NASA verilerini inceleyen MIT araştırmacıları, Samanyolu'nda 8 kara delik yankısı keşfetti

"Kara deliklerin kütlesi Güneş'in kütlesinin 5 ila 15 katıydı"

Kara delik kavramı ilk kez 18. yüzyıl sonunda, Isaac Newton'ın evrensel çekim kanunu kapsamında doğdu (NASA Goddard Uzay Uçuş Merkezi)

Aktif kara delikleri çevreleyen kalın malzeme bulutlarından yansıyan ışık, gökbilimcilerin bu karanlık, kozmik nesneleri daha ayrıntılı incelemesine olanak tanıyor.

Yeni bir araştırmada, Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nden gökbilimciler Samanyolu Galaksisi'nde 8 yeni ışık yansıması tespit etti.

Araştırmacıların "kara delik yankısı" diye adlandırdığı bu işaretlerden daha önce yalnızca iki tanesi keşfedilmişti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Dünya’nın ve dolayısıyla Güneş Sistemi’nin yer aldığı Samanyolu Galaksisi’nin merkezinde süper kütleli bir kara delik oturuyor.

Ancak süper kütlelilerden daha küçük olan kara deliklerin galakside yaygın olduğu düşünülüyor. Yıldızların kendi içine çökmesiyle oluşan "yıldız kütleli kara delikler"den milyonlarcasının bu galakside yer aldığı tahmin ediliyor.

Son derece güçlü bir kütle çekim kuvvetine sahip, aktif kara delikler, çevresindeki tüm nesneleri kendine çekiyor ve bu nesnelerin kaçması mümkün olmuyor.

İçeri çekilen bu nesneler, kara deliğin etrafında dönen ve sonra deliğin içine düşen bir toz ve gaz diski oluşturuyor. Gökbilimciler bu olayı, suyun lavabo giderine doğru akışına benzetiyor.

Bu disklerdeki şiddetli sürtünme ve etkileşimler, yoğun ısı ve ışık üreterek kara deliğin etrafındaki bölgenin parlamasına neden oluyor. Gökbilimciler bu parlama sayesinde kara delikleri görüntüleyebiliyor.

Ancak bazı durumlarda söz konusu ışık, diskteki toza çarparak geri yansıyor ve bu da "kara delik yankılarını" meydana getiriyor.

MIT araştırmacıları, hakemli bilimsel dergi The Astrophysical Journal’da yayımlanan makalede NASA'nın NICER X-ışını gözlemevinden gelen veriler incelendi.

Analiz, 8 yeni kaynağı ortaya çıkardı. Bu kaynakların hepsi, bir kara delik ve onun yavaş yavaş içine çektiği ikişer yıldızdan oluşuyordu.

Astrofizikçi Jingyi Wang, "8 kaynakta yeni yankı işaretleri gördük" diye konuştu:

Kara deliklerin kütlesi Güneş'in kütlesinin 5 ila 15 katıydı ve hepsi normal, düşük kütleli, Güneş benzeri yıldızlara sahip ikili sistemlerdeydi.

Nadir görülmelerine rağmen bu yankılar kara deliklerin etrafındaki ortama dair birçok ipucu verebilir. Örneğin buradaki ışık, kara delik ve toz diski arasındaki boşluğu ölçmek için kullanılabilir.

MIT fizikçisi Erin Kara, "Kara deliklerin galaksinin evrimindeki rolü, modern astrofiziğin olağanüstü sorunlarından biri" ifadelerini kullandı:

İlginç bir şekilde bunlar 'mini' süper kütleli kara deliklere benziyor ve bu küçük patlamaları inceleyerek, süper kütleli kara deliklerdeki benzer patlamaların içinde yer aldıkları galaksileri nasıl etkilediğini de anlayabiliriz.

 

Independent Türkçe, Science Alert, Science Daily

Derleyen: Çağla Üren

DAHA FAZLA HABER OKU