İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun 23 Mart’ta tutuklanmasının ardından başlatılan “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingleri devam ediyor. CHP, bu kapsamda bugün İstanbul’un Esenler ilçesindeki Dörtyol Cumhuriyet Meydanı’nda geniş katılımlı bir miting düzenledi.
Mitinge, İstanbul’un çeşitli ilçelerinden yoğun katılım olurken, meydanda “Adalet”, “İrade Halkındır”, “Ekrem İmamoğlu Yalnız Değildir” yazılı pankartlar taşındı.
Gökan Zeybek: Millet sandığı ve İmamoğlu’nun özgürlüğünü istiyor
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, İstanbul Esenler Dörtyol Meydanı'nda düzenlenen “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitinginde konuştu. Zeybek, “Verilen mesaj çok açık, millet sandığı bir an önce istiyor. 15,5 milyon oyla seçilmiş cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu’nun serbest kalmasını istiyoruz” dedi. Zeybek, Silivri Cezaevi'nde İmamoğlu ve diğer tutuklu belediye yöneticileriyle görüştüğünü, halen bir iddianame hazırlanmadığını ve delil bulunmadığını belirtti.
"Erken seçim sandığı milletin önüne gelene kadar bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz"
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Esenler Dörtyol Meydanı'ndaki mitingde yaptığı konuşmada, Ekrem İmamoğlu’nun afişlerine yönelik engelleme girişimlerine dikkat çekerek, "Bu pankartlara engel olmak istediler. İlçe binalarımızdan Ekrem Başkanın afişlerini indirmek istediler. Onu susturmaya çalıştılar. Şimdi de görüşmemize engel oluyorlar. İstanbul'da her gün 17 ile 19 arası posterlerle bütün meydanlarda, metrobüs duraklarında olacağız. Erken seçim sandığı milletin önüne gelene kadar bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz" dedi.
Ekrem İmamoğlu: Şimdi de ahtapot masalı uydurdu. Yakında kendisine oy vermeyen herkesi suç örgütü üyesi ilan edecek
Çelik, ardından tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun mesajını aktardı. Mesajında İmamoğlu, adaletin bir kişinin eliyle zedelendiğini ve iktidarın kendi siyasi çıkarı için hukuk sistemini kullandığını vurguladı. “Bizi ancak adaletsizlik yıkar” diyen İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomi ve yargı politikalarının ülkeye zarar verdiğini ifade etti.
İmamoğlu, “Şimdi de ahtapot masalı uydurdu. Yakında kendisine oy vermeyen herkesi suç örgütü üyesi ilan edecek” dedi. 11 yıldır belediye başkanlığı yaptığını hatırlatan İmamoğlu, cumhurbaşkanı adayı olmasının ardından suçlamalarla karşılaştığını, ortada iddianame olmadığını ama buna rağmen cezalandırıldığını dile getirdi.
"Herkesin iyiliği için siyaset yapacağız ve mutlaka kazanacağız"
İmamoğlu, diplomasının iptali, sosyal medya engelleri, görüntü ve görüşme yasaklarının hiçbir vicdana sığmadığını söyleyerek, “Milleti kutuplaştırmaya, husumet tohumları ekmeye çalışıyorlar. Ama bu bir avuç insanı seçimde evlerine göndereceğiz” dedi. “Biz böyle bir milletiz. Herkesin iyiliği için siyaset yapacağız ve mutlaka kazanacağız” ifadelerini kullandı.
Özel: Esenler bugün bütün ezberleri bozacak
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise konuşmasında, Silivri’de Ekrem İmamoğlu ile gerçekleştirdiği görüşmeyi aktararak, “Bugün Ekrem Başkan’la Silivri’de sohbet ettik. Dedi ki: ‘Hiç merak etmeyin, Esenler bugün bütün ezberleri bozacak’” sözleriyle miting alanındaki coşkuya dikkat çekti.
CHP lideri Özgür Özel'in konuşmalarından satır başları şu şekilde:
"İyi insanlar haklıdır, onlar kazanacak"
Ekrem Başkanla Silivri'de sohbet ettik, sarıldık. Ayrılırken, 'bir diyeceğin var mı' dedim. 'Hiç merak etmeyin Esenler bu akşam bütün ezberleri bozacak, ben ordaymışım gibi ekran başında sarılıyorum Esenler'e' dedi. Esenler'e 100 bin kişi gelip tarih yazanlara helal olsun. Bu enerji, bu motivasyon, bu inanç kazanacak. Ahlaki üstünlük kimdeyse o kazanır. Ahlaki üstünlük, psikolojik üstünlük, çoğunluk enerjisi bu meydanda. Biz kazanacağız, kötülük kaybedecek.
23 Nisan'da İstanbul'da bir deprem yaşadık, Allah korudu ucuz atlattık. Yapı stokunun durumu nedeniyle Esenler daha da tedirgin oldu. Çoğunuz evlere girmediniz, giremediniz. İşte o gece bu ilçeden bütün Türkiye'ye bir muhteşem kare yansıdı. O gece Esenlerli ablalarım yer sofrasında ekmek açtılar, yufka açtılar, eve giremeyenlerin karınlarını doyacak ekmek dağıttılar. O gün gördük ki biz, Esenler'deki bu iyi niyet, bu iyi kalp oldukça, kimse ne Esenler'in ne İstanbul'un ne Ekrem Başkan'ın bileğini bükemez. Çünkü iyiler, iyi insanlar haklıdır, onlar kazanacak, siz kazanacaksınız.
"Bugünün mağduru Esenler'e emanettir"
Kendi yokluğuna kendi yoksunluğuna bakmadan bir başkasının imdadına koşan vicdanlı Esenler'de şunu anlatmak, şunu hatırlatmak isterim. 19 Mart sabahı yaşadıklarımızın bir başka örneği yok. Tayyip Erdoğan Esenler'den çok oy almış. Yıllar önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıyken, bugün Ekrem Başkan'ın muhatap olduğu tüm suçlamalarla ve fazlasıyla muhatap oldu. Ancak hatırlayalım ki bir gün polis arabası evine varıp kapıya dayanıp polis merkezine götürülmedi. Bir gün tutuklanıp da hapse konulmadı. Bütün yargılama tutuksuz gerçekleşti. Mahkeme karar verdi, yine içeri konmadı. Temyiz aşaması geçip artık suçu kesinleşince Saraçhane'den çıkıp davullarla zurnalarla otobüs üstünde kurbanlar kesilerek dualar edilerek cezaevine yollandı. Kimse, koluna girmedi, kimse onu itip kakmadı. Aldığı cezayı en konforlu şekilde Pınarhisar'da yanında yatacak arkadaşı bile belli olacak şekilde geçirdi, oradan çıktı. Bana soracak olursan Tayyip Bey o cezayı hiç almamalıydı, hapiste yatmamalıydı. Ona yapılmayanı sırf cumhurbaşkanı olmasın diye 31 yıl önce aldığı diplomasını iptal edenle, sabahleyin evinin kapısına dayananlar, eşinin bulunduğu evden onu zorla gözaltı yapanlar, 4 gün Vatan Emniyet'te tutanlar ve onu oradan alıp Silivri'ye koyan iki aydan fazla süredir de her akşam televizyonlardan, TRT'den dünya kadar yalanla, ona, ailesine saldıranlar bugün şunu Türkiye'ye hatırlatıyorlar. Erdoğan, dünün mağdurudur ama, bugünün zalimidir. Dünün mağduru, bugünün zalimiyse, bugünün mağduru Esenler'e emanettir.
"Erdoğan'ın başını çektiği bu cunta üç savcı, üç hakim, üç gizli tanıktan ibarettir"
Erdoğan, neden Ekrem İmamoğlu'nu hapse koydu, cevabı basit. Çünkü Erdoğan, Ekrem İmamoğlu ile yarışmaktan korktu. Erdoğan, İmamoğlu'nu yenemeyeceğini gördü, onu hapse atarak kurtulmaya çalıştı. Bilin ki bu darbeciler devleti de milleti de temsil etmiyor. Milleti temsil ediyor olsaydı zaten darbeye kalkışmazdı. Sayın Erdoğan'ın başını çektiği bu cunta, üç savcı, üç hakim, üç gizli tanıktan ibarettir. AK Parti içindeki vicdanlı insanlar dahi bu darbeye rıza göstermemekte, isyan etmektedir. Devletin içine çöreklenmiş bir avuç insan, kendi menfaatleri için bu güzel ülkenin geleceğine ihanet etmektedirler. 19 Mart'tan bugüne 70 gün geçti. Hala daha tek bir iddia kanıtlanamadı. O kadar yalan atıldı, bir kuruşluk rüşvet, bir kuruşluk haksız kazanç belgelenemedi. Gizli tanıkların iftiraları hiçbir somut delille ispatlanamadı. İşte şimdi böyle bir noktada Ekrem İmamoğlu adına Erdoğan'a meydan okuyoruz ve diyoruz ki; güveniyorsan savcıya, gel bakalım TRT ekranlarına canlı yayınlayın iddiaları, canlı yayında alın iftiraya aslan gibi cevapları. Haydi hodri meydan.
"İyi ki doğdun Çınar"
Son dalgada Ekrem Başkanımızın özel kalem müdürünü ve koruma müdürünü Kadriye Hanım'ı ve Mustafa Bey'i de aldılar. 12 yaşında Çınar'ın yanından aldıkları Kadriye Hanım'ı bugün cezaevinde ziyaret ettim. Dün akşam gözyaşları içinde 'Annem nerede' diyen Çınar'ın yaş gününü de Türkiye'nin en büyük ailesi olarak biz kutlarız Kadriye Hanım. İyi ki doğdun Çınar.”
Özel’in doğum günü kutlamasının ardından meydan “İyi ki doğdun Çınar” sesiyle inledi. Özgür Özel konuşmasına Buğra Gökçe’nin cezaevindeki nikahıyla devam etti:
“Bugün cezaevinde Buğra Gökce'yi de gördüm. İPA'nın başkanı. İstanbul'da neden memnunsanız onların planlandığı o ajansın başkanı. Suçu size hizmet etmek, suçu İstanbul'da iyi hizmet üretmek, sonuçları ölçmek, beklentiyi ölçmek, İstanbul'a hizmet etmek, memnun etmek. Yıllardır bugünü bekliyorlardı. Filiz Hanım'la evleneceklerdi ama Buğra Gökce'yi hapse attılar. Nikah günü geldi, çattı, ne yapacağız dediler. Düşman hukuku uygulayan bu acımasızlara karşı elbette başımızı dik tutacağız, moralimizi yüksek tutacağız. Gittik, nikahı kıydık. 'Burada 10 kişiyiz, akşam Esenler'de 100 bin kişiyiz, hep birlikte kutlayacağız' dedim Buğra'ya. Buğra'ya ve Filiz'e ömür boyu birliktelikler, mutluluklar diliyoruz. İkisini Allah bir yastıkta kocatsın. Yürekten alkışlıyoruz.
"36 öğrenci için tez elden tahliye bekliyoruz"
Silivri Cezaevi'nde halen daha 36 evladımız var. İki ay geçmiş, annesinden babasından kardeşinden ayrı 36 genç kardeşimiz var. Buradan bir kez daha onlarla, aileleriyle dayanışmalarımızı ifade ediyoruz. O gençlerin bir an önce serbest bırakılmasını, kardeşlerimizin bayrama evlerinde memleketlerinde girmesini bekliyoruz. Buradan geçen sefer Şişli Meydanı'nda hep birlikte gençlerin özgürlüğünü istemiş, ertesi günkü tahliyelerle çok sevinmiştik. Buradan 36 öğrenci için yarın tez elden tahliye bekliyoruz.”
Ayrıntılar geliyor...
Independent Türkçe, ANKA