Suç duyurusu üzerine bakan hakkında soruşturma açılır mı? Gültekin: Bakan istifa etse bile soruşturma açılmaz; Ergün: İddia ile kişiler zan altında bırakılamaz

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun yapmış olduğu suç duyurusu beraberinde yeni bir tartışmaya yol açtı. Aklanmak amacıyla yapılan başvuru üzerine bir bakan hakkında yasal işlem başlatılır mı? Hukukçular cevapladı

Suç duyurusu üzerine bakan hakkında soruşturma açılır mı? / Fotoğraf: AA

Organize suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Sedat Peker'in gündeme getirdiği iddialara üzerine İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, geçen pazartesi avukatı aracılığıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurmuştu. 

İddialar ile ilgili araştırma yapılmasını isteyen Soylu, Peker hakkında "hakaret ve iftira" gerekçesiyle suç duyurusunda da bulunmuştu. 

Bakan Soylu'nun suç duyurusunda bulunmasına rağmen şimdiye kadar herhangi bir savcının harekete geçerek soruşturma açtığına ilişkin resmi bir bilgi verilmedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Peki kendini aklamak için yapılan suç duyurusundan hareketle bir bakan hakkında soruşturma açılması mümkün mü?

Bakanlar hakkında açılacak soruşturmalarda yol ve yöntem nedir?

Türk adalet sisteminde görev yapan savcılar, konuya ilişkin Independent Türkçe'ye değerlendirmede bulundu.

"Savcılık yetkisi olmadığı için işlem başlatamıyor"

Eski Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Dr. Mehmet Ruşen Gültekin, soruşturmaların kişisel ve görev suçu olarak ikiye ayrıldığını söyledi.

Gültekin'e göre Soylu'nun kendisiyle ilgili olarak savcılıklara suç duyurusunda bulunmasının hiçbir anlamı yok. 

Bunun nedeninin başsavcılıkların soruşturma başlatma yetkisinin olmamasıyla açıklayan Gültekin, "Çünkü görev suçu olarak 106. maddenin 1,2,3 ve 4. Fıkrasında, ‘Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar, cumhurbaşkanına karşı sorumludur. Onlar hakkında, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) salt çoğunlukla verecek önerge ile soruşturma açılması istenebilir. Yani soruşturmayı ancak TBMM açabilir. Sayın bakanın da bunu bilmesi lazım" dedi. 

 

Mehmet Ruşen Gültekin
Mehmet Ruşen Gültekin / Fotoğraf: Twitter

 

Başsavcılığın soruşturma yapma yetkisi olmadığı için "kovuşturma yapmaya gerek yok" kararını verebileceğini kaydeden Gültekin, "Savcılık yetkisizlik kararı da verebilir. Yetkisi olmadığı için savcılık konuyla ilgili işlem başlatamıyor" ifadelerini kullandı. 

"Bakan istifa etse bile soruşturma açılamaz"

Anayasanın, "bakan, milletvekili değilse bile görevleriyle ilgili olmayan suçlarda yasama dokunulmazlığına ilişkin hükümlerden yararlanır" maddesini hatırlatan Gültekin, "Milletvekili değilse de savcıların yapacağı iş aynıdır. Bir bakanın trafik kazasına karıştığını varsayalım. Vekil olmasa bile yasama dokunulmazlığından yararlandığı için savcılık bunu bir fezlekeye bağlayıp Adalet Bakanlığı üzerinden TBMM'den dokunulmazlığının kaldırılmasını isteyebilir" diye konuştu.

"Bakan istifa etse soruşturma açılabilir mi?" sorusuna "Hayır" yanıtını veren emekli savcı Gültekin, şunları kaydetti:

"Görev suçu olduğu için sayın bakan istifa etse bile savcılık tarafından soruşturma açılamıyor. Görev suçlarıyla ilgili olduğu ve geçmiş dönemde bakan olduğu için yine anayasanın 1,2,3,4 ve 5. maddesine göre meclis tarafından soruşturma açılması istenebilir. 301 milletvekilinin oyuyla soruşturma açılması istenebiliyor ve üye tam sayısının 5/3 ile de soruşturma açılmasına karar veriliyor. Yüce divana göndermek için de 400 milletvekilinin evet oyu kullanması gerekiyor."

 

Cihan Ergün
Cihan Ergün / Fotoğraf: Twitter

 

"Her iddia ile kişiler zan altında bırakılamaz"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden önce bakan dışardan atandığında dokunulmazlık zırhına sahip olduğunu ancak şimdi böyle bir korumanın olmadığını ifade eden emekli savcı Cihan Ergün, genel anlamda resen soruşturma açılabileceği gibi cumhurbaşkanı makamının da soruşturma izni verebileceğini söyledi.

Bir bakanın diğer bir kişi hakkında suç duyurusunda bulunmasının kendi ihbarı nedeniyle hakkında soruşturma yapılması gerektirmediğini aktaran Ergün, "Her iddia ile kişileri zan altında bırakamayız. Birileri söylüyor diye bir kişi hakkında soruşturma yapmak da onu lekeler. Hukuka göre insanların lekelenmeme hakkı vardır. İddialar kuvvetli şüphe oluşturuyorsa soruşturma yapmak gerekir" değerlendirmesi yaptı. 

"Siyasi kişiler hakkında iddialar varsa direk adli soruşturma olmasa dahi bir ön araştırma yapmak gerekir" diyen Ergün, sözlerine şöyle devam etti:

"İddia sahibine de şöyle sormak lazım; ‘Söylediklerini ispat edebiliyor musun?' Ancak bunu şimdi iddia sahibine soramıyoruz çünkü elimizin altında değil. Bir vatandaş yanlış isnatlarda bulunarak herhangi bir kişiyi karalayamaz. Sayın bakanın şikayeti iddiaların gerçeği yansıtmadığına ilişkindir"

 

Ömer Faruk Eminağaoğlu
Ömer Faruk Eminağaoğlu / Fotoğraf: Twitter

 

"Başvuru hukuken hiçbir anlam ifade etmiyor"

Eski Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu da bir bakanın görev suçu ile ilgili savcılıkların yetki ve görevinin sözkonusu olmadığını belirtti. 

Görev suçlarıyla ilgili soruşturmanın ancak TBMM onayıyla yapılması gerektiğini ifade eden Eminağaoğlu, "Eğer böyle bir amaç güdülüyor ise Türkiye Büyük Millet Meclis'in soruşturma açması ve 400 milletvekilinin oyuyla da ‘Yüce Divan' sıfatıyla Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) sev etmesi gerekir" dedi.

İçişleri Bakanı Soylu'nun her vatandaş gibi suç duyurusunda bulunabileceğini kaydeden Eminağaoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Tek görevli merci TBMM ve Yüce Divan'dır. Onun ötesindeki işlem ve başvurular kamuoyu önünde hiçbir sonuç doğurmayan ve kendini aklamaya yönelik iş ve işlemlerdir. Soylu'nun başkaları hakkında suç duyurusunda bulunması her vatandaş gibi haktır. Ancak kendisi hakkında yapacağı bir başvuru hukuken hiçbir anlam ifade etmeyen ve yasalar yönünden de bir sonuç doğurmayan bir başvurudur."
 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU