Kemal Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanı adayı olarak önereceği siyaset dışından sürpriz isim kim?

Yazar, düşünür Lütfü Oflaz Independent Türkçe için yazdı

Geçen salı günü matbaada basılmakta olan Ruhum Eyfel Kulesi Bedenim Pisa Kulesi adlı yeni kitabımın heyecanı içindeydim.

Birden telefonlarım peş peşe çalmaya başladı.

Arayanlar başta sosyal medya olmak üzere medya mensuplarıydı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

O gün siyaset dünyasından özel haberler almasıyla tanınan Hürriyet gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi, aldığı özel haberi yazmıştı.

Bu habere göre, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Millet İttifakı'nın ortak cumhurbaşkanı adayı olarak önereceği kişi siyaset dışından sürpriz bir isim olacaktı.

İşte beni arayan medya mensupları da "Kemal Kılıçdaroğlu'nun Millet İttifakı'nın ortak cumhurbaşkanı adayı olarak önereceği siyaset dışından sürpriz isim siz misiniz" diye soruyorlardı.

Onlara "Bu sorunuzun cevabını benden değil Kemal Kılıçdaroğlu'ndan istemelisiniz. Ancak o da cumhurbaşkanlığı seçimine daha iki yıl varken bu sürpriz ismi açıklayıp yıpratılmasını istemez" dedim.

Şimdi haklı olarak "Siyaset dışından sürpriz bir ismin cumhurbaşkanlığı adaylığı gündeme gelince medya mensuplarının aklına niye siz geldiniz" diye bana sorulabilir.

Öyleyse bunun nedenini izah etmem gerekir.

2000 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçiminin öncesinde "Cumhurbaşkanını halk seçsin; adayımız Lütfü Oflaz" önerisiyle cumhurbaşkanlığına aday gösterilmiştim. 

Sağcısıyla solcusuyla, Atatürkçüsüyle muhafazakarıyla tüm çevrelerin temsilcileri, kanaat önderleri, aydınları, yazarları, sanatçıları, sivil toplum örgütleri bu öneriye destek vermişlerdi.

İslamcılardan sosyalistlere kadar asla bir araya gelmez denilen kesimler bir araya gelmiş, imkânsız denilen şey olmuş ve benim ismim etrafında Türkiye İttifakı gerçekleşmişti.

Örneğin Atatürkçü Cumhuriyet gazetesinin başyazarı İlhan Selçuk, "Lütfü Oflaz'ın şahsında geleceğe yönelik umutların kanat çırpışı toplumun yüreğine su serpiyor. Gönüllerin tahtında oturan Lütfü Oflaz, cumhurbaşkanlığı makamını da her türlü övgüyü de hak ediyor" demişti.

Atatürkçü İlhan Selçuk ile zıt bir dünya görüşüne sahip olan İslamcı Vakit gazetesinin yazarı Ahmet Kekeç ise, "Lütfü Oflaz, farklı ve adına yakışır bir cumhurbaşkanı olacak. O ideolojiler üstü, düşünceler üstü bir insan. Her kesimden hayranları var. Hepimiz onunla gurur duyuyoruz" diye yazmıştı.

Benim hakkımda bunlara benzer yüzlerce yazı yazılmış, konuşmalar yapılmıştı.

Türkiye İttifakı'nın sembol ismi olarak tanımlanmam o dönemden kalmıştı.

Ancak o dönemde cumhurbaşkanını doğrudan halkın seçmesi yasalaşmadığı için bu öneri hedefine varmamıştı.   

İşte o gün bugündür her cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde benim ismim gündeme getirilir.

Mesela 2007 cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür, 27 Ocak 2007 tarihli ve "Erdoğan'ın gönlündeki cumhurbaşkanı adayı" başlıklı yazısıyla, benim Tayyip Erdoğan'ın gönlündeki cumhurbaşkanı adayı olduğumu gündeme getirmiştir. 

Mesela 2018 cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Cumhuriyet gazetesinden Kemal Göktaş'ın 2 Temmuz 2017 tarihli, Sözcü gazetesinden Özlem Gürses'in 9 Temmuz 2017 tarihli benimle yaptıkları tam sayfa röportajlarda da cumhurbaşkanlığı adaylığım yine gündeme getirilmiştir.  

O röportajların yapıldığı sırada Kemal Kılıçdaroğlu'nun başlattığı ve Türkiye'deki tüm muhalif çevrelerin katıldığı Adalet Yürüyüşü sürmekteydi.

Ve tıpkı bugün bana "2023'deki cumhurbaşkanlığı seçiminde muhalefetin adayı siz misiniz" diye sorulduğu gibi, 2 Temmuz 2017 tarihli Cumhuriyet gazetesinde de "2018'deki cumhurbaşkanlığı seçiminde muhalefetin adayı siz misiniz" diye soru yöneltilmişti.

Cumhuriyet gazetesinin bu sorusuna şu cevabı vermiştim:

Hiçbir makama talip olmadım, olmam. Geçmişte bütün bu çevrelerin temsilcileri toplanıp bana geldiler. 'Sizin cumhurbaşkanı adayımız olmanızı istiyoruz' dediler. Onlara 'Başka biri daha iyi olabilir' dedim. 'İlle de Lütfü Oflaz olacak diye bir şey yok' dedim. Bana 'Biz beş isim üzerinde konuştuk. Dört isim daha vardı ama onlara itirazlar oldu. Sadece sizin isminiz üzerinde uzlaşıldı' dediler.


Görüldüğü gibi cumhurbaşkanlığına aday gösterilmeyi istemedim; bana yapılan teklifleri kabul etmedim.  

Sanırım bu yazımla "Siyaset dışından sürpriz bir ismin cumhurbaşkanlığı adaylığı gündeme gelince niye siz akla geliyorsunuz" sorusunun da cevabını verdim.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU