuriyete zarar verdiğini mecliste ve çeşitli medya organlarında dile getirdiler.

Toplamda 257 milletvekilinin oluşturduğu Arjantin Ulusal Meclisi'nde Milei sadece 38 milletvekiline sahip.

Kurduğu hükümette ise bakanlarının ve sekreterlerinin de önemli bir kısmı merkez sağın üyeleri.

Milei merkez sağın desteğini kaybetmek istememiş olacak ki eleştirilere kulak verdi ve değişim isteğini bir torba yasaya dönüştürerek meclise taşıdı.

Torba Yasa "Ley Ómnibus" ekonomiden sağlığa, eğitimden işçi yasalarında, güvenlikle ilgili kanunlardan özelleştirmelere neredeyse her konuya değinen bir torba yasa.

Milei'nin "Bu torba yasadaki hiçbir madde vazgeçilemezdir ve acildir, yoksa değişim gerçekleşemez" demeçleri muhalefet tarafından ağır bir şekilde eleştiriliyor.

Özellikle özelleştirmeler, dış borcun ödenmesi için yoksulların ezilmesi ülke gündeminden bugünlerde düşmüyor ve uzun bir süre de düşmeyecek gibi duruyor. 

257 milletvekilinin oluşturduğu Temsilciler Meclisi'nden geçen "torba yasa" şimdi ise 72 senatörden oluşan Senato'dan geçmek zorunda.

72 senatörden 33 merkez sol ittifakından ama geriye kalan senatörlerin hepsi Milei'ye sempati ile bakan isimlerden oluşmuyor. O yüzden Torba yasanın geçmesi henüz çantada keklik değil. 

Haftalardır süren Torba yasa tartışmaları ve oylamaları sonucunda içeriğinde birçok madde reddedildi ve torba yasadan çıkarıldı.

Milei hükümeti her ne kadar bu duruma kızsalar da torba yasa ile geçmeyen maddeleri kararname ile yürürlüğe koyacaklarını belirttiler.

Bunların en yakın örneği geçtiğimiz günlerde torba yasadan çıkarılmasına rağmen kararname ile kapatılma kararı alınan INADI kurumu.

İspanyolca kısaltma ismi olan INADI Türkçe ismiyle Ayrımcılık, Yabancı Düşmanlığı ve Irkçılıkla Mücadele Enstitüsü.

Adalet Bakanlığı bünyesinde yer alan bu kurumu Milei hükümeti, herhangi bir işlevinin olmadığı, yaklaşık 500 memur ile devlete sadece maddi bir külfet olduğu gerekçesi ile kapatma kararı aldı. 


Başkan ile valiler arasında tartışma: Yerine göre federal yerine göre üniter

Arjantin Devlet Başkanı Milei sadece milletvekilleri ile değil aynı zamanda eyalet valileri ile de derin bir tartışma içinde.

Arjantin kamu ekonomik sisteminde neredeyse bütün eyaletlerin gelirleri merkezde toplanır ve "Gobierno Nacional" (Ulusal Hükümet) hangi eyalete ne kadar para dağıtılacağına karar verir.

Yani Arjantin Federal bir yönetim biçimine sahip olmasına rağmen işin ekonomik kısmını üniter bir biçimde yürütmektedir.

Milei başa geldiği günden itibaren eyalet valilerine bütçelerini kısmalarını ve gereksiz harcamalardan kesinlikle kaçınmalarını istemişti.

Neredeyse hiçbir eyalet valisi harcamalarını kısmamış ve aynı bütçeleri güncel rakamlar ile hükümetten talep ettiler.

Bunun üzerine Milei'nin o ilk Devlet başkanı seçildiğinde halka hitabına gündem olan cümlesi "No hay plata" (Para yok) eyalet valilerine iletildi. 

Kimi eyaletler giderlerini azaltmak adına işten çıkarmalara başladı, kimisi ise senet sistemi üzerinde çalışıyor.

Kamu çalışanlarının maaşlarının bir bölümünü "Cuasi-moneda" (Para gibi) ismini verdikleri senetler ile gerçekleştirmeyi planlıyorlar.

Yani bir nevi bir eyaletin Arjantin pesosu dışında kendi para birimi olacak, alışverişlerini ve ödemelerini bu senetler ile gerçekleştirecekler.

Arjantinli ekonomistler bu senetlerin Arjantin pesosunun yüzde 10'u kadar değerde olacağı kanaatindeler. 


Resesyon ve dolarizasyon

Yüksek enflasyon, hayatın hızlıca ve aşırı düzeyde pahalılaşması ve sonuç olarak alım gücünün ciddi oranlarda düşmesi Milei'ye oy veren vatandaşlar da dahil olmak üzere insanlarda yeni bir 2001 krizi yaşanır mı sorusunu gündeme getirdi.

IMF'nin öngörüsü Arjantin'deki resesyonun bu yıl daha da artması yönünde.

Milei yönetimi ise mayıs ayından itibaren enflasyonun düşeceği, fiyatların sabitleneceği yönünde öngörüleri mevcut.

Genel kanaat 2024 yılının Arjantin için zor geçeceği yönünde. 

Dolarizasyon hususunda Milei hızlı hareket etmemeye karar verdi.

Para politikalarında beklediklerinden daha iyi gittiklerini belirten Milei, uygun şartların oluşması durumunda 2025 yılı içerisinde dolarizasyon için Arjantin ekonomisinin hazır olacağı demecini verdi. 


Latin Amerika'nın makus talihi 

Bugün Bolivya'sından Brezilya'sına, Şili'sinden Kolombiya'sına dengeli bir para politikasına sahip bölgede birçok ülke mevcut.

Özellikle Şili örneğine baktığımızda belirli bir gelişmişliğe ulaşmış, birçok ülke ile karşılıklı uluslararası ticari anlaşmalara sahip, ekonomisi nüfusuna göre güçlü bir Latin Amerika ülkesi görüyoruz.

Kimisinin ise durumu daha farklı, tarıma dayalı bir ekonomik yapıya sahip olmaları, katma değerli, yüksek teknolojili üretime, yerli sanayiye yeterli yatırım yapmamaları bu ülkelerin yerinde saymasına vesile oluyor.

Burada Şili örneği önemlidir, çünkü Şili yüzölçümü bakımından küçük bir ülke olmasına ve bir kısmını Atacama çölleri oluşturmasına rağmen özelikle tarımda büyük ilerleme kaydetmiş ve bu sektörde iklimine uygun kaliteli ve verimli ürünler yetiştirip, bunun ihracatını gerçekleştirmektedir.

Örneğin birçok Türk baklavacısının da müşterisi olduğu dünyanın en kaliteli cevizlerinden biri Şili'de yetiştirilir. 

Ama burada Şili'yi de diğer bölge ülkelerini de içine kapsayan ortak bir problem var. O da bu ülkelerde orta sınıfın yeri çok zayıf.

En ufak krizde orta sınıf erir, kaybolur. Yani Latin Amerika'da dengeli para politikasına, dengeli bir enflasyona, dolar kuruna sahip olan ülkelerde aynı zamanda dengeli bir fakirlik mevcut. O yüzden fırsat eşitliği bu ülkelerde az. 
 


Arjantin'in Latin Amerika iş dünyasına katkısının Milei ile sonlanması ihtimali

Çoğu Latin Amerikalı aile eğer biraz imkânı varsa bir şekilde çocuklarını eğitim ve sağlık hizmetleri ucuz olan Arjantin'e gönderir, fakir ailelerin çocukları da hayatlarında bir şeyleri değiştirebilme fırsatına sahip olur.

Bugün Latin Amerika'nın birçok ülkesine gittiğinizde Arjantin'de okumuş bir doktor, mühendis, psikolog, akademisyen ile karşılaşmanız kuvvetle muhtemeldir.

Arjantin'in Latin Amerika profesyonel iş dünyasına katkısı tartışılmazdır. 

Şimdilerde ise artık bunun değişmesi ve Arjantin'in tıpkı diğer bölge ülkeleri gibi eğitim ve sağlıktan ücretli olarak yararlanması planlanıyor.

İlk etapta bu projeyi direkt hayata geçireceğini belirten Milei çok fazla tepki çekmesinden sonra yabancılara paralı olacağı ve Arjantinlilere ücretsiz olmaya devam edeceğini belirtti. 

Arjantin'i, birçok Latin Amerika ülkesinde olduğu gibi dengeli ama gelir adaletsizliğinin bir uçurum olduğu bir ekonomi mi, yoksa birçok gelişmiş batı ülkesi gibi gerekli hukuki ve ekonomik reformları yerine getiren, yerli sanayi ve Ar-Ge çalışmalarını teşvik eden, büyüyen ve gelişen bir düzen mi bekliyor sanırım önümüzdeki aylarda hükümetin yol haritası daha da netleşecektir.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU