Ağrı’nın Taşlıçay ilçesine bağlı Aşağı Toklu köyünde 27 yaşındaki üç çocuk annesi ve hamile Hacer Ergül, tandırda ekmek pişirdiği sırada yanında olan iki yaşındaki kızı Ayşegül, bir anda tandıra düştü.
Anne Ergül, kızını kurtarmak isterken bu sefer kendisi de tandıra düştü.
Anne Ergül olay yerinde, kızı Ayşegül ise ağır yaralı kaldırıldığı Erzurum’da hastanede yaşamını yitirdi.
Talihsiz anne ve kızı yan yana mezarlara defnedildi.
Yine Şanlıurfa’da üç yaşındaki İrem Su Karataş adlı kız çocuğu da süt kazanına düşme sonucu yaşamını yitirdi.
Özellikle doğu illerinde yer tandırlarına ya da süt kazanlarına düşme olayları yaygın görülüyor.
Bu kazalar, çok ciddi yaralanmalar hatta ölümlerle sonuçlanıyor.
Sadece Yakutiye Hastanesi’ne yılda 50-60 vaka geliyor
Tandıra düşmeden yaşanan vakaların tedavi amaçlı en çok getirildiği hastanelerin başında Erzurum’da bulunan Atatürk Üniversitesi Yakutiye Araştırma Hastanesi geliyor.
Yakutiye Araştırma Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doktor Abdülkerim Olğun, her yıl kendi hastanelerine tandıra düşmeden kaynaklanan yaralanmalardan dolayı 50-60 civarında kişinin getirildiğini belirtti.
“Kazazedeler genelde kadın ve çocuk”
Abdülkerim Oğlun, bunun nedenini şöyle açıkladı:
Tandır alışkanlığı yörelere göre değişiyor. İki tür tandır var. Biri duvara monteli olanlar birde yere aşağı zemine doğru olan tandırlar. Kadınlar ekmek yaparken tandıra doğru eğiliyor. Bazen dengesini kaybedip düşebiliyor. Yine çocukların oynarken düştüğü oluyor. Bu tür kazalar özellikle yer tandırlarımızın olduğu bölgemizde çok oluyor. Ancak gelen vakalar sadece Erzurum’dan değil, çevre illerinden de geliyor. Tandır kazaları sırasında süt kazanlarına düşen çocuklar da çok oluyor bu bölgelerde.
"Kafa üstü düşüldüğünden ciddi yaralanmalar oluyor"
Gelişen tıbbi imkanlar sayesinde ölüm olaylarının çok azalsa bile bu tür kazalardan ciddi yaralanmalar olduğunu söyleyen Olğun, “Tandır kazalarında düşen kişi kafa üstü düştüğü için hayli ciddi yaralanmalar oluyor. Yaralılar genellikle yetişkin kadınlar ve çocuklar” dedi.
Pandemi sürecinde vakalar azaldı
Bu yıl pandemi sürecinde tandır kazalarının azaldığına dikkat çeken Olğun, “İnsanlar sağa sola fazla gidemediğinden aileler daha az misafir ağırladı. Tandır ekmekleri misafir geldiğinde özellikle misafirin yoğun olduğu yaz aylarında daha fazla yapılıyor”
Tandır kullanımından vazgeçilmeli
Kazaların yaşanmaması için tandırın etrafına koruyucu önlemler alınması gerektiğini söyleyen Olğun, mümkünse gelişen ekmek yapım tekniklerinden dolayı tandır kullanımının bırakılmasını önerdi.
“İçindeki ısı 470 dereceye ulaşabiliyor”
Tandır yaralanmaları üzerine Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi, Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Eksal Kargı ve Erzurum’da görev yaptığı sırada bu konu üzerine bilimsel makale hazırlayan ve şu an Kargı ile birlikte çalışan Doktor Hakan Çinal’dan da görüş aldık.
Her iki uzman Hindistan ve Pakistan’da “Tandoor” olarak da adlandırılan tandırın Batı ve Güney Asya’yı içine alan geniş bir coğrafyada yaygın olarak kullanıldığını belirterek şöyle konuştular:
Geleneksel bir fırın olan tandır Türkiye’nin doğusunda kırsal kesimde ısınmak, kebap yapmak ve özellikle ekmek pişirmek için kullanılmaktadır. Sıcaklık her 10 derece arttıkça hasarın ciddiyeti ikiye katlanır. Yapılan çalışmalarda tandır sıcaklığının 470 dereceye kadar yükseldiği gösterilmiştir.
“Yapısı nedeniyle düşenin çıkarılması da zaman alıyor”
Kargı ve Çinal, ayrıca yapısının kuyu şeklinde olması nedeniyle tandıra düşen kişinin buradan çıkmasının daha çok zaman aldığını ve ısıya çok daha fazla süre maruz kalındığını belirterek sözlerini şöyle devam ettirdiler:
Bunların sonucunda tandır yanıkları çok daha derin yanıklara neden olmaktadır. Yanık derinliği hastanın hayatta kalmasını ve sakatlık ihtimalini belirleyen en önemli etkenlerdendir. Bu nedenle tandır yanıklarının diğer alev ve su yanıklarına göre tedavisi daha uzun sürmekte, daha fazla ameliyat ihtiyacı olmakta, daha çok sakatlığa ve ölüme neden olmaktadır.
“Tandır yanıkları kalıcı hasarlar bırakabiliyor”
Kargı ve Çinal, tandırların yemek pişirmek için kullanıldıklarından daha çok kadınlar ve çocukların bu kazalarda yaralandığını belirterek sözlerini şöyle tamamladı:
Zemine yerleştirilmiş olan tandırın etrafında koruyucu bariyer olmaması nedeni ile hayatın başlangıcında olan çocuklar tandıra düşmekte, hayatta kalmayı başarabilseler bile kalıcı fiziksel ve sosyo-psikolojik problemlerle yaşamak zorunda kalmaktadırlar.
© The Independentturkish