Ahmet Türk: HTŞ Türkiye’ye komşu olacağına Kürtler komşu olsun

“Suriye'nin Kürtler açısında kırmızı çizgimiz olduğunu hep birlikte haykırmak durumundayız”

Fotoğraf: ANKA

Demokratik Birlik İnisiyatifi tarafından Mardin’de Mezopotamya’da Halklar, İnançlar ve Demokratik Ortak Yaşam Konferansı düzenlendi. Konferansın açılış konuşmasını yapan Mardin Büyükşehir Belediye Eş Başkanlığı görevinden alınarak yerine kayyum atanan Ahmet Türk, gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu.

Silahlı mücadele yerine demokratik siyasetin önemsendiği yeni bir dönemin içerisinde olduklarını söyleyen Türk, "Sayın Öcalan, demokratik siyasetin büyütülmesi ve Kürt halkının ortak demokratik değerlerde buluşması konusunda gereken perspektifi hemen hemen bütün Türkiye ve Kürtlerle ve Kürt aktörleriyle paylaştı. Biz bu süreci büyük bir sabırla ve dikkatle izliyoruz. İnanıyoruz ki demokratik cumhuriyete ulaşmanın yollarını bizlerin çabasıyla, Kürt halkının çabasıyla açılacaktır. Evet, önemli gelişmelerin olduğu bir dönemdeyiz. Ancak burada birlik bizler açısından çok önemlidir. Umut ediyoruz ki bu konferans bir demokratik kongreye dönüşsün. Bunun için Kürdistan'ın dört parçasında siyasi partiler arasında bir diyaloğun oluşturulması konusunda çabaların gösterilmesi gerekiyor" diye konuştu.

"Yeni bir dönemin başlangıcındayız"

Türkiye'deki sivil toplum örgütleri, demokratik güçler ve siyasi partiler Kürtlerin geleceği için birlikte hareket etmek zorunda olduğunu dile getiren Türk, şunları kaydetti:

Bu zorunlulukla karşı karşıyadır. Bunun bilinciyle hareket etmesini bekliyoruz. Evet, yeni bir dönem dedik. Yeni bir dönemin başlangıcı dedik. Burada sivil toplum örgütleriyle birlikte ana görevlerini aşiretleri farklı kesimleri kucaklayacak bir çalışmanın yapılması gerekiyor. Çünkü ulusal mesele ideolojik meselelerden farklıdır. İdeolojik meselelerde bir ideoloji etrafında toplanırsınız. Ama ulusal meselelerde çok farklı kesimlerin bir araya gelip demokratik gelecek, özgür gelecek için birlikte hareket ettiğini biliyoruz ve bunu görüyoruz.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Suriye'nin Kürtler açısında kırmızı çizgimiz olduğunu hep birlikte haykırmak durumundayız"

Suriye’deki gelişmelere de değinen Türk, şöyle devam etti:

Bu süreç biraz önce ifade de ettiğim gibi doğru bir şekilde ilerliyor. Buna inanıyoruz. Ancak tabii ki önümüzde engeller var. Bu engellerin başında da Suriye'deki gelişmeler, Kürt halkının oradaki özgür demokratik geleceğine ipotek olmak isteyen anlayışlarla karşı karşıyayız. Bunun aşılması gerekiyor. Buradan özellikle hükümete seslenmek istiyoruz. Kürtler silaha sarılmak zorunda kaldı. Kendi güvenliğini sağlamak için silahı eline aldı. Bir ordu oluşturmadı. Halkın güvenliğini sağlamaya yönelik atılan önemli bir adımdı. Şimdi burada Kürtlerin silah bırakmasını istiyor, özellikle Türkiye. Peki oradaki halkın güvenliğini kim sağlayacak? HTŞ'nin polisi, askeri yok. HTŞ’nin bir gücü yok. Peki o halkın güvenliğini kim sağlayacak? Bunun ötesinde HTŞ Türkiye’ye komşu olacağına Kürtler komşu olsun. Evet, bu sorunlarla karşı karşıyayız. Bütün sorunların aşılması için burada Suriye'nin Kürtler açısında kırmızı çizgimiz olduğunu hep birlikte haykırmak durumundayız.

"Özellikle Türkiye'deki Kürt siyasi partilerin artık birbirleriyle çok ciddi bir diyalog içinde olmaları gerekir"

"Türkiye'deki bütün siyasi partilere, dört parçadaki siyasi partilere, Suriye'deki Kürtlerin demokratik geleceğine sahip çıkacak bir duruşu göstermek zorundadır" diyen Türk, şöyle konuştu:

Özellikle Türkiye'deki Kürt siyasi partilerin artık birbirleriyle çok ciddi bir diyalog içinde olmaları gerekir. Demokratik Birlik İnisiyatifi görevlerinden biri de Kürt siyasetleri arasında birlik sağlamaktır. Yine Kürt ana önderleriyle diyalog kurmak gerekir. Evet, geçmişte bir silahlı mücadeleden dolayı çekinen insanlar vardı. Sivil toplum örgütleri vardı. Kanat önderleri vardı. Ama bugün demokratik siyaset ve Kürt halkının, Kürdistan halklarının birliği konusunda ciddi bir çabanın ve çalışmanın olduğu bir dönemdeyiz. Bu bilinçle hepimizin hareket etmesi gerekiyor.

"Bu tarihi fırsatı doğru değerlendiremesek geleceğimizi karartırız"

Türkiye’de devam eden yeni çözüm sürecinin tarih bir fırsat olarak gördüklerini vurgulayan Ahmet Türk, sözlerini şöyle tamamladı:

İnanıyorum ki bu yeni dönemde hepimize düşen görevleri yerine getirmek için bütün gücümüzle çabanın, çalışmanın içinde oluruz. Tarihi fırsatlar 100 yılda bir gelir. Bugün tarihi bir fırsatın eşiğindeyiz. Bu tarihi fırsatı doğru değerlendiremesek geleceğimizi karartırız. Çocuklarımıza, yarınlarımıza karanlık günler bırakırız. Bu nedenle özellikle herkese bu konuda ricada bulunuyorum. Herkesin Kürt halkının ve Kürdistan halkının geleceği için elini taşın altına koymaya gerek yok. Elini Kürt halkının eliyle tutuşmaya çağırıyorum. Bu konudaki bu duyarlı göstermelerini de rica ediyorum

 

ANKA 

DAHA FAZLA HABER OKU