DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Kilis'te bir otelde gazetecilerle bir araya geldiği toplantıda Türkiye gündemini değerlendirdi.
Ekonomideki gelişmelere değinen Babacan, "Eylül ayından bu yana finansal piyasalarda çok büyük çalkantılar var. Eylül ayından bu yana Merkez Bankasının attığı adımlar, özellikle hükümetin talimatıyla kurumların aldığı kararlar gerçekten ülkemizi bir uçtan bir öbür uca sürekli savuruyor" dedi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Babacan şöyle devam etti:
Öngörmenin çok zor olduğu bir dönemdeyiz, vatandaşların hesap kitap yapmasının, yatırımcıların hesabını kitabını yapmasının çok çok zor olduğu bir dönemdeyiz. Bu kadar büyük belirsizliklerin olduğu bir ülkede genelde ticaret yavaşlar, yatırımlar durur şu anda da maalesef öyle bir ortamdayız. Eylülden bu yana rekabetçi kuru yani yüksek kuru savunan bir modele geçtik diye iddia ederken, bu hafta boyunca da 'bak ne güzel kuru düşürdük' diye seviniyorlar, vatandaşlarımıza bunun güzel bir şey olduğunu anlatıyorlar. Gerçekten bu kadar büyük zikzak, bu kadar büyük gidiş geliş ekonomiye çok ağır gelir.
Erken seçim tartışmaları
Babacan, bir gazetecinin erken seçim konusunda düşüncesini sorması üzerine, hükümetin geçim şartlarının iyileşmesi ve kendisine desteğin artması durumunda erken seçime gitmek isteyeceğini, ancak ekonomideki gelişmelerin hükümete bu fırsatı vermeyeceğini savundu.
Türkiye'deki Suriyelilerin durumuna ilişkin soruya Babacan, "Şu anda Türkiye, Suriye'de iç sorunlarda bir taraf. Türkiye'nin bir an önce kendi pozisyonunu bütün bu meselelerin üzerine çıkartıp Suriye'nin topyekun çözüme ulaşması için, bir an önce iç barışa ulaşılması için çaba içine girmesi gerekiyor. Türkiye'ye yakışan bu olur" yanıtını verdi.
Seçim ittifaklarıyla ilgili de konuşan Babacan, "Seçim günü yaklaşınca o günkü şartlara göre karar veririz. Ama biz bütün partilerle çok yakın diyalog içerisindeyiz, ilişki zemini sıcak. Bu ilişki zeminin bir ittifaka çevrilmesi çok zor olmaz günü geldiğinde ama yapar mıyız, yapmaz mıyız bu da karşılıklı mutabakat gerektirir" ifadelerini kullandı.
Independent Türkçe, AA
