Suriye'deki hava saldırılarından Çin'e, Biden'ın dış politikası karmaşıklaşıyor

ABD'nin 46. başkanının ilerici Demokratları uzaklaştırmakla Cumhuriyetçileri öfkelendirmek arasında ince bir çizgide yürüdüğü açık

ABD Dışişleri Bakanı Blinken (AP)

ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken'ın çarşamba öğleden sonra Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi önünde verdiği ifade, Amerikalıların Başkan Joe Biden'ın baş diplomatını ilk defa eylem halinde görmesini sağladı. Eski Bakan Mike Pompeo'nun görev süresini tanımlayan genelde patlamaya hazır ve sürekli gergin çarpışmaların tekrarını bekleyenler açısından maalesef parlamenterler onun halefinde çok farklı bir şey buldu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Çarşamba günkü oturum öncesinde, Biden'ın neredeyse göreve başlar başlamaz Suriye'ye düzenlediği hava saldırısını dehşet içinde izleyen ilerici Demokratlar Beyaz Saray'ın dış önceliklerine öfkelenmişti. Biden'ın sadece bir politika meselesi değil aynı zamanda ahlaki bir zorunluluk olarak savunduğu bir konu olan göç reformu konusunda Basın Sekreteri Jen Psaki, şimdi Demokratların solu en azından kısmen ihanete uğramış hissettireceği kesin "zor seçimlerle" karşı karşıya olduğunu söylüyor.

Nitekim Blinken, Biden'ın dış politika vizyonunu hem Biden'ı Çin hususunda fazla yumuşak olmakla eleştiren Cumhuriyetçilere hem de başkanın iki partili askeri maceracılığın devamını temsil etmesinden endişe duyan ilerici Demokratlara kabul ettirme yönündeki tatsız görevle karşı karşıya kaldı.

Blinken hazırlanan açıklamasında, Biden'ın dış politikasını belirlerken "basit bir soru sorduklarını" belirtti.

Bunun Amerikalı işçiler ve ailelerine yararı dokunacak mı?

Blinken'ın, Biden'ın dış politikasının faydalarını yerelleştirmeye odaklanması ikili bir amaca hizmet ediyor. Kovid'in finansal etkilerini hâlâ hissettiklerini belirten Amerikalıların yüzde 40'ı için, Biden'ın yurtiçi yerine yurtdışında harcanan para ve zamanın ortalama hane halkına fayda sağlamayı sürdürdüğünü göstermesi gerekecek. Hâlâ Donald Trump'ın "Önce Amerika" saçmalığını haykıran Cumhuriyetçiler içinse Blinken'ın yurtiçine odaklanması, Cumhuriyetçi Parti'nin Biden'ın Amerikan istihdamını yurt dışına aktarırken Çin'in önünde diz çökmek niyetinde olduğu yönündeki iddialarına karşı en azından yüzeysel bir koruma sağlıyor.

Bu, Blinken'ın Biden'ın görevdeki ilk haftalarında ele aldığı ilerici dilek listesindeki unsurlara odaklanmasının önemli bir nedeni: Paris İklim Anlaşması'na yeniden katılım ilk sıralara yerleşirken, güney sınırında ailelerin ayrılmasına son verilmesine yönelik eylemler ve Trump'ın Müslüman seyahat yasağı olarak bilinen uygulamasının iptali özel olarak ilgi gördü.
 


Ancak işler göründüğü kadar tozpembe değil. Biden yakın zamanda Dışişleri Bakanlığı'nın çeşitlilik piyangosu (Yeşil Kart çekilişi diye de bilinir -ed.n.)  aracılığıyla seçilen yolcuların vizelerini güncellemeyi reddederek göç aktivistlerini çileden çıkardı. Diğer yolcular gözden geçirilmiş kurallar uyarınca karar verilmesi için vizelerini yeniden gönderme seçeneğine sahip olacak ama çeşitlilik piyangosunu kazananların şansı yok. Temsilciler Meclisi'ndeki Demokratlar Blinken'ı bu çetrefilli karar konusunda zorlamadı, ama ülke genelindeki ilerici seçmenler onu ve Biden'ı bu önlemi yeniden düşünmeye zorlamak için şimdiden harekete geçiyor.

Blinken, Rusya'nın tartışmalı Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattı projesini şiddetle eleştirerek ve Demokrat Temsilci Albio Sires'in, Rusya'nın diğer Latin Amerika demokrasilerine inancın altını oymak için Venezuela'yı oportünistçe bir platform olarak  kullandığı yönündeki kaygılarını paylaşarak, Biden Yönetimi Dışişleri Bakanlığı'nın, Rusya ve Çin'in artan nüfuzuna agresif biçimde meydan okumayı planladığını defalarca vurguladı.

Blinken, Virginia Temsilcisi Gerry Connolly'ye "Çin veya Rusya'nın demokrasiye meydan okuduğunu gördüğümüzde, yapmaya çalıştıkları şeylerden biri bizi sadece diğer demokrasilerden değil kendimizden de uzaklaştırmaya çalışmak" dedi ve ekledi:

Hepimizin inandığı sistemin çalışmadığını göstermek.

Blinken'ın dış politikadaki serinkanlı ve ortak çalışmaya dayalı yaklaşımı Cumhuriyetçileri şaşırttıysa da (diğer konularla beraber İran nükleer anlaşmasının geleceği ve Küba politikasıyla ilgili müzakerelerde Kongre'yi "ilk durak" yapmaya bağlı kalacağını söyledi), Dışişleri Bakanlığı'nı Demokratlardan gelecek doğrudan eleştirilerden de büyük ölçüde koruyor. İlericiler kendilerini her zaman, her iki partideki kurumsal baskının başkanlık makamına yönelik kapsamlı bir itaati teşvik ettiği dış politika tartışmalarının dışında bulagelmiştir. Blinken'ın kayda değer yanlış adımlarının veya konuşmasının ana noktalarında uygunsuzlukların bulunmaması Demokratların liberal kanadında Biden'ın politikalarının fazla muhafazakar olduğu yönündeki düşüncenin hakim görüş içinde nefes almasını zorlaştıracak.

Amerika'nın en yeni Dışişleri Bakanı birçok yönden tam olarak Joe Biden'ın vaat ettiği biri: Yurtdışında çok ihtiyaç duyulan yeni bir liberal enternasyonalizm raundu başlatmaya çalışırken kordiplomatiğimizi yurtiçinde ve yurtdışında yeniden inşa etmeye kendini adamış bir kurumsalcı. Bu ilerici aktivistler açısından ilham verici olmayabilir, ancak son 4 yılı federal yetkililerimizdeki temel yetkinlik yoksunluğuyla geçiren milyonlarca Amerikalı için güçlü bir kabiliyet.


independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Kerim Çelik

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU