Mescid-i Aksa'ya yönelik saldırıların ardından İsrail ordusunun hedefi yine yıllardır abluka altında tuttuğu Gazze oldu. 

HAMAS'ın attığı füzeleri gerekçe gösteren İsrail, Gazze'deki sivil yerleşim birimlerine ağır hava saldırı düzenliyor. 

"Karşımızda bir işgal ve işgale karşı bir direniş var"

Kimi görüşlere göre İsrail, kontrol altında tuttuğu bölgelere atılan füzeleri bahane olarak kullanıyor, HAMAS ise bu bahaneyi İsrail'e veriyor. 

Gazzeli araştırmacı Muin Naim bu iddiaya tepkili. 

"Temel olarak işgal edilen bir halk direnmekten başka ne yapabilir" diye soran Naim, "HAMAS füze atsa da atmasa da İsrail saldıracak. Bu iddiayı öne sürenler 'kesilecek koyunlarsınız ama sesinizi çıkarmadan bekleyin' demek istiyor. Karşımızda işgal edilen bir halk ve işgale karşı direniş var" ifadelerini kullandı.

"Filistinliler, 'Kudüs'e saldırırsanız Gazze, Gazze'ye saldırırsanız Batı Şeria ayaklanacak' dedi"

"HAMAS'ın füzeleri Gazze'ye kara harekatı yapılmasını ve binlerce şehit verilmesini engelledi" diyen Naim, şunları söyledi:

"İsrail ilk defa korku dengesiyle karşı karşıya kaldı. İsrail güvenlik ve rahat ekseninde kuruldu. Filistin direnişi bunu biliyor ve bu ekseni sarsıyor. Kudüs'e saldırmaya devam ettiği müddetçe rahat edemeyeceğini, güvende kalamayacağını anladı. İsrail'in şimdiye kadar ki stratejisi Filistinlileri bölüp ayrı ayrı saldırmak üzerine kurgulanmıştı. HAMAS bu denklemi kırdı. 'Kudüs'e saldırırsanız Gazze ayağa kalkacak, Gazze'ye saldırırsanız Batı Şeria ve 1948'de işgal edilen bölgedeki Filistinliler ayaklanacak' denildi"

 

 

"İsrailli Arap" ifadesine tepki: Onlar işgal edilmiş topraklarda yaşayan Filistinliler

İsrail işgali altında yaşayan Filistinlilerin de direnişe destek verdiğini hatırlatan Naim, bu kitleler için kullanılan "İsrailli Araplar" ifadesinin doğru bir tanımlama olmadığını belirtti. 

İsrail'in işgal altında tuttuğu bölgede yaşayan Filistinliler için "ayak takımı" anlamına gelen "bizim bedeviler" tanımını kullandığına işaret eden Naim, "Biz de 'İsrailli Arap' tanımını kabul etmiyoruz. Bizim için onlar 1948 bölgesinde yaşayan Filistinlilerdir" diyerek şöyle devam etti:

"1948 bölgesinde yaşayan Filistinlilerin direnişinin Gazze ya da Batı Şeria'daki gibi bir intifada haline gelmesini beklemiyorum. Ama intifadan daha önemli bir husus var. Bu insanlar 74 senedir asimilasyon altında yaşıyor, "ayak takımı", "bizim bedeviler" denilerek aşağılanıyorlar. İsrail polisi ve askeri eşliğinde silahlı Yahudi grupların saldırılarına maruz kalıyor. Bu süreçlere rağmen Mescid-i Aksa'ya yapılan saldırı karşısında ayağa kalkmaktan çekinmediler. 1948 ya da 1967 savaşlarını yaşamayan, 15 ila 30 yaş arasındaki Filistinliler ayaklandı. Onlar 'Biz İsrail'in Arapları değiliz, biz işgal edilmiş topraklarda yaşayan Filistinlileriz' demek istedi. Bu, psikolojik bir değişim demektir. Artık Filistin'e yapılan her saldırı İsrail içinde ayaklanmalara neden olacak."

 

 

Gazze'de saldırılar devam ediyor

Gazze'ye yönelik İsrail saldırılarının devam ettiğinin de altını çizen Naim, "Sivillere büyük kayılar verdirip direnişi kırmaya çalışıyorlar. Dünden bu yana en az 4 Filistinli aile evlerinde şehit edildi. Şehit olanlar arasında bebekler ve kadınlar da var" dedi.