BK hükümetinin sığınmacılara karşı tutumunu değiştirmesi gerekiyor, hem de hemen

İnsanlar tehlikeli denizleri aşmayı deneyecek kadar çaresiz hissetmeden önce yeniden iskan süreçlerimizi hızlandırmamız ve genişletmemiz gerek

24 Kasım 2021'de 40'tan fazla mülteci Manş Denizi'ni geçip Birleşik Krallık'a ulaşabilmek için Fransa'nın kuzeyinden şişme bota biniyor (Reuters)

Çoğu Irak ve İran'dan gelen en az 27 kişinin Birleşik Krallık'a (BK) geçmeye çalışırken Manş Denizi'nde boğulduğu hafta, Belarus-Polonya sınırı yakınlarında donarak ölmek üzere olan Suriyeli mültecilerle konuşuyordum. Aynı anda Lübnan'da yaklaşık 4 yıl önce BK'de yeniden iskan sözü verilen fakat Britanya makamları tarafından geride bırakılan çaresiz Suriyeli mültecilerle konuşuyordum.

Bu üç korkunç olayın ve hikayenin aynı haftada çarpışması, dünyanın en savunmasız ve çaresiz kişileri karşısındaki küresel tutumların acınası kayıtsızlığını ortaya koyuyor ve insanın sinirini bozuyordu.

Aynı esnada Britanya hükümeti Manş Denizi'ni tekneyle geçmeye çalışanları ve Avrupa Birliği'ne ya da daha uzağa gitmek için yasadışı yöntemler kullananları kınamaktaydı. Hükümet mültecilerin bunun yerine güvenli ve yasal yollardan yeniden iskan için yurtdışından başvuru yapmasında ısrarcıydı. Fakat hükümet bunları söylerken ben, tam olarak bunu yapanların nasıl görmezden gelindiğini ve açlık, tahliye ve hayati tehlike arz eden hastalıklar riskiyle karşı karşıya bırakıldığını öğreniyordum.

Bir İçişleri Bakanlığı sözcüsü bize Britanya'nın 2015'ten bu yana 25 binden fazla mülteciyi yeniden iskan ettiğini ve Birleşik Krallık Yeniden İskan Planı'na "bağlı" olduğunu söylemişti. Fakat BM de bize dünya çapında BK'nin yeniden iskan programına kabul edilen fakat birkaç yılın ardından hala taşınmayı bekleyen 2 bin mülteci olduğunu söylüyordu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bunların yaklaşık 4'te biri son 150 yılın en kötü ekonomik çöküşlerinden birinin pençesinde olan ve başkenti modern tarihin nükleer olmayan en büyük patlamalarından birinde havaya uçan Lübnan'da bulunuyor. Beyrut'ta ziyaret ettiğim iki aile yeniden iskandaki gecikmenin onları açlıktan ölmenin eşiğine getirdiğini söyledi. Yemek için çöp konteynerlerinden çürük yiyecekler toplamaya, hayat kurtaran ilaçları çocukları için saklamaya, tahliye edilmemeleri için dua etmeye ve hayır kurumlarına yardım için yalvarmaya mecburlar.

Yani kazanamazlar.

Belarus'un dondurucu soğuğunda konuştuğum Suriyeli ve Iraklı mülteciler ve göçmenler yeniden iskan programlarının imkansız derecede anlamsız olması sebebiyle Avrupa'da daha iyi bir yaşam için bu yolu seçmek zorunda kaldıklarını söyledi. Aynı esnada zulüm gören Hazara topluluğundan olup Taliban'ın iktidarı ele geçirmesi esnasında ebeveynleri kaybolan ve güvenli bir sığınağa çaresizce ihtiyaç duyan üç Afgan kız çocuğuyla konuşuyordum. Pakistan'a ulaşmayı başarmışlardı ve güvenli bir yere yeniden iskan başvurusunda bulunmak istiyorlardı fakat kimse e-postalarına bile cevap vermiyordu.

Libya'da benzer bir durumda olan mültecilerle sık sık konuşuyorum. Aslına bakarsanız gelen kutum, herkesin yapacağı gibi daha iyi bir yaşam arayan tanıdığım çaresiz insanlar ve ailelerle dolu.

Hepsine güvenli ve yasal yollardan başvurmaları söyleniyor. Fakat nafile. İşte bu yüzden pek çok kişi güvenli olmayan yasadışı yollardan geçmeye çalışırken hayatlarını tehlikeye atıyor ve kaybediyor. Birçok kişinin Libya'dan geçmek için sahip oldukları her şeyi riske attığı Akdeniz'de bunun yaşandığını gerçek zamanlı olarak gördüm. Artık Avrupalı ülkeler tarafından karalanan kurtarma gemilerindeki kurtarma görevlilerinin ve sağlık personelinin çaresizce hayat kurtarmaya çalışmasına ve ellerinden hiçbir şey gelmeyerek aralarında kadınların ve çocukların da bulunduğu ailelerin boğulmasını izlemesine şahit oldum.

Libya'daki o sefalet içindeki mide bulandırıcı göçmen hapishanelerinde oturdum ve modern zamanda kölelik ve gasp için işkence hikayelerini dinledim.

Şahsen insanların hareketine, sınırlara, en savunmasızların ve hele de bizim siyasi ve askeri müdahalemiz sebebiyle bu kadar savunmasız hale getirilmiş olanların bakımı görevine yönelik tutumlarda bir yaklaşım değişikliği olması gerektiğine inanıyorum. İnsanlar dikenli tellere tırmanacak veya tehlikeli denizleri geçecek kadar çaresiz hissetmeden önce yeniden iskan süreçlerimizi hızlandırmalı ve genişletmeliyiz.

Bu saf ve ciddi diye reddedilebilir fakat en azından halihazırda verdiğimiz sözleri yerine getirmeliyiz. Kovid-19 pandemisi gerçekten de dünya genelinde havalimanlarının kapanması ve seyahatlerin dondurulması sebebiyle birçok yeniden iskan programını durdurdu. Fakat birçok alanda bu kısıtlamalar kaldırılmışken en kötü ihtimal gerçekleşmeden bu savunmasız aileleri BK'ye getirmemek için hiçbir neden yok. Yeni bir koronavirüs dalgası ihtimali seyahat kısıtlamalarını tekrar daha sıkı hale getirmeden önce bunun yapılması gerek.

Ve şimdi yapılması gerek çünkü bu ailelerin zamanı kalmadı. Lübnan'da tanıştığım iki aile de ödenmeyen kiralar nedeniyle kısa zamanda evlerinden çıkarılma ihtimaliyle karşı karşıya. Her iki ailede de babaların (ailelerini geçindirenler) işe girmelerini sağlayacak gerekli evrakları bulunmuyordu, bu nedenle eve ekmek getiremiyorlardı. Lübnan'da devlet günde sadece birkaç saat elektrik sağlıyor, bu da ısınmayı imkansız hale getiriyor. Hızla yükselen gıda ve gaz fiyatlarıyla açlığı yenmek zor.

Ve böylece, kışa girerken en azından sözlerimizi derhal yerine getirmeliyiz. Yurttaşlar olarak hükümete yeniden iskan programlarını genişletmesi için baskı yapmalıyız. Çok geç olmadan.



https://www.independent.co.uk/independentpremium/voices

Independent Türkçe için çeviren: İrem Oral

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU