Menajer Ayşe Barım Adli Tıp Kurumu'na sevk edildi

12 yıl sonra Gezi Parkı eylemleri kapsamında tutuklanan ve 7 Temmuz'da çıktığı mahkemede tutukluluğunun devamına karar verilen menajer Ayşe Barım, sağlık sorunları nedeniyle Adli Tıp Kurumu'na götürüldü

Fotoğraf: ANKA

Avukatı Deniz Ketenci, "Temennimiz Ayşe Barım’ın erteleyemeyecek sağlık ve yaşam hakkının bir an önce kendisine tanınmasıdır, Ayrıca Ayşe Barım hükümlü değil tutukludur. Dolayısıyla masumiyet karinesi halen geçerli olup suçlu ilan edilmeden cezaevi koşullarına mahkum edilerek sağlık hakkı görmezden gelinemez" açıklamasını yaptı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Dizi sektöründe tekelleşmeye yol açtığı" suçlamasıyla hakkında soruşturma başlatılıp 24 Ocak'ta gözaltına alınan ve menajerliğini yaptığı birçok oyuncu ve sanatçıyı Gezi Parkı protestolarına yönlendirdiği iddiasıyla 27 Ocak’ta tutuklanan Ayşe Barım’ın ilk duruşması, 7 Temmuz'da İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmüş, mahkeme, Barım'ın tutukluluğunun devamına karar vermişti. Kararın ardından Ayşe Barım’ın avukatı Deniz Ketenci, müvekkilinin kalp rahatsızlıklarının cezaevi koşullarında ilerlediğini vurgulamış, “Ayşe’nin içeride kalması, hayati anlamda ciddi risk taşıyor. Kalp pili takılması gerekiyor. Doktorlar, durumun kalp nakline kadar gidebileceğini söylüyor” demişti. Barım'a duruşma günü çok sayıda oyuncu destek vermişti.

Avukatı açıklama yaptı

Ayşe Barım, sağlık sorunlarının tespiti için Adli Tıp Kurumu'na sevk edildi. Sevk işleminin önceki gün gerçekleştiğini açıklayan avukat Deniz Ketenci, "Şu anda cezaevi koşullarında kalmasının tıbben mümkün olup olmadığını değerlendirecek olan rapor beklenmektedir" dedi. Ketenci şöyle devam etti:

Müvekkilimizin kalp ve beyin sağlığını, hayatını doğrudan tehdit eden sağlık problemleri halen cezaevinde her geçen gün daha da artarak ağır bir şekilde devam etmektedir. Temennimiz Ayşe Barım’ın erteleyemeyecek sağlık ve yaşam hakkının bir an önce kendisine tanınmasıdır, Ayrıca Ayşe Barım hükümlü değil tutukludur. Dolayısıyla masumiyet karinesi halen geçerli olup suçlu ilan edilmeden cezaevi koşullarına mahkum edilerek sağlık hakkı görmezden gelinemez.

 

ANKA

DAHA FAZLA HABER OKU