Tarım ve Orman Bakanlığı, kamuoyunda gündeme gelen iddialarla ilgili bir kitapçık hazırladı. "Kamuoyunda Gündeme Gelen Asılsız İddialar ve Gerçekler" adlı 36 sayfalık kitapçıkta, gerçek dışı iddialarla algı oluşturulmaya çalışıldığı ileri sürüldü.
Kitapçığın önsüzünde şu ifadeler kullanıldı:
Bakanlığımızla ilgili öne sürülen gerçek dışı iddiaların vatandaşımızın algısını bilinçli olarak yönlendirmeye yönelik olduğu aşikardır. Fakat bu asılsız iddiaların, üreticinin motivasyonunu düşürmekten, tüketicinin yanlış bilgilerle aklının karışmasına neden olmaktan başka bir sonucu yoktur.
Kamuoyunu meşgul eden 18 iddiaya yanıt verilen kitapçıkta, yer alan bazı iddialar ve bakanlığın yanıtları şöyle:
İddia: Türkiye tarımda net ithalatçı konumda ve kendi kendine yetmiyor
Türkiye tarımsal hasılada Avrupa’da 1’inci sırada. Türkiye, gıda ve tarım ürünleri dış ticaretinde net ihracatçı bir ülkedir. İktidarlarımız döneminde ülkemizin bu durumunu daha da çok güçlendirdik.
2002 yılında 3,8 Milyar $ olan Tarımsal ihracatımızı 4,6 kat artırarak 17,7 Milyar $'a yükselttik. Böylelikle tarımsal ithalatçı değil net ihracatçı bir ülke olduğumuzu ortaya koymuş olduk.
İddia: Üreticiye yeterli destek verilmiyor
2002’de neredeyse tek bir kaleme indirgenmiş tarımsal destekleri, verimlilik, kalite, gıda güvenilirliği ve kırsal kalkınmayı esas alacak şekilde yeniden düzenledik.
2017 yılında uygulamaya giren “Havza Bazlı Destekleme Modeli” kapsamında; ülkemiz için stratejik öneme sahip, insan sağlığı-beslenmesi, hayvan beslenmesi ve bölgesel önemi olan 21 ürün en uygun yetiştirildiği havzalarda destekleme kapsamına alınmıştır.
Bitkisel üretimde zararlı organizmalar ile mücadelede, zirai ilaç kullanımının azaltılması, kalıntının önlenmesi ve sürdürülebilir üretimin sağlanması amacıyla kimyasal mücadeleye alternatif yöntemlerden biyolojik ve biyoteknik mücadele uygulayan üreticilere destekleme ödemesi verilmektedir. Son 7 yılda desteklenen uygulama alanı 15 kat artmıştır.
İddia: Gıda denetimi önemsenmiyor
Gıda güvenilirliği konusunu da, gıda arz güvenliği gibi son derece önemsiyoruz.
Ayrıca 2009 yılında başlatılan 174 ALO GIDA hattına bugüne kadar toplamda yaklaşık 2,1 Milyon defa arama yapılmıştır.
İddia: Bitkisel üretimimiz azalıyor
Bitkisel üretimimiz % 19 arttı. Hükümetlerimiz döneminde, başta buğday, mısır, çeltik ve ayçiçeği olmak üzere birçok üründe Cumhuriyet tarihinin üretim rekorları kırılmıştır.
İddia: Ülkemiz saman ithalatına muhtaç hale gelmiştir
Ülkemiz yıllık saman üretimi ortalama 25 Milyon tondur. İthal ettiğimiz saman ise kamuoyunda manuple edildiği gibi bahsedilecek ölçekte değildir. Çeşitli sebeblerden ötürü ithal edilen saman miktarı sadece 9.525 tondur. Bu da toplam üretimin 10.000’de 4’üne denk gelirken, toplam değeri 1 Milyon $ bile değildir.
İddia: Ülkemiz tohumculukta dışa bağımlı hale geldi
Türkiye’yi, kendi tohumluğunu üreten ve ihraç eden bir ülke konumuna getirdik. Biyolojik çeşitliğimizi koruyan büyük projeler yaptık. Türkiye tohum üreten ve ihraç eden bir ülkedir. Hâlihazırda 85 ülkeye tohum ihracatı yapmaktayız
İddia: Orman yangınlarına müdahale edilemiyor
Orman Yangınlarıyla Mücadele çalışmaları kapsamında, “Orman Yangın Yönetim Sistemi” ile insan gücü, kara ve hava araçlarını tek merkezden yöneterek Türkiye’yi, orman yangınlarıyla mücadelede çevre ülkelere de her an yardım edebilecek güçlü bir yapıya kavuşturduk. Orman yangınlarıyla mücadelede Ülkemiz Akdeniz Ülkeleri arasında en başarılı konumdadır.
İddia: Ülkemizde yeşil alanlar ve toprak varlığımız azalıyor
Son 16 yılda Dünyadaki orman varlığı azalırken, Ülkemiz orman varlığını artıran nadir ülkelerden biri olmuştur. 2002 yılında orman alanlarımızdaki ağaç sayısı yaklaşık 16.1 milyar iken 2018 yılında bu sayı 21.8 milyar adete ulaşmıştır.
İddia: Hayvan varlığımız sürekli azalıyor
2002-2018 döneminde hayvan sayısında önemli artışlar olmuştur.
Bakanlığın kitapçığının tamamını otumak için tıklayınız
Independent Türkçe