Rus bozgunu

Prof. Dr. Mesut Uyar Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: AFP

Ukrayna ordusu 6 Eylül'de Kharkiv eyaletinin Rus işgali altındaki bölgesine yönelik ani taarruzu ile önce yerel düzeyde Rus savunmasının yardı.

Ardından Rus savunma hattının gerisine ulaşıldığında derinlikte Rusların savunma mevziileri hazırlamadıkları, güçlü ihtiyatlarının bulunmadığı, yakın hava desteğinin olmadığı ve dağınık bir şekilde geri çekildikleri anlaşıldı.


Başlangıçta Rusların zayıflığı ve içine düştükleri kaos bilinmediği için ihtiyatlı ilerleyen Ukraynalılar, üç gün sonra bütün Rus savunmasının çöktüğünü fark edip tüm güçleriyle taarruz etmeye başladı.

Şehirler ve kritik hedefler birbiri ardına düşerken düzinelerce tank, zırhlı araç ve top ile tonlarca cephane ve askeri malzeme sağlam bir şekilde Ukraynalıların eline geçti.

Rus işgalini destekleyenler ve yerel işbirlikçiler ise çoktan aileleriyle Rus hudut kapılarına yığıldı.

Yüzlerce Rus askeri esir düşerken diğerlerinin silah ve teçhizatlarını atıp ve hatta sivil elbise giyerek kaçtığı bildirilmektedir.
 

Reuters2,.jpg
Çatışmalarda Rus ordusu çok sayıda tank ve zırhlı araç da kaybetti / Fotoğraf: Reuters

 

Rus ordusunun içinde bulunduğu durumun askeri adı bozgundur. Bozgun bir ordunun başına gelebilecek en büyük felâkettir.

Kendisi de Balkan Savaşları'nda bozgun tecrübesi yaşamış Hafız Hakkı Paşa'ya göre bozgun; "boraya fırtınaya benzer. Birdenbire gelir, yıkar, devirir, dağıtır, perişan eder."

Bozgun sadece emir-komuta ve disiplin çöktüğü için askerlerin panik içinde silah ve teçhizatını atıp kaçmaları değildir.

Bozgun aynı zamanda bulaşıcı bir hastalık gibidir. Kısa süre içinde muharebelere katılmamış birliklere de bulaşır ve onların da dağılmasına neden olur.

Bu yüzden Rus komutanlar şu an askerlerinden kurtarabildiklerini güvenli bölgelere çekmeye çalışmakta ve diğer birliklerle irtibat kurmalarını engellemektedir.

Beş ayda ele geçirebildikleri Kharkiv eyaletini birkaç gün içinde silah ve malzemelerinin çoğunu geride bırakarak terk etmelerinin temel sebebi de budur.

Eğer aldıkları tedbirler işe yaramazsa bozgun hastalığı Ukrayna'daki bütün birliklere bir çayır yangını gibi hızla yayılacaktır.
 

ap.jpg
203. gününe giren Rusya-Ukrayna savaşı bütün hızıyla devam ediyor / Fotoğraf: AP

 

Rusya, savaşa gerçekleştirilmesi imkânsız siyasi hedeflerle girdi. Rus ordusunun askeri stratejisi bulunmadığı gibi eğitimsizlik yüzünden taktik ve tektik konularda yetersiz olduğu ilk muharebelerde ortaya çıktı.

Lojistik desteğin zayıflığı ise Rus askeri etkinliğini ciddi ölçüde düşürdü. Buna rağmen savaşa devam edilmesi ise sorunların iyice artmasına neden oldu.

Ülkemizde ve dünyada yorumcuların çoğu Rus ordusunun yaşadığı sorunları ve beceriksizliği görmezden geldi.

Rusların bir şekilde büyük bir sürpriz yaratmasını beklediler. Amerika ve Avrupa'nın gitgide artan desteğiyle Ukrayna ordusunun kapasitesinin arttığı ihmal edildi. Rus başarıları abartılırken Ukrayna zaferleri görmezden gelindi. 

Ancak Kharkiv'de yaşanan bozgun gerçekleri saklanamaz bir şekilde ortaya koymaktadır. Rusya savaşı kaybetmektedir.

Çünkü Hafız Hakkı Paşa'nın ifadesiyle;

Büyük muvaffakiyetler az bir hazırlıkla kazanılmadığı gibi büyük bozgunluklar da ufak sebeplerle vukua gelmez.


Rusya kısmi veya genel seferberlik ilan ederek kaybettiği askerlerden daha fazlasını savaşa sürebilir. Ama bunu onları eğitmeden ve gerekli silah, teçhizat ve araçları vermeden yapabilir.

Daha da kötüsü başlarına deneyimli subay atma imkânı da bulunmamaktadır. Özel askeri şirketler, yerli ve yabancı paralı askerler, polis ve jandarma güçleri sadece yama olarak işe yarar. Asıl ihtiyacı gideremez.

Oysa Ukrayna savaş için bütün ülkeyi seferber ettiği gibi batının askeri ve mali desteğini arkasına almış durumdadır.

Rus bozgunu batı desteğini artıracağı gibi zaten yüksek olan moral ve motivasyonu iyice yukarılara çıkaracaktır.

Her ne kadar son zaferler kendine güveni aşırı artırarak büyük hatalar yapılmasına yol açabilecek potansiyelde olsa da savaşın şu an kadar ki cereyanı Ukraynalı liderlerin buna fırsat vermeyeceği göstermektedir.
 

Reuters.jpg
Fotoğraf: Reuters

 

Savaşa 24 Şubat'ta bütün Ukrayna'yı ele geçirmek için giren Rusya bir ay sonra bunu gerçekleştiremeyeceğini anlayınca güneyde ve doğuda bölgesel fetihlerle Ukrayna'yı orta ve uzun vadede zor durumda bırakmaya karar vermişti. 

Ülkenin başkenti ve kritik kesimlerini savunmak amacıyla Rus saldırılarına karşı koyan Ukrayna ise önce Kiev ve Kharkiv'e yönelik Rus tehdidini bertaraf etti.

Ardından Ruslara ağır zayiat verdirip kuvvet kaptırmadan doğuda ve güneyde yıpratma savaşı uyguladı.

Şimdi ise yeni kazanılan zaferler sonrasında sadece bu sene işgal altına giren topraklarını değil 2014'ten beri işgal altındaki Kırım ve ayrılıkçı Donetsk ve Luhansk'ı geri almak azmi içindedir.

Ukrayna'nın yeni hedeflerini gerçekleştirmesinin yolu askeri stratejide gerekli değişiklikleri yapması ve bu stratejiyi ifa edecek ordusunu nicelik ve nitelikçe güçlendirmesidir.

Kharkiv'de kazanılan başarı savaşının kısa sürede zaferle sonuçlanacağı beklentisini yaratsa da Ukrayna'nın batının desteğine rağmen nihai zaferi kazanacak strateji ve orduyu yaratması zaman alacaktır.

Nükleer silah kullanmadan savaş kazanma ihtimali ortadan kalkan Rusya ise her geçen gün savaşı sürdürmesi için gereken maddi ve manevi girdileri kaybetmektedir.

Siyasi ve ekonomik yaptırımların etkisini daha çok göstermeye başladığı bu ortamda yetişmiş subay ve askerleri ile modern silah ve teçhizatının çoğu kaybeden Rusya'nın en akılcı hareketi hemen savaşa son verip barış masasına oturmasıdır.

Ancak Putin'in bir otokrat olarak yenilgiyi kabul edip bu kararı alması demek liderlikten de feragat etmesidir. İşte asıl aşılması gereken mesele de budur. 

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU