Diriye, Suudi Arabistan birliğinin sembolüdür

Diriye bilhassa tarihleri kahramanlık destanlarıyla dolu, köklü bir geçmişe ve uzun bir tarihe sahip tüm Suudiler için çok önemli bir tarihe sahip olması nedeniyle pek çok arkeolog ve mimar bu arkeolojik alanın geliştirme çalışmalarına katıldı

Diriye'deki Selva Sarayı / Fotoğraf: Şarku'l Avsat

Diriye'yi birçok kez ziyaret ettim ve her ziyaretimde sahada birçok başarının gerçekleştirildiğini görüyorum.

Son olarak göz kamaştıran ses ve ışık projesini, geliştirme ve restorasyon çalışmalarını izledim ve son olarak Geleneksel Mimari Forumu'nu ziyaret ettim.

Diriye projesi arkeolojik alan yönetimi olarak adlandırılan alanda en önemli kültürel projelerden biri.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Diriye bilhassa tarihleri kahramanlık destanlarıyla dolu, köklü bir geçmişe ve uzun bir tarihe sahip tüm Suudiler için çok önemli bir tarihe sahip olması nedeniyle pek çok arkeolog ve mimar bu arkeolojik alanın geliştirme çalışmalarına katıldı.

Suudi Arabistan devleti Diriye’de kuruldu. Keza Diriye, Suudi Arabistan devletinin ilk başkentini temsil etmesi ve Suudi Arabistanlıların yaşadığı birliğin sembolü olması nedeniyle kraliyet ailesi arasında da özel statüye sahip bir şehir.

Diriye, 1446'da, kraliyet ailesinin büyükbabası Mani' el-Muraydi'nin bölgeye gelip krallığın ilk temellerini attığında kuruldu.

Bu nedenle Diriye hac ve ticaret kervanları için önemli bir geçiş noktası haline geldi.
 

Tarihi Turaif Mahallesi (Şarku’l Avsat).jpg
Tarihi Turaif Mahallesi / Fotoğraf: Şarku'l Avsat

 

1727 yılında Diriye emirliğini İmam Muhammed bin Ya'ud üstlendi ve kendisi çok yüksek bir sezgiye sahip olduğu için değişimin başladığını duyurdu.

İlk Suudi Arabistan devletinin kuruluşu yolunda Arap Yarımadası'nda gerçekleşen ve bölgenin daha önce hiç tanık olmadığı birliğin ilk taşını yerleştiren oydu.

Muhammed bin Suud, bu yeni aşamayı tesis eden ve yöneten oldu ve bu nedenle Diriye, bahsi geçen birlikten sonra genişleyen devletin başkenti oldu.

Diriye aynı zamanda önemli bir kültürel, sosyal ve ekonomik çekim merkezi haline de geldi.
 


Ticaretin gelişmesiyle birlikte Diriye en büyük ticari pazara dönüştü ve aynı zamanda Arap Yarımadası'nda daha önce bilinmeyen en büyük devlet mali sistemleriyle tanıştı.

Bu durum, birçok alimin ders vermek ve eserler yazmak için Diriye'ye göç etmesini sağladı.

Bu da yeni bir istinsah ve hat ekolünün ortaya çıkmasına yol açtı ve Osmanlı Devleti'nin bu başarılardan rahatsız olmasına neden oldu.

Bu nedenle Suudi Arabistan devletini devirmek için her yola başvurdu ve savaşlar 1818'de Diriye'nin düşmesine kadar 7 yıl devam etti.

Ancak yıllarca süren siyasi boşluğun ardından İmam Türki bin Abdullah, ülkeyi birleştirmeyi, Arap Yarımadası'nı yeniden birleştirmeyi ve ikinci Suudi Arabistan devletini kurmayı başardı.

Daha sonra Kral Abdulaziz Al-Suud, Riyad'ı kurtarıp birlik ve istikrar için başka temeller attı ve bunlar, modern bir Suudi Arabistan devletinin kurulmasıyla sonuçlanan bir dönüm noktası olarak kabul edildi.

1932'de Kral Abdulaziz, Suudi Arabistan Krallığı'nın kuruluşunu duyurdu.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU