Dünyanın görünmez düşmanla kaplı mayın tarlası olduğunu unutma!

Yazar, düşünür Lütfü Oflaz Independent Türkçe için yazdı

Bir an düşünün ki üçüncü dünya savaşının patladığı zamanda yaşamaktasınız.

Üçüncü dünya savaşında yaşanacaklara tanık olmaktasınız.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Karada, havada, denizde üçüncü dünya savaşı bütün acımasızlığıyla sürüyor.

Ölümcül silahlar her yeri yakıp yıkıyor, gazlayıp zehirliyor.

Devamlı olarak "Sığınaklardan çıkmayın" anonsları duyuluyor.

Sürekli olarak "Zehirli gazlardan sizleri koruyan maskelerinizi sakın çıkartmayın" uyarıları yapılıyor. 

Sığınaklardan çıktığınız an ölümle burun burunasınız.

Maskelerinizi çıkarttığınız an sizi öldürecek zehirli gazları solumaktasınız.

Bu durumda sığınaklardan çıkar mısınız?

Maskelerinizi çıkartır mısınız?

"Sığınaklarda canımız sıkılıyor; can sıkıntımızı gidermemiz için dışarıya çıkmamız gerekiyor" der misiniz?

Ya da "Maske takmak canımızı sıkıyor; canımızın sıkılmaması için maske takmamamız gerekiyor" der misiniz?

Can sıkıntınızı gidermek için canınızı riske eder misiniz? 

İşte günümüzde de bir başka tür dünya savaşı oluyor.

Bu dünya savaşını korona denilen görünmez düşman başlatmış bulunuyor.

Sokaklar, caddeler, meydanlar bu görünmez düşmanla kaplı mayın tarlalarını andırıyor!

Korona denilen bu görünmez düşman her gün binlerce insanı öldürüyor.

Komutanından neferine kadar sağlık orduları, bu görünmez düşmanı yenmek için canlarını siper edip savaşıyor.

Onlar insanların canını kurtarmak için kendi canlarından bile vazgeçiyor.

Ancak onlar korona denilen insanlığın can düşmanına karşı savaşırken, herkesin onlara yardımcı olması gerekiyor.

Ama maalesef onlara yardımcı olunmuyor.

Onlar "Bize destek olmak için işiniz olmadıkça evlerde kalın" demelerine rağmen evlerde kalınmıyor. 

Onlar "Bize destek olmak için maskesiz dışarı çıkmayın" demelerine rağmen maskesiz dışarı çıkılıp dolaşılıyor.

Onlar "Bize destek olmak için fiziki mesafeyi koruyun" demelerine rağmen fiziki mesafe korunmuyor.

Sokaklar, caddeler, meydanlar maskesiz, mesafesiz insanlarla dolup taşıyor.

Eğlence mekanları, alışveriş mekanları maskesiz, mesafesiz insanlarla dolup taşıyor.    

İnsanlar birbirlerine korona bulaştırmak, birbirlerinin Azraili olmak için ellerinden geleni yapıyor.

İnsanların bu yaptıkları resmen cinayettir.

İnsanların bu yaptıkları dinen kul hakkı yemektir.

İnsanlığı koronaya karşı korumak için cansiperane savaşan sağlık ordularını arkadan hançerlemektir bu.

Sağlık orduları ayakta kalamazsa, kendilerinin hayatta kalamayacağını düşünmekten aciz bir bilinçsizliktir bu.

Ey insan kendine gel; yoksa korona kırana dönüşecek!

Ve önüne geleni kırıp götürecek!

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU