Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyesi DEM Partili milletvekilleri, komisyonun 10’uncu ve 11’inci toplantılarının ardından yazılı bir açıklama yaptı. İki günlük toplantılarda akademisyenler ve sivil toplum kuruluşlarının görüşlerini dinlediklerini belirten milletvekilleri, yapılan sunumların Kürt sorununda demokratik çözüm ve barış için kıymetli öneriler içerdiğini ifade etti.
Açıklamada, dinlenen kişi ve kurumların sunumlarının dünya deneyimlerini ve Türkiye’nin barış birikimini ortaya koyduğu vurgulanarak, “Bu yönüyle yolun başında olmadığımızı önemle hatırlatmak isteriz” denildi.
"Barış dilde başlar"
DEM Partili üyeler, bugünkü oturumda bir davetlinin kullandığı dile tepki göstererek şu ifadeleri kullandı:
“Barış dilde başlar. Eğer bugün barışı konuşuyorsak buna uygun bir dil ve üslup geliştirmek herkesin temel görevidir. Ne yazık ki bugün komisyonda dinlenen bir kurum temsilcisi, barışa hizmet etmeyen zehirli bir dil ve çözüm karşıtı bir tutum sergilemiştir. Çözümsüzlüğe hizmet eden, ayrıştırıcı ve sorunlu bir dil kullanmıştır. Çözüm ve barış için toplanan komisyona adeta ‘barış nasıl olmaz?’ sunumu yapmıştır.”
Açıklamada, söz konusu davetlinin şiddet dolu, eril, cinsiyetçi ve nefret içerikli ifadeler kullandığı, bunun yalnızca DEM Partili milletvekillerini değil, diğer partilerden vekilleri de rahatsız ettiği belirtildi.
"Komisyonu terk etmedik"
DEM Partili üyeler, basında çıkan “komisyonu terk ettiler” haberlerinin gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Komisyondan çekilmedik; söz konusu davetlinin zehirli dilde ısrar etmesi üzerine, barışın diline dikkat çekmek amacıyla bu kişinin konuşması bitene kadar oturumdan ayrıldık” açıklamasını yaptı.
"DEM Parti barış dilinin savunucusudur"
Açıklamada, komisyonun bugüne kadar farklı görüşleri demokratik bir olgunluk içinde dinlediği hatırlatılarak şu ifadeler kullanıldı:
“DEM Parti olarak barış dilini ve demokratik çözüm aklını öne çıkarmaya çalışıyoruz. Önümüzdeki günlerde komisyonda konuşacak kişi ve kurum temsilcilerinin toplumsal barışa katkı sağlayacak sorumlu bir dil kullanacaklarını temenni ediyoruz. Ortak aklın oluşumunu sekteye uğratacak yaklaşımlara taviz vermeyeceğiz.”
"TBMM barış mesaisi yapmalı"
Komisyonun önümüzdeki günlerde geçiş dönemi yasaları, infaz düzenlemeleri, TMK-TCK ve yerel yönetimlerle ilgili demokratikleşme adımlarını ele alması gerektiği belirtilerek, “1 Ekim’den itibaren TBMM barış mesaisi yapmalı, bu mesainin mutfağı da Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu olmalıdır” denildi.
Avrupa Konseyi vurgusu
DEM Partili vekiller, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin “umut hakkı”na dair kararının da tarihi önemde olduğunu vurgulayarak, komisyonun bu önerileri dikkate almasının Türkiye halklarının barışçıl geleceğine katkı sunacağını kaydetti.
Açıklama şu imzalarla paylaşıldı:
Gülistan Kılıç Koçyiğit, Meral Danış Beştaş, Hakkı Saruhan Oluç, Celal Fırat ve Cengiz Çiçek
Independent Türkçe
