Nahda Hareketi sakinleşme çağrısı yaptı

Emekli bir komutan, meşruiyete karşı darbe çağrısında bulunduğu yönündeki iddiaları yalanladı

Nahda Hareketi, muhalefetin mecliste şiddet kullanımına ilişkin soruşturma açılması talebini kabul ettiğini duyurdu. (EPA)

Nahda Hareketi Parlamento Bloğu Başkanı İmad el-Humeyri’nin yaptığı açıklamaya göre hareketin lideri ve Meclis Başkanı Gannuşi, muhalifteki Demokratik Akım Partisi’nin parlamento çatısı altında, yaşanan şiddet eylemine dair soruşturma açma talebini kabul etti. Tüm tarafların soruşturma sonuçlarını beklemesi gerektiğini belirten Humeyri, muhalif parlamento bloğunun iddialarının aksine Gannuşi’nin şiddeti kınadığını ve bunun haklı çıkarılamayacağını belirttiğini hatırlattı.

Humeyri, Tunus parlamentosu ve Nahda Hareketi’nin istisnai durumlarda mali kanunu onaylayabilen kurumun sürekliliğini sağlamayı ve başta Demokratik Akım Partisi ile Halk Hareketi’nin oluşturduğu Demokratik Blok olmak üzere muhalif partilerin çatışmalarından kaçınmayı amaçladığına dikkat çekti
Tunus’taki devrimin kazanımlarını ve geçiş sürecini korumak için akılcı hareket etme ve olgun davranma çağrısında bulunan Humeyri, içgüdü ve arzuları bir kenara bırakmak gerektiğini vurguladı.

Demokratik Blok perşembe günü düzenlediği basın toplantısında, salı gecesi başlattığı oturma eylemine devam edeceğini duyurmuştu. Blok, şu an Meclis Başkanı Rashid Gannuşi’nin istifasını talep etme veya kendisine verdiği güven oyunu geri çekmek için bir dilekçe imzalanması noktasına kadar varabilecek adımlara geçişi tartışıyor. Blok, milletvekili Enver bin Şahid’in maruz kaldığı şiddetin kınandığı, şiddeti işleyen partinin de (Seyfeddin Mahluf liderliğinde Nahda Hareketi’nin müttefiki olan Onur Koalisyonu) adının geçtiği bir açıklama yapılmasını şart koştu. Nitekim söz konusu blok, parlamento üyeliğinin askıya alınmasına ve sokaklara çıkılmasına neden olacak derecede yükselişe geçme niyetini duyurmuştu.

Gannuşi perşembe günü düzenlediği basın toplantısında, Demokratik Blok’un kendisine verdiği güveni geri çekme hakkı olduğunu söyledi. Meclis başkanlığına tank sırtında değil (darbe ile değil) seçimlerle geldiğini hatırlatan Gannuşi, artık çoğunluğa sahip olmadığı taktirde görevini kaybederek milletvekili görevine geri döneceğini söyledi.

Parlamentoda yaşanan şiddetten Gannuşi’nin sorumlu tutulması konusuna değinen Humeyri, bunun haksız bir iddia olduğunu zira Meclis Başkanı’nın şiddeti kınadığını ve bunu Onur Koalisyonu’nun bazı mensuplarına bağladığını söyledi. Bunu da parlamento genel oturumunda gündeme getirdiğinin altını çizdi.

Tunus Genel İşçi Birliği, bazı milletvekili bloklarının kendisine yönelik karalama kampanyalarını protesto ettiğini ve parlamento faaliyetlerini boykot ettiğini ilan etmişti. Humeyri ise meclisin bu mesaja cevap verdiğini söyledi. Onur Koalisyonu’na atıfta bulunarak söz konusu kampanyaların meclisin resmi tutumunu yansıtmadığını açıkça belirttiğini dile getirdi.

Birlik tarafından ortaya konan ulusal diyalog girişimi konusunda ise parlamento başkanlığının girişim metnini henüz resmi olarak almadığı, nitekim "parlamentonun diyalogun sağlanacağı en önemli alan olduğu ve diyalogun aksi durumun ilişkilerin kopması anlamına geldiği’ doğrulandı.

Diğer yandan eski Cumhurbaşkanı el-Beci Kayid es-Sibsi döneminde Cumhurbaşkanlığı Ulusal Güvenlik Danışmanı ve Tunus ordusundan emekli Amiral Kemal el-Akrut yaptığı basın açıklamasında, mevcut hükümet sisteminin ülkeyi yönetmede başarısız olduğunu vurgulasa da mevcut siyasi sahneye karşı darbe çağrısında bulunduğu iddialarını yalanladı. "Tarafsızlık ve tepede durmak, ihanet ve korkaklığı temsil ediyor. Tunus’a ihanet edene burada hayat yok" dedi. Kendisini anayasa karşıtı darbe çağrısında bulunmakla suçlayan bazı politikacılar tarafından şiddetli bir kampanyanın hedefine konulan Akrut, yalnızca bir Tunus vatandaşı olarak görüşünü ifade ettiğini, belirli bir siyasi parti veya kurum adına konuşmadığını vurguladı. Bununla birlikte Tunus'un yalnızca kamusal meseleleri yürütmek için en fazla 10 bakanlıktan oluşan bir mini hükümete ve maksimum 150 milletvekilinin dahil olacağı bir parlamentoya ihtiyacı olduğunu söyledi.

Akrut kişisel bloğundaki yazısında, Tunus'u vatanın ve geleceğinin güvenliği ve kaderi ile oynayan ‘teröristlerden, aptallardan, cahillerden ve psikopatlardan’ kurtarmak için savaş açmak gerektiğini söylemişti.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU