Ahmet Hakan, sürekli kendisinden bahseden Ayşenur Arslan’a sert çıktı: Bakmayın siz şimdi onun “muhalif medyacı” kesildiğine

Halk TV'deki programında kendisinin maaşından bahseden Ayşenur Arslan hakkında yazan Ahmet Hakan, Arslan'ın bir dönem resmi söylemin en önemli destekçilerinden biri olduğunu yazdı

Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan bugünkü köşe yazısının bir kısmını Halk TV’de program yapan Ayşenur Arslan’a ayırdı.

Arslan’ın programında sözü hep kendisine getirdiğini söyleyen Ahmet Hakan, “Konu ne olursa olsun... Mutlaka bir laf sokuyor. Mutlaka ama! Bir sustum. İki sustum. Üç sustum. Dört sustum. E ama yeter artık. Buna bir çift laf etmem farz-ı ayın haline geldi” diye yazdı.

Arslan’ın programında kendisinin maaşından bahsettiğini ifade eden Ahmet Hakan, “Bakmayın siz şimdi Ayşenur Arslan’ın ‘muhalif medyacı’ kesildiğine” diyerek şu ifadeleri kullandı:

Ben bu Ayşenur Arslan’ı ilk tanıdığımda... Ülkenin iki dev medya grubundan birinin en tepe noktalarındaydı.

Bunların yaptıkları yayıncılık aşağı yukarı şöyle bir şeydi:

- Devletin en silahlı kuvvetlerini arkalarına almışlardı.

- Devletin en resmi görüşlerinin en sıkı takipçisiydiler.

- “İfade özgürlüğü” diyenlere sopayı gösteriyorlardı.

- Stüdyolarına davet ettikleri Kürt politikacıları adeta linç ediyorlardı.

- Resmi görüşün dışına çıkanlara resmen saldırıyorlardı.

- Hepsi akrediteydi bunların ve akredite olmayanlar umurlarında bile değildi.

- Kılık kıyafet zaptiyeliği yapıyorlardı devlet adına.

- Devlet adına vatandaşa karşı kampanyalar düzenliyorlardı.

"Bankalar hortumlanırken aldığı ballı kaymaklı maaşlarla cebini doldurmakla meşguldü"

Arslan’ın bir dönem “resmi ve devletçi çarkın anadişlilerinden biri” olduğunu savunan Ahmet Hakan, bu konuda bir özeleştiri yapmadığını da ileri sürdü. 

Ayşenur Arslan için “O dönemde bankalar hortumlanırken, ülke soyulup soğana çevrilirken… Aldığı ballı kaymaklı maaşlarla cebini doldurmakla meşguldü” diyen Ahmet Hakan şöyle yazdı:

İşte bu Ayşenur Arslan, şimdi “muhalif medyacı” pozlarına bürünmüş, bana “maaş” falan diyor.

Rahmetli Erbakan Hoca gibi sesleniyorum kendisine:

Hadi oradan! Hadi oradan!


Hürriyet 

DAHA FAZLA HABER OKU