Afrika'dan kaçarken Yemen'de vuruldular

"Ondan kaçıp geldiğim yerde ölüm beni bekliyormuş"

Hapishane hava saldırısının hedefi olduktan sonra böyle görüntülenmişti (AFP)

Derme çatma bir hapishanede kalan 100'ü aşkın göçmen, gece yarısında savaş uçaklarının sesleriyle uyandı. 

Etiyopya'nın Tigray Bölgesi'ndeki iç savaştan kaçarak Kızıldeniz'i aşan ve Suudi Arabistan'a ulaşmaya çalışırken kendini Husilerin elinde bulan Fanta Ali Ahmed de bombardımana demir parmaklıkların ardında yakalandı. 

Ağırlıkları 100 kiloyu aşan birden fazla bomba, 28 Nisan'da bu hapishaneye düştü. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Dünyanın en tehlikeli kaçakçılık yollarından birinden geçerken, Husilerin kontrolündeki Yemen topraklarında yakalanan ve göçmenlerin gözaltında tutulduğu bu merkeze gönderilen Fanta Ali Ahmed yere düştüğünü anlatıyor. 

32 yaşındaki Etiyopyalı, etrafındaki 10 kişinin öldüğünü, pek çoğununsa uzuvlarının koptuğunu söylüyor. Kendisinin iki kolu ve bir bacağının kırıldığını belirttikten sonra "Amerika bizi niye bombaladı, bilmiyorum" diyor. 

Savaş uçaklarından atılan bombaların, Saada kentinde Afrikalı düzensiz göçmenlerin kaldığı bu merkeze isabet etmesinin ardından Husiler, ABD saldırısında 68 kişinin hayatını kaybettiğini, 47 kişinin yaralandığını açıklamıştı.

Birleşmiş Milletler Uluslararası Göç Örgütü (IOM) de saldırıya ilişkin yazılı açıklama yapmıştı:

Yemen'in Saada kentinde çok sayıda göçmenin öldürüldüğü veya yaralandığı düşünülen trajik can kaybı haberlerinden derin üzüntü duyuyoruz. Çatışmanın tüm taraflarını sivillerin korunmasına öncelik vermeye ve uluslararası yasalara tam saygı göstermeye çağırıyoruz. Bu zorlu koşullarda sivillere zarar gelmesini önlemek ve en savunmasız olanları korumak için tüm çabaların gösterilmesi zorunludur.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) ise hem sorumluluğu üstlenmemiş hem de Husiler, Kızıldeniz'deki "seyrüsefer özgürlüğünü engellemeye devam ettiği" sürece örgütün hedef alınacağını belirtmişti.

Saldırının üzerinden iki ayı aşkın süre geçse de New York Times (NYT) olayı mercek altına aldı ve ABD'nin ürettiği GBU-39 bombalarından en az üçünün hapishaneye isabet ettiğini ortaya koydu. 

Amerikan gazetesi adına bölgeye giden muhabir Shuaib Almosawa, Husilerin gözetimindeyken mağdurlarla da konuştu. 

Saldırının kurbanları, failin ABD olduğundan şüphe duymuyor. Fanta Ali Ahmed, Washington'a şöyle sesleniyor:

Amerika'ya ne diyebiliriz? Tepki gösterebilir miyim? Mesela tehdit edebilir miyim?

Fanta Ali Ahmed iyileştikten sonra Yemen'de mi kalacak, ülkesine mi dönecek bilmiyor ama Suudi Arabistan'a gitmek için bir kez daha kaçakçılara para vermeyeceğinden emin:

Ondan kaçıp geldiğim yerde ölüm beni bekliyormuş.

26 yaşındaki Tigraylı Binyam Aksa ise saldırıda bacağının kırıldığını belirtip "Yalnızca neden hedef alındığımızı bilmek istiyorum. Onlara ne yaptık da bizi böyle cezalandırdılar?" diyor.

20 civarında arkadaşının öldüğünü vurgulayan Binyam Aksa, "Bazıları ellerini, bazıları kollarını kaybetti. Yüzü parçalananlar, gözlerini kaybedenler oldu" ifadesini de kullanıyor.

Yine Tigray'dan Birhane Kassa Kahsay, yıkılan binanın duvarları altında kaldığını aktarıyor:

Enkazı kazıp beni çıkardılar.

Yemen - AFP

Afrikalıların ölümünden sorumlu tutulan ABD, mayısta Yemen'in başkenti Sana'da düzenlenen eylemde protesto edildi (AFP)


Hapishane müdürü Ahmed Ali el Harasi, yüzü aşkın Etiyopyalıyla birlikte bir Eritreli göçmenin saldırı sırasında içeride olduğunu aktarıyor. 

Haşhaş kaçakçılığı, içki içme ve cinayet gibi çeşitli suçlardan yatan bu kişilerin cezalarını tamamladıktan sonra sınır dışı edileceğini sözlerine ekleyen el Harasi, şöyle konuşuyor:

Herkes buranın 2019'dan beri bir cezaevi olduğunu biliyordu. Neden hedef aldılar ki?

Saada'daki Cumhuriyet Hastanesi'nden doktor Mücahid Ahmed Şevki, sabaha karşı 4'te gelmeye başlayan yaralılardan en az 40'ının durumunun ağır olduğunu aktarıyor:

Manzaranın dehşetinden iki gün boyunca uyuyamadım.

NYT, Uluslararası Af Örgütü'nün saldırıya dair bağımsız soruşturma çağrısı yaptığını belirtirken İsrail'de de bu bombaların bulunduğunu ekliyor. Tel Aviv yönetimiyse nisanda Yemen'i hiç vurmadığını savunuyor. 


Independent Türkçe, New York Times, AA

Derleyen: Eren Umurbilir

DAHA FAZLA HABER OKU