Tron: Ares... Yapay zeka âşık olursa!

Murat Bayar Independent Türkçe için yazdı

1982 yapımı Tron filminde video oyunları programlayan biri oyunun içine girerek, yine kendisinin tasarladığı karakterlere karşı onların kurallarıyla savaşmıştı.

1982 yapımı Tron'da, programların toplumu ve kuralları ne olur ve nasıl hayatta kalıp, kaçabilirim sorularına yanıt aranıyordu.

Bununla birlikte filmin temel bir sorunu vardı: Duygusuzdu…
 

 

Disney, 2010 yılında Tron: Legacy ile Tron'u böyle bir kazıya tabi tutmuştu.

Orijinaline kıyasla daha iyi bir filmdi; neredeyse uzun metrajlı bir müzik videosu gibi, ama yine de olay örgüsüyle fazlaca doldurulmuş gibiydi.
 

 

Duygu soslu ters tema… 

Tron: Ares, önceki filmlerin zayıf noktalarını göz önüne alarak Z kuşağına merhaba demeye çalışıyor.

Sam Flynn'den (Garrett Hedlund) birkaç kez bahsetmenin ve filmin sonunda Ares ile Legacy'yi birbirine bağlayacak bir devam filmi için kısa bir ipucu vermenin dışında, Legacy'den neredeyse hiç bahsedilmiyor.

Öykünün başında, Eve Kim (Greta Lee) ve kız kardeşinin, yıllar önce ortadan kaybolan Kevin Flynn (Jeff Bridges) tarafından kurulan Encom şirketinin başına geçtiğini öğreniyoruz.

Encom, bildiğimiz dünyayı değiştirecek devrim niteliğinde bir yapay zekâ geliştirme hedefiyle ve rakip şirket Dillinger Systems ile yarışıyor.

Söz konusu devrim, gerçek dünyada programlanmış/ tasarlanmış öğeler oluşturmak için 3D Yazıcı kullanan bir teknolojiyi içeriyor. Eve bunu meyve veren bir ağaç yaratmak için kullanıyor.
 

 

29 dakikalık aşk

Ares (Jared Leto), eğer etten kemikten yapılmış uzayda 29 dakikadan fazla var olabilseydi, dünyanın en büyük silahı olurdu.

Eve ve Julian, bu yaratımların varlığını sürdürmesini sağlayacak "kalıcılığın" çözümünü arıyorlar.

Eve bunu bulduğunda, rakip şirket tarafından da hedef haline geliyor.

Dillinger Systems, Eve'nin geliştirdiği "kalıcılık" yazılımını ele geçirmek üzere Ares'i dış dünyaya gönderir.

Ancak bir program dünyada sadece 29 dakika hayatta kalabilmektedir. 

Çok gelişmiş bir yapay zeka olan Ares, Eve'nin tüm bilgilerine vakıf olunca ona aşık olur ve emirlere itaat etmek yerine Eve'nin safına geçer. 

Tron: Ares'te tüm bu kurguyla birlikte, Ares ve teğmeni Athena (Jodie Turner-Smith), Seattle sokaklarında Eve'i ışık bisikletleriyle kovalama sahneleri son derece havalı.
 

 

Nostaljide devrim olursa nostalji olur mu?

Bilgisayara girmek yerine, programın dünyaya dönmesi, yine âşık olması ile eklenen duygu sosuna karşın filmin yine de temel bir eksiği var.

Tüm bu aksiyonu gerçek dünyaya taşımanın getirdiği en büyük sorun, video oyunlarının kurallara dayalı olma zorunluluğudur.

Kuralsız oyun olmaz ve bu kuralların hiçbiri dünyamızda tutarlı biçimde uygulanamaz.

Programların dünyada nasıl sonlandırılabileceği net değil. Ya da ışık döngülerinin nasıl çalıştığı.

Ya da arkalarından yayılan sert ışık huzmelerinin her zaman ölümcül bariyerler mi, yoksa bazen sadece hafif trafik sorunları mı olduğu gibi belirsizlikler bırakmış.

Yine de, sekanslar arasında daha verimli bir şekilde geçiş yapsak bile, bir önemi olmazdı.

Ancak işler her hareketlendiğinde, yönetmen Joachim Rønning ve senarist Jesse Wigutow frene basıp bizi benliğin, amacın ve görevin doğası üzerine birinci sınıf felsefesine yönlendiriyorlar.

Ares'in American Psycho'dan Patrick Bateman'ı taklit ederek Depeche Mode ve 80'ler synthpop'u hakkında coşkulu konuşması gibi…

Türün sevenleri için kaçırılmayacak bir film.
 

 

Tron: Ares: Aksiyon, bilim kurgu

  • Türkiye Vizyon Tarihi: 10 Ekim 2025
  • Yönetmen: Joachim Rønning
  • Senarist: Jesse Wigutow
  • Oyuncular: Jared Leto, Greta Lee, Evan Peters

 

 

*Bu içerik serbest gazeteci veya konuk yazarlar tarafından hazırlanmıştır. Bu içerikte yer alan görüş ve ifadeler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU