Ilımlı bir diktatörün hafif düşüşü

Esedullah Oğuz Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: AFP

Diktatörleri sert, yumuşak, katı veya ılımlı diye sınıflandırmak ne derece doğru, bilinmez, ancak Kazakistan 'ın kurucu lideri Nursultan Abişulu Nazarbayev'in Orta Asya'nın en kibar görünüşlü diktatörü olduğuna kuşku yok.

Zira sağlıklı pembe yanakları ve düzgün fiziğiyle dış dünyada son derece kibar ve düzgün bir görüntü çizen Nazarbayev, tüm katı uygulamalarını hep sessizce gerçekleştirdi. Dolayısıyla dünya kamuoyunun pek dikkatini ve tepkisini çekmedi. 

Ancak 30 yıldır zirvede duran Nazarbayev'in iniş zamanı gelmiş gibi görünüyor. Zira uzun zamandır ülkesinin dizginlerini elinde tutan Kazak lideri için çember giderek daralıyor.

Nitekim yılbaşından beri bir sürü yetkisini ve ayrıcalığını kaybeden Nazarbayev'in Elbası (ulusun önderi) unvanı da elinden alınmak üzere. 

Kazakistan parlamentosunun alt kanadı Meclis'in başkanı Yerlan Koşanov 27 Nisan günü yaptığı açıklamada Bağımsız Kazakistan'ın kurucu lideri olarak Nazarbayev'in adını kutsallaştıran ve ona ömür boyu dokunulmazlık sağlayan kanunu iptal etmek için anayasal değişiklik üzerinde çalıştıklarını açıkladı.

Söz konusu kanun çerçevesinde Nazarbayev'e ulusun önderi anlamına gelen ilbası unvanı verilmişti. 

Nazarbayev, ilbası unvanını kaybederse, ömür boyu dokunulmazlık statüsünü de kaybetmiş olacak ve hakkında yargılama yapılabilecek. 

Aslında Nazarbayev için yaprak dökümü, yılbaşındaki protesto olaylarıyla başladı. Halkın öfkesini kendi üzerinden uzaklaştırmak isteyen Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, günah keçisi olarak Nazarbayev ve ailesini seçti.

Ve kısa sürede Nazarbayev'in bir sürü üst düzey akrabası ve yakını görevden alındı. 
 

CFP.jpeg
Kasım Cömert Tokayev ile Nursultan Nazarbayev / Fotoğraf: CFP

 

Şöyle ki; gösterilerin ardından, önce Nazarbayev'e sadık hükümet görevden alındı, ardından onun en yakın adamı ve sağ kolu sayılan istihbarat başkanı Kerim Massimov vatana ihanet suçundan tutuklandı.

Ardından Nazarbayev'in kendisi de Milli Güvenlik Konseyi başkanlığından azledildi. 

Sonra sıra damatlara geldi, ilbasının üç damadı da birer birer devlet kuruluşlarındaki görevlerinden geri çekildiler.

Ortadan kaybolan Nazarbayev'in kardeşi, kızları ve damatları bir süre sona Dubai'de ortaya çıktı. 

Şimdi Nursultan olan başkentin isminin değiştirilmesi söz konusu, kulislerde en çok konuşulan konulardan biri, bu. 

Başkentin adının Nursultan olarak değiştirilmesi, aslında 2019 yılında Nazarbayev'in ani bir kararla görevden ayrılarak koltuğunu en yakın adamı Tokayev'e bırakma kararına karşılık bir teşekkür ve kadirşinaslik ifadesiydi.

Yoksa bu değişiklik, Nazarbayev'in ismini duyunca büyük bir tiksinti ile yüzünü ekşiten sıradan Kazaklar için bir şey ifade etmiyordu.

Onun yerine Kazak halkının gönlünde özel bir yeri olan büyük halk şairi Abay'ın adı başkente verilmiş olsaydı, ülkedeki azınlıklar dahil kimsenin bir itirazı olmaz, hatta herkes çok memnun olurdu. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Cumhurbaşkanı Tokayev, halkın öfkesini kendi üzerinden uzaklaştırabilecek iyi bir paratöner bulmuş durumda: 30 yıldır Kazakistan'ı soyup soğana çeviren Nazarbayev ve ailesi.

Hemen belirtelim ailenin sadece AB ve ABD'de bilinen gayrımenkullerinin değeri 875 milyon dolar ve Nazarbayev'in ortanca kızı Dinara'nın servetinin 6 milyar dolar civarında olduğu söyleniyor.

Ailenin diğer üyelerinin de benzer servetlere sahip olduğunu tahmin etmek zor değil. 

Nazarbayev içinse durum her açından umutsuz görünüyor: hem halkı ondan ölesiyle nefret ediyor, hem eski dostu Putin desteğini çekmiş durumda, hem de 81 yaşında bir insan olarak artık fiziken ve ruhen yolun sonuna gelmiş bulunuyor.

Sovyet döneminden kalan tek lider olan Nazarbayev, eski olan, gözden düşmüş ve yozlaşmış ne varsa, hepsini birden temsil ediyor. 

Gözden düşen Nazarbayev ve ailesinin zor günler geçirdiğine kuşku yok. Ancak aileyi veya hanedanı daha kötü günler bekliyor. Kulislerde en kötü ihtimalden söz ediliyor. 

Beklenen en kötü senaryo ise, kendisine Türkmenbaşı lakabını alan eski Türkmen diktatörü Niyazov'a özenip ismine ilbası (ulusun önderi) unvanını ekleyen Nazarbayev'in ömrünün sonunda mahkemeye çıkarılıp tutuklanması. Tıpkı Mısır'ın devrik lideri Hüsnü Mübarek gibi. 


Nazarbayev'in içine düştüğü durum, Orta Asya'nın diğer diktatörlerine ders olması gerekirken, aksi bir durum söz konusu.

Nitekim Türkmenistan lideri Berdimuhammedov Mart ayında yapılan göstermelik bir seçimle koltuğunu oğluna devrederken, 1992'den beri devlet başkanlığı koltuğunda oturan Tacikistan lideri İmamali Rahmanov da şu anda başkent Duşenbe'nin belediye başkanı olan oğlu Rüstem'i kendi yerine hazırlıyor.

Azerbaycan'da ise koltuğu babasından devralan İlham Aliyev, ülkeyi karısıyla birlikte ailece yönetiyor. 

Bundan 10 yıl önce başlayan Arap Baharı, Arap coğrafyasındaki bir sürü diktatörün sonunu getirmişti. Orta Asya'daki benzer bir silkiniş de, bölgedeki hanların sonunu getirebilir.

Zira tüm bölgede halkların sabır kâseleri çoktan doldu. Kazakistan'da bir sür önce olup biten olaylar, kâsenin aslında taşmak üzere olduğunu gösteriyor. 

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU