Mert hakkında 2014’te Suriye’de çekilen bir fotoğraf gerekçesiyle “terör örgütüne üye olmak” iddiasıyla dava açılmıştı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
25 Ağır Ceza Mahkemesi’ne yapılan duruşmada Nuray Mert ve avukatları hazır bulundu.
Nuray Mert savunmasında, gazeteci olduğunu, bu nedenle 2014’teki geziye katıldığını söyledi, “Akademisyenim, köşe yazarıyım, çeşitli gazetelerde yazıyorum. Bu nedenle orada bulundum. Fotoğraf da bu çerçevede çekildi” dedi.
Mert’in avukatı Aslı Kazan, müvekkilinin beraatını talep etti ve fotoğrafın çekilme hikâyesini anlattı:
Burada delil olarak bir fotoğraf sunuluyor. Ama bu geziye dair hiçbir bilgi yok. Fotoğrafa bakıldığında silahlı örgüt üyeleriyle müvekkillerimizin samimi bir fotoğraf verdiği iddia ediliyor ama böyle olmadığını biliyoruz. 2014’te IŞİD’in Ezidilere yönelik katliamı oluyor. Ezidiler buradan kaçmaya başlıyor. Bu dönem, çözüm sürecinin en yoğun olduğu dönem. Müvekkillerimiz de gözlemci olarak gidiyorlar. Savcı araştırma yapsaydı bu gezinin açık olduğunu görürdü, hâlâ geziye dair bilgiler internette var. Açık kaynak araştırması yapılabilirdi. Bu toplantı gizlilik içermemektedir, açık bir toplantıdır. Müvekkilim mesleğini icra etmiştir.
Avukat Erselan Aktan da savunmasında şöyle dedi:
TCK’nın 314. maddesiyle ilgili Yargıtay’ın yerleşik içtihadı var. Yargıtay’ın kendisi başta olmak üzere, AYM de AİHM de bu içtihadın uygulanması gerektiğini tekrar tekrar hatırlatıyor. Aynı hatırlatmayı Venedik Komisyonu da yapıyor ve örgüt üyeliği suçlamasındaki müphemliğin Yargıtay’ın içtihadıyla aşılabileceğini her defasında yineliyor. Biz de söz konusu içtihadı hatırlatıyoruz. Bir fotoğrafla ve hukuka aykırı elde edilen delillerle üyelik suçlaması oluşturulamayacağı açıktır. Müvekkilimizin beraatını talep ediyoruz.
Duruşmada savcı, Mert hakkında beraat talep etti. Mahkeme heyeti beraat kararı verdi, yurtdışı yasağını kaldırdı.
Medyascope